Muhendis
New member
Güç tüketiminin ağır olduğu tüm bölümlerde etrafla uyumlu, ekolojik hassasiyet taşıyan güç verimli teknolojiler, tabiatın sürdürülebilirliği için itici bir güç oluşturuyor. Esaslı inovasyon mirası ve bilgi birikimini üstün teknolojiye sahip, güç verimli, çevreci ve yenilikçi eser ve hizmetlere entegre eden teknoloji devi Mitsubishi Electric, “Daha Güzeli İçin Değişim” ideolojisi kapsamında hudutlu kaynakların en efektif biçimde kullanılması için çalışıyor. Türkiye’nin güç verimliliği konusunda süratli yol aldığını kaydeden Mitsubishi Electric Türkiye Lideri Şevket Saraçoğlu, şirket olarak enerjiyi koruyan ve güç üreten bir toplumun oluşmasına katkı sunmayı hedeflediklerini söylemiş oldu. Güç Tasarrufu Haftası kapsamında dünyanın geleceği için değişimin zarurî olduğunu vurgulayan Saraçoğlu, markanın güç verimliliğine verdiği ehemmiyetin yanı sıra etraf ile ilgili amaçları konusunda da açıklamalarda bulundu.
Geleceği referans alan teknolojik yaklaşımıyla yüksek güç tasarrufu sağlayan tahliller üreten Mitsubishi Electric, pandemiyle bir arada değeri bir sefer daha anlaşılan tabiat dostu üretim anlayışıyla çalışıyor. Ferdi iklimlendirme sistemlerinden endüstriyel klimalara, dijital üretim tahlillerinden robot teknolojilerine kadar her alanda güç verimliliğini işinin temeline alan şirket, 100. yılını kutladığı 2021 yılında uzun vadeli etraf vizyonu gayelerine ulaşarak bu bahisteki muvaffakiyetini bir kere daha kanıtladı. Sıradaki maksatlarının Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050’nin gayelerine ulaşmak olduğunun altını çizen Mitsubishi Electric Türkiye Lideri Şevket Saraçoğlu, Güç Tasarrufu Haftası kapsamında yaptığı açıklamada sürdürülebilir bir dünya için güç verimliliğini artıracak çevresel teşebbüslere sürat vereceklerini vurguladı.
Küresel öncelik güç tasarruflu üretim yapmak
bir hayli alanda olduğu üzere üretimde de güç verimliliğine yönelik geliştirilen tahlillerin artması gerektiğine dikkat çeken Saraçoğlu; “Dünya büyük bir dönüşüme tanıklık ediyor. Pandeminin yarattığı en kuvvetli tesir, tabiata ne kadar gereksinimimiz olduğu tarafında. Bu noktada, hudutlu kaynakları sorumlu tüketim bakış açısıyla ele almak zorundayız. Mitsubishi Electric olarak “Daha Düzgünü İçin Değişim” ideolojimiz kapsamında hudutlu kaynakların en efektif biçimde kullanılması için çalışıyor ve doğal kaynakları global önceliğimiz olarak kabul ediyoruz. Sanayi 4.0’a karşılığımız olan dijital fabrika konsepti [email protected] ile fabrikalara epeyce daha süratli, verimli ve çevreci üretim imkânı tanıyoruz. Türkiye’de üstün teknoloji ve güç verimli eserlerimizle otomotiv ekipmanları, yarı iletken aygıtlar, ulaştırma ve güç sistemleri üzere bir hayli farklı kulvarda rol alıyoruz. Ayrıca otomasyon teknolojilerimizle dünyanın en derin batırma tüp tüneline sahip olan Marmaray üzere hayatın ortasındaki projelerde de yer alıyoruz. Şirketimiz, son olarak enerji verimliliğinin ve kesintisizliğin büyük kıymet taşıdığı data merkezi soğutma alanında güvenilirlikten ödün vermeden esnek ve süratli modüler MULTIDENSITY eseriyle kolay işletim imkânı tanıyan soğutma sistemleri geliştirmeye başladı” dedi.
