Son dakika…Bakan Soylu canlı yayında soruları yanıtladı
TVNET ekranlarında canlı yayınlanan Net Bakış Özel programının bu haftaki konuğu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu oluyor.
Bakan Soylu; Serhat İbrahimoğlu moderatörlüğünde Nedim Şener ve Mete Fayda’nın sorularını yanıtladı.
Bakan Soylu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şu biçimde:
“(İstanbul’da nazaranv yapan polis memurunun Hakkari’deki aracında patlayıcı bulunması) Akşam saatlerinde Hakkari Emniyet Müdürümüz aradı. Yapay zeka yoluyla kuşkulu bir aracı tespit ettiklerini söylemiş olduler. Onlar uyuşturucu nakli olduğunu düşünmüşler. Zulada 52 buçuk kilo patlayıcı bulunca şaşırıyorlar, kimliğe bakınca polis memuru olduğunu görüyorlar. Transfer Kuzey Irak tarafınca gelmiş, herbiçimde Şemdinli civarında arabayı bırakıyorlar. Polis memuru arabayı alıyor. Bu memuru biz 2019 yılında ihraç etmişiz, mahkeme sonucuyla geri dönüyor. daha sonra diğer bir yere vermişiz, İstanbul’da bir yere geçmiş. Amaç İstanbul. 52 buçuk kilo patlayıcı büyük bir patlayıcı. Biroldukça transferle ilgili çeşitli önlemlerimiz var lakin yeni yeni formüller görüyoruz.
“TÜRKİYE’NİN İÇ HUZURUNU SENDELETMEK İÇİN BİRÇOK TAARRUZ BİÇİMİ KULLANILIYOR”
Neresi olduğunu sormayın lakin PYD’nin bir karargâhında iki DEAŞ’lı bayana PYD’li kumandan ‘patlayıcıları Türkiye’ye getireceksiniz, getirirseniz elimizde tuttuğumuz kocanızı, çocuğunuzu özgür bırakırız’ diyor. Yani Türkiye’nin iç huzurunu sendeletmek için birfazlaca atak biçimi kullanılıyor.
“ARAÇTAKİ POLİS MEMURU OLDUĞU İÇİN ATLAYACAĞIMIZI SANDILAR”
(Polis memuru operasyon esnasında araçta mıydı?) Araçtaydı. Aracı birkaç gün evvel kendisine tesvil ettirmiş. Aracın parasını kendisi vermemiş. Parayı patlayıcıyı araca yerleştiren adam vermiş. Aslında tezgah güzel kurulmuş. Polis memuru olduğu için bir vesileyle onu atlayabileceğimizi düşünmüşler lakin arkadaşlarımız nitelikli bir çalışmayla bunu yakaladılar.
Yazılımcılarımız epey başarılı, takımımız epey deneyimli. kimi vakit bizi hayretler içerisinde bırakıyorlar.
“BU YIL HAKKARİ’DEKİNE MİSAL 15 AKSİYON ENGELLEDİK”
(‘PKK Türkiye’de hareket yapmaktan vazgeçti’ söylemi yanlışsız mu yoksa artık potansiyelleri mi yok?) Bu yıl başından itibaren buna emsal 15 hareketi engelledik.
“SADECE PKK DEĞİL TÜM TERÖR ÖRGÜTLERİNİ BASKILIYORUZ, TOPARLANAMIYORLAR”
PKK’yı takip ettiğimiz üzere DEAŞ’ı da adım adım takip ediyoruz. MİT’in bölge haricinde da önemli bir istihbarat ağı var. Türkiye için tehdit olan bütün terör örgütlerini izliyoruz. Onlara önemli bir baskı oluştu ve toparlanamıyorlar. Bir sefer sığınağını yok ettin mi toparlanmaları en az bir yıl. ötürüsıyla Cumhurbaşkanımızın iradesi ve geliştirdiğimiz savunma sanayii ile yalnızca bu yıl içerisinde 15 hareketi engellemiş olduk.”
“KUYTULCULAR DİNİ BİR KÜMEDEN ÇOK SİYASİ KİMLİĞİ OLAN BİR GRUP”
(Furkan Vakfı destekçilerine polisin uyguladığı müdahale Alparslan Kuytul’un provokatif açıklamaları) Son 4-4 buçuk aydır bu küme yalnızca Adana’da 50’nin üzerinde hareket gerçekleştirmeye çalıştı. niye? Şunun için, eylül-ekim üzere bunların ortasında bulunan bir kişinin maddi kaynağı aktardığı öğreniyor, Kuytulcu 7 kişi bu bireye azap ediyor, olay yargıya taşınıyor daha sonrasında. 7 kişi tutuklanıyor. Öteki bir yerde de bir tabibi mülk konusunda tehdit ediyorlar, emniyet tehdidi gerçekleştireni yakalıyor, bu kişi de tutuklanıyor. Bunlar da sorunun kime nasıl sirayet edeceğini bildiklerinden olayı terörize etmeye çalışıyorlar. Bunlar bir dini bir küme olmaktan çok siyasi kimliklerini öne çıkararak, bunun önüne daha farklı kimlikler inşa ederek bir motivasyon üzerinden yürüyorlar.
Ne zamanki 15 Temmuz daha sonrası terörle iltisaklı bir müddetç başlatıldı. Yargı bunlar hakkında karar verdi ve terör belgesi olarak kabul etmedi. Biz yargının sonucunı başımızın üstüne koyduk. Lakin bu kimseye, bu ve diğer irtibatlara devam etme hakkını vermiyor. Siz bir sokak yürüyüşü yapacaksanız, 2911’e göre bunun kanunu var. Gereğini yerine getirmezseniz polisin önlem alma hakkı var. Yalnızca Adana’da son dört ayda 50’den çok aksiyon yapmışlar biz buna ‘eyvallah’ demeyiz.
