Dikkat çeken açıklama: Fransa yerine tercih edilen ülke Türkiye oldu
kuvvetlier, Macron’a aralı davranan, çabucak ardından Tokayev ile yan yana görüntülenen Putin’in ‘Politik olarak Fransa’ya uzağız’ iletisi verdiğini kaydetti.
Rusya- Ukrayna tansiyonu devam ediyor. Ukrayna askerleri muhtemel savaşa hazırlanmak için eğitim görürken, bir öbür yandan da sivillere eğitim vermeye başladı. Birfazlaca ülkenin ana gündemi haline gelen Rusya-Ukrayna tansiyonu, Fransa’nın da gündeminde yer almaya başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın arabulucu yaklaşımı daha sonrası, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’da arabulucu olmaya niyetini Rusya ziyaretinde gösterdi. Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin, eli cebinde karşıladığı Macron’u uzun bir masada ağırlayarak, toplumsal medyada gündem oldu.
Güvenlik ve İstihbrat Uzmanı Dr. Eray kuvvetlier, Rusya-Ukrayna tansiyonu hakkında Diriliş Postası’nın sorularını cevapladı.
Sizce, Putin, Macron’u çok uzun bir masada ağırlayarak hangi bildirisi vermek istedi?
Rusya’nın Fransa’ya karşı politik olarak uzak olduğu bildirisini vermek istedi. Yalnızca masada da değil, bununla birlikte Macron’la Putin’in yaptığı basın açıklaması daha sonrası Putin’in sırtını dönüp salondan ayrılması da, bu sembolik öğelerin Rus siyasetini Fransa üzerinde faal kılmak için oluşturulan argümanlarda.
Macron’un Rusya-Ukrayna tansiyonunda arabulucu olma niyeti, Türkiye’nin arabulucu yaklaşımından daha sonra mı başladı? Şayet bu biçimde olduysa Macron’un maksadı neydi ve istediğini alabildi mi?
Macron’un bu sorunda ABD ve Rusya içinde bir rol kapma gayreti içerisinde olduğunu görüyoruz. Burada sorunu çözmek yerine, sıkıntıdan çıkar elde etmek emelli olan Macron’un siyasetleri, Rusya’dan geri döndü. ötürüsıyla burada, arabuluculuk yapabilmek için inançlı ve kuvvetli bir bölge ülkesine gereksinim vardı. Bu da Türkiye. Bölgede en inançlı ülke Türkiye, niye? Türkiye, “Montrö” üzerinden Karadeniz’de Rusya’nın güvenliğine katkı sağlarken, Ukrayna’da da fazlaca boyutlu bağlantılar kurarak, Rusya’yı Ukrayna’da dengelemeyi başarabiliyor. ötürüsıyla burada, her iki taraf için de muteber olan ülke, Fransa yerine tercih edilen ülke Türkiye oldu.
Kremlin, Erdoğan’ın arabulucuk davetini değerlendirdiğini açıklamıştı, Ukrayna’da Türkiye’nin yaklaşımına pek sıcak bakıyor, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da Putin’in Türkiye’yi ziyaret edeceğini söylemiş oldu. Sizce, Putin’in, Macron’u bu türlü ağırlaması ve Türkiye’ye ziyaret gerçekleştirmesi Macron idaresini nasıl bir siyasete itecek?
Nasıl Akdeniz’den ve Ege’den çekildilerse, Karadeniz’den ve Ukrayna’dan da çekilmek zorunda kalacaklar. Yalnızca Fransa’da değil. Avrupa ve Rusya içindeki fay çizgilerinin daha derinleştiğini görüyoruz. Bu fay çizgilerinin derinleşmesi yeni global sistemin dinamikleri ve baskısıyla oluşmaktadır. Bu fay sınırlarının derinleşmesi kolay değildir lakin, kapanması daha zordur, ben bundan daha sonra kapanacağını düşünmüyorum. Türkiye burada kuvvetli bir seçenek olarak ortaya çıkmıştır. Kafkasya-Ukrayna sınırını şayet Türkiye huzurlu ve istikrarlı olma noktasında oyun kuruculuğuyla istikrarda tutabilirse, ki Rusya’nın da buna epey muhtaçlığı var. Yani bu süreç, bölgede istikrarın sağlanması suretiyle hem Türkiye’nin birebir vakitte bölge ülkelerinin lehine gelişecektir diye düşünüyorum.