Sürdürülebilir dünya fakat yeşil binalarla inşa edilebilir
Birleşmiş Milletler tarafınca 2016 ila 2030 yılları içinde ulaşılmak üzere belirlenen Sürdürülebilir Kalkınma Maksatları doğrultusunda çalıştıklarını söyleyen Saraçoğlu, kelamlarına şu biçimde devam etti: “Belirlenen amaçlar kapsamında en hayli üzerinde durduğumuz bahis ise ‘Ucuz ve Pak Enerji’, yani herkes için karşılanabilir, sağlam, sürdürülebilir ve çağdaş güce erişimi sağlamak. Bunun için güç tüketiminin birinci sırasında yer alan endüstride güç verimliliği yaklaşımı kritik kıymete sahip. Bilhassa konutlar, ofisler ve kamuya açık tüm büyük projelerde de tüketilen güçten tasarruf edilmesi gerektiği için yeşil binalar ismine bütünsel tahliller sunuyoruz. Bu amaçlardan ilham alarak geleceğin toplumunu yaratmaya kararlı olduğumuz için iklimlendirme sistemleri başta olmak üzere bina idare sistemleri, elektrik sistemleri, asansörler ve yürüyen merdivenler özelinde çevreci tahliller sunuyoruz. Örneğin, elektrik sisteminin stabilitesini ve kullanıcıların güvenliğini sağlayan otomatik şalterimiz, güç tüketimini optimize ediyor ve tasarruf için gerekli bilgileri sağlıyor. Yürüyen merdiven teknolojimiz binanın ömrü boyunca sıkıntısız çalışarak daha az hizmet dışı kalma müddeti ve arıza daveti sağlıyor.”
Düşük karbonlu ve güç tasarruflu bir toplum amacına emin adımlarla ilerliyor
Eser kullanması ve üretimde sera gazı (CO2) emisyonlarının azaltılması hedefiyle sıkı bir kontrol ve denetim sistemi uyguladıklarını tabir eden Saraçoğlu; “Son gelen sayılara baktığımızda küresel olarak karbon salımını azaltma gayemizin epey üstünde muvaffakiyetler elde ediyoruz. Örneğin, eserlerimizin kullanması sırasında ortaya çıkan sera gazı emisyonlarında 2001 mali yılına göre yüzde 36’lık bir azalma elde ettik. Birebir biçimde üretim operasyonlarından kaynaklanan CO2 emisyonları açısından ele aldığımızda geçmiş senelera oranla yaklaşık yüzde 56’lık bir azalma sağladık. Kesin atık yok etme oranıyla ilgili olarak hayli tesirli sonuçlar elde ettik. Su tüketimini de 2011 mali yılı düzeyine bakılırsa yüzde 20 oranında azaltarak başlangıç maksadımızın tam iki katına ulaştık. Tüm bu muvaffakiyetlerin ardında ise teknolojik yenilikler ve yüksek güç verimliliğine sahip sistemlerin geliştirilmesi yer alıyor. Birebir biçimde devam ederek Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050 gayelerimiz kapsamında 2050’ye kadar neredeyse sıfır karbon salımını amaçlıyoruz” dedi.
İklimlendirme kesiminde güç tasarruflu teknolojileriyle dikkat çekiyor
Mitsubishi Electric olarak konut, ofis ve endüstriyel iklimlendirme sistemlerinin de yüksek seviyede güç verimliliği sağladıklarını belirten Şevket Saraçoğlu, kelamlarını şu biçimde sürdürdü: “İklimlendirme bölümü hem ferdi birebir vakitte endüstriyel olarak güç tüketiminin ağır olduğu bir alan. ötürüsıyla klâsik yaklaşımlar ve teknolojilerle tam randıman elde etmek mümkün değil. Biz tüketicilerimize yapay zekâ teknolojileriyle desteklenmiş ve sistem ömrünü tamamlayana kadar etrafa dost bir yaklaşım sergileyen bir eser yelpazesi sunuyoruz. A+++ sınıfına ulaşan Legendera serisi, A+++ soğutma ve A++ ısıtma verimliliğine sahip EnviroME serisi klimalarımızla konutlarda ısıtma alışkanlıklarını değiştiriyoruz. bununla birlikte HareME serisi duvar tipi klimalarla ise düşük CO2 eşdeğeri ile çevreci bir yaklaşım sergiliyoruz. Etraf dostu R32 soğutucu akışkan kullanılan serimizde, yüksek sezonsal verimlilik bedelleri ve düşük güç tüketimine imkân tanıyoruz. Hem ısıtma birebir vakitte soğutmada güç tüketiminin azalmasına katkıda bulunmanın ötesinde yüksek teknoloji ve düşük güç prensibiyle hareket ediyor ve klima alanında yüzde 94’e varan geri dönüşüm oranıyla fark yaratıyoruz.”
