KriptoKamil
New member
Bakan Özer, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iştirakiyle Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Organize Sanayi Bölgeleri Mesleksel Eğitim Merkezleri Açılış Programı”nda yaptığı konuşmada, gelişmiş ülkeler ile OECD ülkelerinin eğitimde kitleselleşme atılımını 1950’lerde gerçekleştirdiğini, bu ülkelerin eğitimde kaliteyi daima düzgünleştirmeye odaklandıklarını söylemiş oldu.
“EĞİTİMDEKİ KİTLESELLEŞME ATAĞINI 50 YILLIK GECİKMEYLE GERÇEKLEŞTİRDİK”
Türkiye’nin eğitimdeki kitleselleşme atağını 50 yıllık gecikmeyle son 19 yılda gerçekleştirdiğini söz eden Özer, okul evvelce yüksek tahsile kadar tüm kademelerde okullaşma oranlarının kıymetli ölçüde arttığını vurguladı.
“BUGÜNKÜ SORUNLAR 28 ŞUBAT SÜRECİNDE YAPILAN MÜDAHALENİN SONUÇLARI”
Yapılan derslikler ile okulların, atanan öğretmenlerin bir taraftan eğitimde kitleselleşmeyi ve eğitime erişimi arttırmayı sağladığını, öbür taraftan kalite göstergelerinde uygunlaştırmayı birlikteinde getirdiğini belirten Özer, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Maalesef bugün eğitimle ilgili konuştuğumuz fazlaca sayıda sorun, işte bu 50 yıllık gecikmenin yahut da 28 Şubat sürecinde eğitime, din öğretimine ve mesleksel öğretime yapılan müdahalenin sonuçlarıdır. Maalesef bizler bir taraftan eğitimde kitleselleşmeyle ilgili süreçleri takip ederken, bizim dahlimiz olmayan, eğitim siyasetlerine dışarıdan yapılan, vatandaşın eğitime erişimini engelleyen müdahalelerin iş gücü piyasasında açtığı hasarları da tamir etmekle uğraştık. Allah’a şükür 20 yılın sonunda hem din öğretiminde birebir vakitte mesleksel eğitimde sahiden problemleri değil muvaffakiyetleri, Türkiye’nin geleceği için atılacak adımları konuşabilir duruma geldik.”
“ÜÇ BÜYÜK DEĞİŞİKLİK EĞİTİMİ YENİ BİR EVREYE TAŞIDI”
Mesleksel eğitimde yeni bir periyoda girildiğini belirten Özer, 2021’de mesleksel eğitimde yapılan üç büyük değişikliğin eğitimi yeni bir evreye taşıdığını söylemiş oldu.
Bakan Özer, haftada bir gün okulda, geriye kalan günlerde de işletmelerde yapılan eğitime karşılık gelen mesleksel eğitim merkezlerinin, Almanya’nın senelerdan beri başarılı bir biçimde uyguladığı dual mesleksel eğitimin Türkiye’deki karşılığı olduğunu anlattı.
Mesleksel eğitim merkezlerinin, klasik ahilik kültüründen gelen çıraklık, kalfalık ve ustalık eğitimini de bir manada yaşattığını belirterek, şunları kaydetti:
“3308 sayılı Mesleksel Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle artık her ay mesleksel eğitim merkezlerine devam eden öğrencilerimizin aldığı taban fiyatın yüzde 30’u kadar fiyat, maaş, patron tarafınca değil devlet tarafınca karşılanacaktır. bu biçimdece mesleksel eğitim merkezlerimiz, patron açısından hayli cazip ve mazeret üretemez bir noktaya çıkmıştır. Mesleksel eğitim merkezleri, mezuniyetten daha sonra istihdam oranının en yüksek olduğu mesleksel eğitim çeşididir. Yaklaşık yüzde 88 olan istihdam oranıyla Almanya’daki dual mesleksel eğitimden bile epey başarılı bir biçimde Türkiye’de yıllardır uygulanmaktadır. Bu değişiklikle mesleksel eğitim merkezleri yalnızca patron için değil, beraberinde öğrenciler için de cazip seçenek olarak ortada durmaktadır.”
“SEKTÖRÜN TALEP ETTİĞİ HER NOKTADA EĞİTİM MERKEZLERİ KURULACAK”
Özer, bu yıl mesleksel eğitim merkezlerini hayli daha güçlendireceklerini, bölümün talep ettiği her noktada mesleksel eğitim merkezlerini kuracaklarını söylemiş oldu.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile 2 ayda 251 organize sanayi bölgesinde ve 4 sanayi sitesinde mesleksel eğitim merkezi kurduklarını bildiren Özer, “Bu iş birliğindilk evvel 87 organize sanayi bölgesinde mesleksel eğitim merkezi vardı.” dedi.