Biden’ın, Rusya’ya “Kuzey Akım2” tehdidi, Putin’i durduracak mı?
Hayır, durduramaz. Zira Biden’ın ABD’den sağladığı kaya gazı, Avrupa’nın gereksiniminin yalnızca 4/1’ini fakat karşılayabiliyor. Bu niçinle Avrupa, Rusya’nın “KuzeyAkım2” güç sınırını ABD’ye karşın tehlikeye atmayacaktır diye düşünüyorum. O yüzden Avrupa, bir sıcak çatışma yerine ekonomik ve politik yaptırımlar üzerinden Rusya’ya yüklenmeye çalışıyor.
Ukrayna’ya “ölümcül silah” satışı yapmayacağını söyleyen Almanya, Rusya’ya “yaptırım paketi” hazırladığını deklare etti. Ayrıyeten, ABD ile birlikte hareket edeceğini söylemiş oldu. Almanya’nın bu siyasetini nasıl yorumluyorsunuz? Yoksa Almanya, ABD’nin çizdiği yol haritasıyla mı hareket ediyor?
Merkel periyodunda Almanya, ABD’ye karşı biraz daha dik durabiliyordu, dengeleyebiliyordu ABD’yi. Lakin yeni Almanya idaresi bu manada, ABD ile birlikte hareket etme istikametinde daha fazla tartı vermiş durumda. Almanya ile Rusya içinde aralıklar oluşmaya başladı. Fransa ile de oluşmuş durumda. İngiltere ile esasen çok önemli bir biçimde ıstırapları var. Sonuçta, Almanya, geçmişe bakılırsa ABD ile biraz daha fazla hareket etme istikametinde rota izliyor ancak, Avrupa’da hiç bir biçimde Rusya’daki çıkarlarından da vazgeçmek istemiyorlar. ötürüsıyla, ABD stratejisi ile Avrupa’nın stratejisi içinde fark olduğunu, bununla birlikte Avrupa ile ABD içinde aralık olduğunu her şeye karşın, görüyoruz. Ama geçmişe bakılırsa daha fazla ABD ile birlikte hareket eden bir Avrupa olduğunu da bilelim.
Putin’in “Ukrayna NATO’ya katılırsa Avrupa ülkeleri Rusya ile çatışmanın içine çekilecek.” kelamları sizce ne manaya geliyor, nasıl değerlendiriyorsunuz?
Burada esasen krizin temel niçini Rusya’nın, Ukrayna’nın NATO’ya girmesini engellemek olduğunu söyleyebiliriz. Rusya, NATO’yla kendi hudutları ortasına tampon bölge oluşturmak istiyor. Rusya şunu demek istiyor; şayet Ukrayna’ya NATO askerleri gelir, NATO’yla Rusya komşu olursa ben Ukrayna’ya saldırırım. Bu telaffuz politik düzlemde bu biçimde ancak, alanda da fazlaca örtüşmüyor. Zira, Rusya’nın uzun müddetli bilinçken hareketini kaldıracak ekonomik gücü olduğunu da düşünmüyorum. Ayrıyeten geniş kapsamlı yaptırımlar, Rusya’yı İranlaştırarak dünyadan izole de edebilir. Bu da Rusya’yı dış tesirlere karşı daha açık hale getirebilir, bu da Rusya’nın işine gelmeyecektir.
Muhtemel Ukrayna-Rusya savaşında Türkiye’nin durumu ve alacağı duruma göre çıkarı yahut ziyanları neler olur?
Ukrayna-Rusya savaşının geniş kapsamlı, topyekün bir harbin olacağını düşünmüyorum. Türkiye, bölgede lokalize ederek, baskılayacaktır. Ve bir barış gücü olarak, Ukrayna ile Rusya içinde, barışı muhafaza, tesis etme üzere bakılırsavler icra edebilir. Türkiye’nin istediği, bölgenin istikrarsızlaşmasını önlemek, Karadeniz’de güvenliği sağlamak, bölge güvenliğini sağlayarak, ülkemizin güvenliğini sağlamak biçiminde olacaktır.