Geleceğin güç verimli kentleri için teknolojiler geliştiriyor
Sıfır güçlü bina konseptinin yaygınlaştırılması için şirketin yeni bir merkez kurduğunu söyleyen Saraçoğlu; “Mitsubishi Electric, 38 milyon dolarlık yatırımla SUSTIE tesisini Japonya Kamakura’daki Bilgi Teknolojileri Ar-Ge Merkezinde hayata geçirdi. Tesisin ismi; güç tasarrufu ile emekçi sıhhati ve konforunu araştıran ve gösteren ofis fikrini tabir etmek için ‘sürdürülebilirlik’ ve ‘enerji’ sözlerinin birleşiminden oluşuyor. Bu tesis, giderek yaygınlaşan sıfır güçlü bina uyumlu güç tasarrufu teknolojilerinin geliştirilme ve test evrelerini büyük oranda kolaylaştırmayı hedefliyor. Tesiste güç tüketimini ve insan konforunu dengeleyen bir bina işletim planı oluşturmak için klima ve aydınlatma üzere yapı elemanlarında Mitsubishi Electric’in tescilli AI teknolojisi MAISART ve sıfır güçlü bina işletim teknolojisi kullanıldı. Bu çalışmalarla daha konforlu, güç açısından verimli iç ortamların gerçekleştirilmesine katkıda bulunmayı planlıyoruz. Yıllık bazda sıfır yahut neredeyse sıfır net birincil güç tüketimi olan bir bina manasına gelen Net Sıfır Güçlü Bina için çığır açan inovatif adımlar atarak daha yeşil ve sürdürülebilir kentler inşa etmek istiyoruz. Bu tesiste kullanılan yeni sıfır güçlü bina işletim teknolojisi, standart birincil güç tüketimini birinci yılda yüzde 115 oranında azalttı. Konuyla ilgili aldığımız son verilere nazaran Net Sıfır Güç Test Tesisi SUSTIE, yıllık çalışma gücünü yüzde 0’ın altına düşürdü. Bu, merkezin tükettiğinden daha fazla güç ürettiği manasına geliyor. Bu bilgiler, son derece konforlu ve üretken bir çalışma ortamı sağlayan teknolojilerin ağır kentsel alanlarda bile kendi gücünü kendi üreten sürdürülebilir yapıların inşasının mümkün olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu.
Etraf dostu teknolojileri desteklemek için WIPO Green partneri oldu
Ekolojik hassasiyeti teknolojik gelişmelerden bağımsız düşünmediklerini ve bu kapsamda fikri mülkiyet teşebbüslerinin epey bedelli olduğunu lisana getiren Şevket Saraçoğlu; “Şirket olarak küresel fikri mülkiyet teşebbüslerine başka kıymet veriyoruz. Şirketimiz, son olarak Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü WIPO’nun 2 Mart 2021 tarihindeki duyurusuna nazaran 2020 yılı memleketler arası patent müracaatlarında Japonya’da birinci, global çapta ise üçüncü oldu. Sürdürülebilirlik çalışmalarımız kapsamında da WIPO GREEN teknoloji platformuna partner statüsüyle dahil olduk. Bu sayede etraf dostu teknolojilerimizi açık inovasyonu desteklemek için de kullanacağız” dedi.
Bir sefer daha CDP’nin İklim A Listesi’ne girdi
Şirketin yürüttüğü sürdürülebilirlik faaliyetlerinin küresel ölçekte paha gördüğüne de değinen Şevket Saraçoğlu kelamlarını şu biçimde tamamladı: “Uluslararası kâr gayesi gütmeyen CDP, iklim değişikliği faaliyetleri konusunda gösterdiği muvaffakiyetten ötürü şirketimize en yüksek sıralama olan A Listesi’nde yer verdi. Mitsubishi Electric olarak iklim değişikliği kategorisinde 5 kere farklı senelerda A Listesi’ne girmeyi başardık. Bu muvaffakiyetin ardında daha düzgün bir gelecek sürdürmek için havayı, toprağı ve suyu kalbimizle ve teknolojilerimizle muhafazayı temel alan Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050’ye ulaşma çabamız yatıyor. Bu vizyona ulaşmak için ham hususların geliştirilmesinden tedarikine, dağıtımdan tekrar kullanıma sokulmasına, yenilebilir gücün yaygınlaştırılmasından üretimdeki emisyonun azaltılmasına kadar her kademede sürdürülebilir siyasetler çerçevesinde hareket etmeye devam edeceğiz.”
