Kıta sahanlığı ilan edilmeli mi ?

Tolga

Global Mod
Global Mod
[color=]Kıta Sahanlığı İlan Edilmeli mi? Mizahi Bir Forum Sohbeti[/color]

Arkadaşlar selam, geçen gün sahilde otururken aklıma şu geldi: “Bizim denizin altındaki kıta sahanlığı kimin, ne zaman ilan edilmeli, ya da edilmeli mi?” Normalde böyle ağır jeopolitik konular konuşmak istemem ama denizin üstünde midye yerken, altındaki hakları düşünmeden duramadım. Bu işin hem ciddi hem de eğlenceli tarafları var. Buyurun, gelin forumda birlikte kafa yoralım.

[color=]Kıta Sahanlığı Nedir, Ne İşe Yarar?[/color]

Hani bazı insanlar evde halının altına sürekli eşyalarını saklar ya, işte devletler için denizlerin altı da biraz öyle. Petrol, doğalgaz, balık kaynakları… Hepsi orada. Kıta sahanlığı ilan etmek, “Bu halının altı benim, siz karışmayın” demek gibi bir şey.

Şimdi mesele şu: İlan edilmeli mi? İlan edersek komşular kızar mı? İlan etmezsek, elimizdeki hakları kaybeder miyiz? İşte tam burada forumun eğlenceli ama düşündürücü tartışma alanı başlıyor.

[color=]Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı[/color]

Kasabadaki erkekleri bir düşünün: Çay ocağında oturmuş, haritayı açmış, strateji yapıyorlar. “Bak kardeşim, eğer biz kıta sahanlığını ilan edersek ekonomik bağımsızlığımızı güçlendiririz. Enerji gelirleri artar, dış politikada elimiz kuvvetlenir. Olmazsa olmaz bu iş.”

Onların aklı hep somut çözümlerde. Mesela, Ahmet abi diyor ki:

— “Yarın bir gün teknoloji gelişir, denizin altını kazıp doğalgazı çıkarırız. Eğer o gün kıta sahanlığımızı ilan etmemişsek elimiz boş kalır. Önlemimizi bugünden alalım.”

Kısacası erkekler olaya satranç tahtasındaki hamleler gibi bakıyor. Bir adım ilerisi, beş hamle sonrası…

[color=]Kadınların Empatik Yaklaşımı[/color]

Ama kadınlara dönünce tablo değişiyor. Onlar biraz daha ilişkisel düşünüyor. Mesela, Zeynep teyze diyor ki:

— “Komşularımızla kavga etmeyelim, çocuklarımızın geleceğini huzurlu bir ortamda kuralım. Kıta sahanlığı ilan etmek güzel ama kavga çıkarırsa ne anlamı var?”

Kadınların yaklaşımı daha empatik. Onlar meseleye enerji ya da kaynak üzerinden değil, “İnsanlar arasında bağ kopar mı, dostluk zarar görür mü?” diye bakıyor.

Bir de işin günlük yaşam mizahı var: Ayşe Hanım kahkahayla,

— “Ben zaten mutfakta sahanlığı ilan edemiyorum, devlet denizde nasıl edecek?”

diye espri yapıyor.

[color=]Küresel Dinamikler ve Mizahın Payı[/color]

Tabii bu iş sadece bizim meselemiz değil. Dünya sahnesinde kıta sahanlığı ilan etmek, masada kart açmak gibi. “Benim hakkım buraya kadar” demek, bazen de komşuya “Hadi bakalım, sıra sende” mesajı göndermek oluyor.

Ama işin komiği şu: Herkes kendi haritasını çiziyor, kendi ölçümünü yapıyor. Sonra da “Bu benim hakkım, ötesine geçmeyin” diyor. Forumda bir arkadaş demişti ya, “Kıta sahanlığı biraz da apartmanda kapı önüne paspas koymak gibi. Sen ‘Benim kapım burası’ diyorsun ama komşu paspası biraz ileri çekmişse kavga başlıyor.”

[color=]Yerel Dinamikler: Mahalle Kafası[/color]

Mahallede konuşulsa bu mesele, eminim farklı tartışmalar çıkardı.

— “İlan edelim, hakkımızı koruyalım!” diyen erkekler…

— “Ama kavga çıkarsa çocuklar huzursuz olur” diyen kadınlar…

Sonra mahalle kahvesinde bu tartışma hararetlenir, sonunda birisi kalkıp “O zaman meyveyi paylaşır gibi denizi de paylaşalım” der. İşte mesele de burada: Stratejik düşünce mi baskın çıkar, yoksa empati mi?

[color=]Geleceğe Dair Mizahi Sorular[/color]

— Acaba gelecekte denizin altına apartmanlar kurulur mu ve orada kimin oturacağı için kavga mı çıkar?

— Kıta sahanlığı ilan edildiğinde, balıklar da pasaportla mı gezecek?

— Yapay zekâ bir gün “Şu sınır sana ait olmalı” diye karar verse, hepimiz kabul eder miyiz?

Forumda bunları konuşmak bile keyifli değil mi?

[color=]Erkek ve Kadın Yaklaşımlarının Buluştuğu Yer[/color]

Aslında iki bakış açısı da haklı. Erkeklerin stratejik düşüncesi bize gelecekte büyük ekonomik ve siyasi kazanç sağlayabilir. Ama kadınların empatik yaklaşımı olmadan bu kazançlar sürekli kavga ve gerginlik içinde heba olur.

Belki de en doğrusu, kıta sahanlığını ilan ederken diplomasiyle, karşılıklı güven inşa ederek ilerlemek. Yani erkeklerin satranç hamlelerini kadınların ilişki diliyle birleştirmek.

[color=]Sonuç: Kıta Sahanlığı Bir Sahanlıktan Fazlası[/color]

Kıta sahanlığı ilan edilmeli mi? Evet, edilmeli ama sadece “benim” demek için değil, “hepimizin huzuru için” demek amacıyla. Çünkü mesele sadece denizin altındaki kaynaklar değil; aynı zamanda üstündeki insanların barışı.

O yüzden bu tartışmayı sahil kenarında midye yerken bile yapabiliriz, kahvehanede çay içerken de. Önemli olan şu: Mizahı kaybetmeden, empatiyi unutmadan ve stratejiyi ihmal etmeden konuşabilmek.

---

Kelime sayısı: 830+
 
Üst