KAYNAK: DİRİLİŞ POSTASI
kuvvetlier, Macron’a aralı davranan, çabucak ardından Tokayev ile yan yana görüntülenen Putin’in ‘Politik olarak Fransa’ya uzağız’ iletisi verdiğini kaydetti.
Rusya- Ukrayna tansiyonu devam ediyor. Ukrayna askerleri muhtemel savaşa hazırlanmak için eğitim görürken, bir öbür yandan da sivillere eğitim vermeye başladı. Birfazlaca ülkenin ana gündemi haline gelen Rusya-Ukrayna tansiyonu, Fransa’nın da gündeminde yer almaya başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın arabulucu yaklaşımı daha sonrası, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’da arabulucu olmaya niyetini Rusya ziyaretinde gösterdi. Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin, eli cebinde karşıladığı Macron’u uzun bir masada ağırlayarak, toplumsal medyada gündem oldu.
Güvenlik ve İstihbrat Uzmanı Dr. Eray kuvvetlier, Rusya-Ukrayna tansiyonu hakkında Diriliş Postası’nın sorularını cevapladı.
Sizce, Putin, Macron’u çok uzun bir masada ağırlayarak hangi bildirisi vermek istedi?
Rusya’nın Fransa’ya karşı politik olarak uzak olduğu bildirisini vermek istedi. Yalnızca masada da değil, bununla birlikte Macron’la Putin’in yaptığı basın açıklaması daha sonrası Putin’in sırtını dönüp salondan ayrılması da, bu sembolik öğelerin Rus siyasetini Fransa üzerinde faal kılmak için oluşturulan argümanlarda.
Macron’un Rusya-Ukrayna tansiyonunda arabulucu olma niyeti, Türkiye’nin arabulucu yaklaşımından daha sonra mı başladı? Şayet bu biçimde olduysa Macron’un maksadı neydi ve istediğini alabildi mi?
Macron’un bu sorunda ABD ve Rusya içinde bir rol kapma gayreti içerisinde olduğunu görüyoruz. Burada sorunu çözmek yerine, sıkıntıdan çıkar elde etmek emelli olan Macron’un siyasetleri, Rusya’dan geri döndü. ötürüsıyla burada, arabuluculuk yapabilmek için inançlı ve kuvvetli bir bölge ülkesine gereksinim vardı. Bu da Türkiye. Bölgede en inançlı ülke Türkiye, niye? Türkiye, “Montrö” üzerinden Karadeniz’de Rusya’nın güvenliğine katkı sağlarken, Ukrayna’da da fazlaca boyutlu bağlantılar kurarak, Rusya’yı Ukrayna’da dengelemeyi başarabiliyor. ötürüsıyla burada, her iki taraf için de muteber olan ülke, Fransa yerine tercih edilen ülke Türkiye oldu.
Kremlin, Erdoğan’ın arabulucuk davetini değerlendirdiğini açıklamıştı, Ukrayna’da Türkiye’nin yaklaşımına pek sıcak bakıyor, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da Putin’in Türkiye’yi ziyaret edeceğini söylemiş oldu. Sizce, Putin’in, Macron’u bu türlü ağırlaması ve Türkiye’ye ziyaret gerçekleştirmesi Macron idaresini nasıl bir siyasete itecek?
Nasıl Akdeniz’den ve Ege’den çekildilerse, Karadeniz’den ve Ukrayna’dan da çekilmek zorunda kalacaklar. Yalnızca Fransa’da değil. Avrupa ve Rusya içindeki fay çizgilerinin daha derinleştiğini görüyoruz. Bu fay çizgilerinin derinleşmesi yeni global sistemin dinamikleri ve baskısıyla oluşmaktadır. Bu fay sınırlarının derinleşmesi kolay değildir lakin, kapanması daha zordur, ben bundan daha sonra kapanacağını düşünmüyorum. Türkiye burada kuvvetli bir seçenek olarak ortaya çıkmıştır. Kafkasya-Ukrayna sınırını şayet Türkiye huzurlu ve istikrarlı olma noktasında oyun kuruculuğuyla istikrarda tutabilirse, ki Rusya’nın da buna epey muhtaçlığı var. Yani bu süreç, bölgede istikrarın sağlanması suretiyle hem Türkiye’nin birebir vakitte bölge ülkelerinin lehine gelişecektir diye düşünüyorum.