Bakan Özer, açılışı yapılan mesleksel eğitim merkezlerinin güzel olmasını diledi.
“EĞİTİMDEKİ KİTLESELLEŞME ATAĞINI 50 YILLIK GECİKMEYLE GERÇEKLEŞTİRDİK”
Türkiye’nin eğitimdeki kitleselleşme atağını 50 yıllık gecikmeyle son 19 yılda gerçekleştirdiğini söz eden Özer, okul evvelce yüksek tahsile kadar tüm kademelerde okullaşma oranlarının kıymetli ölçüde arttığını vurguladı.
“BUGÜNKÜ SORUNLAR 28 ŞUBAT SÜRECİNDE YAPILAN MÜDAHALENİN SONUÇLARI”
Yapılan derslikler ile okulların, atanan öğretmenlerin bir taraftan eğitimde kitleselleşmeyi ve eğitime erişimi arttırmayı sağladığını, öbür taraftan kalite göstergelerinde uygunlaştırmayı birlikteinde getirdiğini belirten Özer, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Maalesef bugün eğitimle ilgili konuştuğumuz fazlaca sayıda sorun, işte bu 50 yıllık gecikmenin yahut da 28 Şubat sürecinde eğitime, din öğretimine ve mesleksel öğretime yapılan müdahalenin sonuçlarıdır. Maalesef bizler bir taraftan eğitimde kitleselleşmeyle ilgili süreçleri takip ederken, bizim dahlimiz olmayan, eğitim siyasetlerine dışarıdan yapılan, vatandaşın eğitime erişimini engelleyen müdahalelerin iş gücü piyasasında açtığı hasarları da tamir etmekle uğraştık. Allah’a şükür 20 yılın sonunda hem din öğretiminde birebir vakitte mesleksel eğitimde sahiden problemleri değil muvaffakiyetleri, Türkiye’nin geleceği için atılacak adımları konuşabilir duruma geldik.”
“ÜÇ BÜYÜK DEĞİŞİKLİK EĞİTİMİ YENİ BİR EVREYE TAŞIDI”
Mesleksel eğitimde yeni bir periyoda girildiğini belirten Özer, 2021’de mesleksel eğitimde yapılan üç büyük değişikliğin eğitimi yeni bir evreye taşıdığını söylemiş oldu.
Bakan Özer, haftada bir gün okulda, geriye kalan günlerde de işletmelerde yapılan eğitime karşılık gelen mesleksel eğitim merkezlerinin, Almanya’nın senelerdan beri başarılı bir biçimde uyguladığı dual mesleksel eğitimin Türkiye’deki karşılığı olduğunu anlattı.
Mesleksel eğitim merkezlerinin, klasik ahilik kültüründen gelen çıraklık, kalfalık ve ustalık eğitimini de bir manada yaşattığını belirterek, şunları kaydetti:
“3308 sayılı Mesleksel Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle artık her ay mesleksel eğitim merkezlerine devam eden öğrencilerimizin aldığı taban fiyatın yüzde 30’u kadar fiyat, maaş, patron tarafınca değil devlet tarafınca karşılanacaktır. bu biçimdece mesleksel eğitim merkezlerimiz, patron açısından hayli cazip ve mazeret üretemez bir noktaya çıkmıştır. Mesleksel eğitim merkezleri, mezuniyetten daha sonra istihdam oranının en yüksek olduğu mesleksel eğitim çeşididir. Yaklaşık yüzde 88 olan istihdam oranıyla Almanya’daki dual mesleksel eğitimden bile epey başarılı bir biçimde Türkiye’de yıllardır uygulanmaktadır. Bu değişiklikle mesleksel eğitim merkezleri yalnızca patron için değil, beraberinde öğrenciler için de cazip seçenek olarak ortada durmaktadır.”
“SEKTÖRÜN TALEP ETTİĞİ HER NOKTADA EĞİTİM MERKEZLERİ KURULACAK”
Özer, bu yıl mesleksel eğitim merkezlerini hayli daha güçlendireceklerini, bölümün talep ettiği her noktada mesleksel eğitim merkezlerini kuracaklarını söylemiş oldu.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile 2 ayda 251 organize sanayi bölgesinde ve 4 sanayi sitesinde mesleksel eğitim merkezi kurduklarını bildiren Özer, “Bu iş birliğindilk evvel 87 organize sanayi bölgesinde mesleksel eğitim merkezi vardı.” dedi.
Bakan Özer, açılışı yapılan mesleksel eğitim merkezlerinin güzel olmasını diledi.