Hibya Haber Ajansı
Geleceği referans alan teknolojik yaklaşımıyla yüksek güç tasarrufu sağlayan tahliller üreten Mitsubishi Electric, pandemiyle bir arada değeri bir sefer daha anlaşılan tabiat dostu üretim anlayışıyla çalışıyor. Ferdi iklimlendirme sistemlerinden endüstriyel klimalara, dijital üretim tahlillerinden robot teknolojilerine kadar her alanda güç verimliliğini işinin temeline alan şirket, 100. yılını kutladığı 2021 yılında uzun vadeli etraf vizyonu gayelerine ulaşarak bu bahisteki muvaffakiyetini bir kere daha kanıtladı. Sıradaki maksatlarının Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050’nin gayelerine ulaşmak olduğunun altını çizen Mitsubishi Electric Türkiye Lideri Şevket Saraçoğlu, Güç Tasarrufu Haftası kapsamında yaptığı açıklamada sürdürülebilir bir dünya için güç verimliliğini artıracak çevresel teşebbüslere sürat vereceklerini vurguladı.
Küresel öncelik güç tasarruflu üretim yapmak
bir hayli alanda olduğu üzere üretimde de güç verimliliğine yönelik geliştirilen tahlillerin artması gerektiğine dikkat çeken Saraçoğlu; “Dünya büyük bir dönüşüme tanıklık ediyor. Pandeminin yarattığı en kuvvetli tesir, tabiata ne kadar gereksinimimiz olduğu tarafında. Bu noktada, hudutlu kaynakları sorumlu tüketim bakış açısıyla ele almak zorundayız. Mitsubishi Electric olarak “Daha Düzgünü İçin Değişim” ideolojimiz kapsamında hudutlu kaynakların en efektif biçimde kullanılması için çalışıyor ve doğal kaynakları global önceliğimiz olarak kabul ediyoruz. Sanayi 4.0’a karşılığımız olan dijital fabrika konsepti [email protected] ile fabrikalara epeyce daha süratli, verimli ve çevreci üretim imkânı tanıyoruz. Türkiye’de üstün teknoloji ve güç verimli eserlerimizle otomotiv ekipmanları, yarı iletken aygıtlar, ulaştırma ve güç sistemleri üzere bir hayli farklı kulvarda rol alıyoruz. Ayrıca otomasyon teknolojilerimizle dünyanın en derin batırma tüp tüneline sahip olan Marmaray üzere hayatın ortasındaki projelerde de yer alıyoruz. Şirketimiz, son olarak enerji verimliliğinin ve kesintisizliğin büyük kıymet taşıdığı data merkezi soğutma alanında güvenilirlikten ödün vermeden esnek ve süratli modüler MULTIDENSITY eseriyle kolay işletim imkânı tanıyan soğutma sistemleri geliştirmeye başladı” dedi.
Sürdürülebilir dünya fakat yeşil binalarla inşa edilebilir
Birleşmiş Milletler tarafınca 2016 ila 2030 yılları içinde ulaşılmak üzere belirlenen Sürdürülebilir Kalkınma Maksatları doğrultusunda çalıştıklarını söyleyen Saraçoğlu, kelamlarına şu biçimde devam etti: “Belirlenen amaçlar kapsamında en hayli üzerinde durduğumuz bahis ise ‘Ucuz ve Pak Enerji’, yani herkes için karşılanabilir, sağlam, sürdürülebilir ve çağdaş güce erişimi sağlamak. Bunun için güç tüketiminin birinci sırasında yer alan endüstride güç verimliliği yaklaşımı kritik kıymete sahip. Bilhassa konutlar, ofisler ve kamuya açık tüm büyük projelerde de tüketilen güçten tasarruf edilmesi gerektiği için yeşil binalar ismine bütünsel tahliller sunuyoruz. Bu amaçlardan ilham alarak geleceğin toplumunu yaratmaya kararlı olduğumuz için iklimlendirme sistemleri başta olmak üzere bina idare sistemleri, elektrik sistemleri, asansörler ve yürüyen merdivenler özelinde çevreci tahliller sunuyoruz. Örneğin, elektrik sisteminin stabilitesini ve kullanıcıların güvenliğini sağlayan otomatik şalterimiz, güç tüketimini optimize ediyor ve tasarruf için gerekli bilgileri sağlıyor. Yürüyen merdiven teknolojimiz binanın ömrü boyunca sıkıntısız çalışarak daha az hizmet dışı kalma müddeti ve arıza daveti sağlıyor.”