Biden’ın, Rusya’ya “Kuzey Akım2” tehdidi, Putin’i durduracak mı?
Hayır, durduramaz. Zira Biden’ın ABD’den sağladığı kaya gazı, Avrupa’nın gereksiniminin yalnızca 4/1’ini fakat karşılayabiliyor. Bu niçinle Avrupa, Rusya’nın “KuzeyAkım2” güç sınırını ABD’ye karşın tehlikeye atmayacaktır diye düşünüyorum. O yüzden Avrupa, bir sıcak çatışma yerine ekonomik ve politik yaptırımlar üzerinden Rusya’ya yüklenmeye çalışıyor.
Ukrayna’ya “ölümcül silah” satışı yapmayacağını söyleyen Almanya, Rusya’ya “yaptırım paketi” hazırladığını deklare etti. Ayrıyeten, ABD ile birlikte hareket edeceğini söylemiş oldu. Almanya’nın bu siyasetini nasıl yorumluyorsunuz? Yoksa Almanya, ABD’nin çizdiği yol haritasıyla mı hareket ediyor?
Merkel periyodunda Almanya, ABD’ye karşı biraz daha dik durabiliyordu, dengeleyebiliyordu ABD’yi. Lakin yeni Almanya idaresi bu manada, ABD ile birlikte hareket etme istikametinde daha fazla tartı vermiş durumda. Almanya ile Rusya içinde aralıklar oluşmaya başladı. Fransa ile de oluşmuş durumda. İngiltere ile esasen çok önemli bir biçimde ıstırapları var. Sonuçta, Almanya, geçmişe bakılırsa ABD ile biraz daha fazla hareket etme istikametinde rota izliyor ancak, Avrupa’da hiç bir biçimde Rusya’daki çıkarlarından da vazgeçmek istemiyorlar. ötürüsıyla, ABD stratejisi ile Avrupa’nın stratejisi içinde fark olduğunu, bununla birlikte Avrupa ile ABD içinde aralık olduğunu her şeye karşın, görüyoruz. Ama geçmişe bakılırsa daha fazla ABD ile birlikte hareket eden bir Avrupa olduğunu da bilelim.
Putin’in “Ukrayna NATO’ya katılırsa Avrupa ülkeleri Rusya ile çatışmanın içine çekilecek.” kelamları sizce ne manaya geliyor, nasıl değerlendiriyorsunuz?
Burada esasen krizin temel niçini Rusya’nın, Ukrayna’nın NATO’ya girmesini engellemek olduğunu söyleyebiliriz. Rusya, NATO’yla kendi hudutları ortasına tampon bölge oluşturmak istiyor. Rusya şunu demek istiyor; şayet Ukrayna’ya NATO askerleri gelir, NATO’yla Rusya komşu olursa ben Ukrayna’ya saldırırım. Bu telaffuz politik düzlemde bu biçimde ancak, alanda da fazlaca örtüşmüyor. Zira, Rusya’nın uzun müddetli bilinçken hareketini kaldıracak ekonomik gücü olduğunu da düşünmüyorum. Ayrıyeten geniş kapsamlı yaptırımlar, Rusya’yı İranlaştırarak dünyadan izole de edebilir. Bu da Rusya’yı dış tesirlere karşı daha açık hale getirebilir, bu da Rusya’nın işine gelmeyecektir.
Muhtemel Ukrayna-Rusya savaşında Türkiye’nin durumu ve alacağı duruma göre çıkarı yahut ziyanları neler olur?
Ukrayna-Rusya savaşının geniş kapsamlı, topyekün bir harbin olacağını düşünmüyorum. Türkiye, bölgede lokalize ederek, baskılayacaktır. Ve bir barış gücü olarak, Ukrayna ile Rusya içinde, barışı muhafaza, tesis etme üzere bakılırsavler icra edebilir. Türkiye’nin istediği, bölgenin istikrarsızlaşmasını önlemek, Karadeniz’de güvenliği sağlamak, bölge güvenliğini sağlayarak, ülkemizin güvenliğini sağlamak biçiminde olacaktır.
KAYNAK: DİRİLİŞ POSTASI