Düşük karbonlu ve güç tasarruflu bir toplum amacına emin adımlarla ilerliyor
Eser kullanması ve üretimde sera gazı (CO2) emisyonlarının azaltılması hedefiyle sıkı bir kontrol ve denetim sistemi uyguladıklarını tabir eden Saraçoğlu; “Son gelen sayılara baktığımızda küresel olarak karbon salımını azaltma gayemizin epey üstünde muvaffakiyetler elde ediyoruz. Örneğin, eserlerimizin kullanması sırasında ortaya çıkan sera gazı emisyonlarında 2001 mali yılına göre yüzde 36’lık bir azalma elde ettik. Birebir biçimde üretim operasyonlarından kaynaklanan CO2 emisyonları açısından ele aldığımızda geçmiş senelera oranla yaklaşık yüzde 56’lık bir azalma sağladık. Kesin atık yok etme oranıyla ilgili olarak hayli tesirli sonuçlar elde ettik. Su tüketimini de 2011 mali yılı düzeyine bakılırsa yüzde 20 oranında azaltarak başlangıç maksadımızın tam iki katına ulaştık. Tüm bu muvaffakiyetlerin ardında ise teknolojik yenilikler ve yüksek güç verimliliğine sahip sistemlerin geliştirilmesi yer alıyor. Birebir biçimde devam ederek Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050 gayelerimiz kapsamında 2050’ye kadar neredeyse sıfır karbon salımını amaçlıyoruz” dedi.
İklimlendirme kesiminde güç tasarruflu teknolojileriyle dikkat çekiyor
Mitsubishi Electric olarak konut, ofis ve endüstriyel iklimlendirme sistemlerinin de yüksek seviyede güç verimliliği sağladıklarını belirten Şevket Saraçoğlu, kelamlarını şu biçimde sürdürdü: “İklimlendirme bölümü hem ferdi birebir vakitte endüstriyel olarak güç tüketiminin ağır olduğu bir alan. ötürüsıyla klâsik yaklaşımlar ve teknolojilerle tam randıman elde etmek mümkün değil. Biz tüketicilerimize yapay zekâ teknolojileriyle desteklenmiş ve sistem ömrünü tamamlayana kadar etrafa dost bir yaklaşım sergileyen bir eser yelpazesi sunuyoruz. A+++ sınıfına ulaşan Legendera serisi, A+++ soğutma ve A++ ısıtma verimliliğine sahip EnviroME serisi klimalarımızla konutlarda ısıtma alışkanlıklarını değiştiriyoruz. bununla birlikte HareME serisi duvar tipi klimalarla ise düşük CO2 eşdeğeri ile çevreci bir yaklaşım sergiliyoruz. Etraf dostu R32 soğutucu akışkan kullanılan serimizde, yüksek sezonsal verimlilik bedelleri ve düşük güç tüketimine imkân tanıyoruz. Hem ısıtma birebir vakitte soğutmada güç tüketiminin azalmasına katkıda bulunmanın ötesinde yüksek teknoloji ve düşük güç prensibiyle hareket ediyor ve klima alanında yüzde 94’e varan geri dönüşüm oranıyla fark yaratıyoruz.”
Geleceğin güç verimli kentleri için teknolojiler geliştiriyor
Sıfır güçlü bina konseptinin yaygınlaştırılması için şirketin yeni bir merkez kurduğunu söyleyen Saraçoğlu; “Mitsubishi Electric, 38 milyon dolarlık yatırımla SUSTIE tesisini Japonya Kamakura’daki Bilgi Teknolojileri Ar-Ge Merkezinde hayata geçirdi. Tesisin ismi; güç tasarrufu ile emekçi sıhhati ve konforunu araştıran ve gösteren ofis fikrini tabir etmek için ‘sürdürülebilirlik’ ve ‘enerji’ sözlerinin birleşiminden oluşuyor. Bu tesis, giderek yaygınlaşan sıfır güçlü bina uyumlu güç tasarrufu teknolojilerinin geliştirilme ve test evrelerini büyük oranda kolaylaştırmayı hedefliyor. Tesiste güç tüketimini ve insan konforunu dengeleyen bir bina işletim planı oluşturmak için klima ve aydınlatma üzere yapı elemanlarında Mitsubishi Electric’in tescilli AI teknolojisi MAISART ve sıfır güçlü bina işletim teknolojisi kullanıldı. Bu çalışmalarla daha konforlu, güç açısından verimli iç ortamların gerçekleştirilmesine katkıda bulunmayı planlıyoruz. Yıllık bazda sıfır yahut neredeyse sıfır net birincil güç tüketimi olan bir bina manasına gelen Net Sıfır Güçlü Bina için çığır açan inovatif adımlar atarak daha yeşil ve sürdürülebilir kentler inşa etmek istiyoruz. Bu tesiste kullanılan yeni sıfır güçlü bina işletim teknolojisi, standart birincil güç tüketimini birinci yılda yüzde 115 oranında azalttı. Konuyla ilgili aldığımız son verilere nazaran Net Sıfır Güç Test Tesisi SUSTIE, yıllık çalışma gücünü yüzde 0’ın altına düşürdü. Bu, merkezin tükettiğinden daha fazla güç ürettiği manasına geliyor. Bu bilgiler, son derece konforlu ve üretken bir çalışma ortamı sağlayan teknolojilerin ağır kentsel alanlarda bile kendi gücünü kendi üreten sürdürülebilir yapıların inşasının mümkün olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu.
Etraf dostu teknolojileri desteklemek için WIPO Green partneri oldu
Ekolojik hassasiyeti teknolojik gelişmelerden bağımsız düşünmediklerini ve bu kapsamda fikri mülkiyet teşebbüslerinin epey bedelli olduğunu lisana getiren Şevket Saraçoğlu; “Şirket olarak küresel fikri mülkiyet teşebbüslerine başka kıymet veriyoruz. Şirketimiz, son olarak Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü WIPO’nun 2 Mart 2021 tarihindeki duyurusuna nazaran 2020 yılı memleketler arası patent müracaatlarında Japonya’da birinci, global çapta ise üçüncü oldu. Sürdürülebilirlik çalışmalarımız kapsamında da WIPO GREEN teknoloji platformuna partner statüsüyle dahil olduk. Bu sayede etraf dostu teknolojilerimizi açık inovasyonu desteklemek için de kullanacağız” dedi.
Bir sefer daha CDP’nin İklim A Listesi’ne girdi
Şirketin yürüttüğü sürdürülebilirlik faaliyetlerinin küresel ölçekte paha gördüğüne de değinen Şevket Saraçoğlu kelamlarını şu biçimde tamamladı: “Uluslararası kâr gayesi gütmeyen CDP, iklim değişikliği faaliyetleri konusunda gösterdiği muvaffakiyetten ötürü şirketimize en yüksek sıralama olan A Listesi’nde yer verdi. Mitsubishi Electric olarak iklim değişikliği kategorisinde 5 kere farklı senelerda A Listesi’ne girmeyi başardık. Bu muvaffakiyetin ardında daha düzgün bir gelecek sürdürmek için havayı, toprağı ve suyu kalbimizle ve teknolojilerimizle muhafazayı temel alan Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050’ye ulaşma çabamız yatıyor. Bu vizyona ulaşmak için ham hususların geliştirilmesinden tedarikine, dağıtımdan tekrar kullanıma sokulmasına, yenilebilir gücün yaygınlaştırılmasından üretimdeki emisyonun azaltılmasına kadar her kademede sürdürülebilir siyasetler çerçevesinde hareket etmeye devam edeceğiz.”
Hibya Haber Ajansı