Bunlar sokağa çıkarlar ellerinde kamerayla, çocukları öne çıkarırlar, bayanları öne çıkarırlar, tükürürler, tahrik ederler, her türlü şeyi yaparlar. ‘Polis bir eksiklik yapsa da çeksem’ diye.
“POLİS MÜDAHALESİNİN SİLSİLESİ VARDIR”
Biz bu hareketleri engellemek için elimizden geleni yapıyoruz fakat bir silsile vardır. Nedir, evvel fiziki durursunuz, daha sonra kalkanları kaldırırsınız, daha sonra TOMA’dan su sıkarsınız, jop en sondur. Bunu arkadaşlarımız daha evvel çok hassas davrandılar ve silsileyi sağladılar.
“KARŞIMIZDA DIŞARIDAN TALİMAT ALAN BİR ŞAKLABAN VAR”
Alparslan Kuytul kökü dışarıda bir adamdır. Bir hata işletmiş bir cürüm daha işletmiş. ‘Üzerime geliyorlar‘ demek için çabalıyor. Karşımızda sahiden bir şaklaban ve diğer yerlerden talimat alan biri var. Kendisine ‘hoca’ dedirtiyor. Siyasete giriyor, darbeyi legal kılmaya çalışıyor, ByLock problemine karışıyor, Cumhurbaşkanının kaleminin kırıldığını söylüyor ve ‘yakında onurunu izzetini alacaklar’ diyor. Bu kadar haysiyetsiz, bu kadar alçak bir değerlendirmeyle insan karşı karşıya bırakılır mı?
“ADANA’DAKİ OLAYI 28 ŞUBAT’A BENZETMEK 28 ŞUBAT’IN ASALETİNE HALEL GETİRİR”
Toplumsal medyada bu son olayı 28 Şubat’a benzetenler var. Beni bağışlayın, bu hakikat bir yaklaşım değil. 28 Şubat’taki yaklaşımın asaletine, insanların hakkını savunmasına halel getirir bu. Bu yaklaşıma müsaade vermeyiz.”
“TAYYİP ERDOĞAN OLMASAYDI BU ÜLKE FETÖ’YE TESLİM OLURDU”
(FETÖ’nün aktüel yapılanması sürüyor, bu çaba ne vakit biter?) Şayet Türkiye FETÖ’yle bu çabayı başlatmamış olsaydı Türkiye FETÖ’ye teslimdi. Bu ülke Tayyip Erdoğan’a hizmetlerinden dolayı, vizyonundan dolayı, liderliğinden dolayı, devrimciliğinden dolayı yahut kimsenin anlamayıp onun bir vesileyle ısrar edip gerçekleştirdiği sorunlardan dolayı şükran duyabilir. Fakat bana göre en öndeki problem bu. Tayyip Erdoğan Erdoğan olmasaydı adımın Süleyman olduğu üzere yazıyorum bu ülke FETÖ’ye teslim olurdu. Zira her yere girmiş ve sızmışlar.
Ben Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın FETÖ ile gayret konusunda iradesinden bir milim saptığını görmedim, görmüyorum. Biz bu sıkıntıyı hukukun içerisinde çözmeye çalışıyoruz. Türkiye’deki birfazlaca bağını çökerttik.
“YURTDIŞINDA VAR EPEY FETÖ AYAĞA KALKABİLİR”
FETÖ tekrar ayağa kalkamaz mı? Almanya’da durdukça, ABD’de durdukça, Balkanlar’da okulları durdukça ve kollandıkça beni bağışlayın ancak elbette ayağa kalkabilir. Zira onu kollayanlar yarın öbür gün bunu, vefat halinde bile ‘nasıl kullanırız’ derdindeler.
Yurtharicinde FETÖ’yü terör örgütü olarak görmek istemiyorlar. Biz FETÖ’ye sahip çıkan hiç bir ülkenin canını yakan bir ögesi ülkemizde barındırmadık. Onlar yapıyor. İngiltere, ülkesinde PKK’ya ofis kurdurdu.
“ADNAN OKTAR DAVASINDA HAKKIN YERİNİ BULACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
Adnan Oktar operasyonu Türkiye’deki en değerli operasyonlarından bir tanesiydi. Ben bu bahiste hakkın yerini bulacağını düşünüyorum. Evrak kapanmış değil.
“BİR DAHA RASTGELE KALKIŞMA OLURSA DÜNYANIN UNUTAMAYACAĞI BİR kararı OLUR”
Ahdimiz var, Türkiye’de tekrar darbe kalkışması üzere bir şeyi gerçekleştirme talihine sahip olurlarsa dünyanın da şaşıp kalacağı, unutamayacağı bir sonuçla karşı karşıya kalırlar. Bu kapasitemiz ve inancımız var.
Batı bizden haz etmiyor. Renklerimiz uysa da haz etmiyor, kıymetlerimiz, inancımız farklı. Milletimiz de her şeyin farkında. Geçen bir anket olmuş yüzde 91 muhtemel bir akında NATO’nun bize dayanak olmayacağını düşünüyor.
“BİN TANE AMERİKA GELSE BURAYA TERÖR DEVLETİ KURAMAZ”
Biz öbür bir milletiz. Amerika buraya terör devleti falan kuramaz. Bin tane Amerika gelse kuramaz. Bu millet kurdurmaz. Bunun bedelini kimse göze alamaz. Halep oradaysa arşın burada.
“BİZ SURİYE PROBLEMİNE NASIL BAKTIYSAK UKRAYNA’YA DA O DENLİ BAKTIK”
Ukrayna’da savaş başladığı günden bu yana Türkiye’ye 58 bin Ukraynalı geldi. Biz; Suriye, Arakan, Filistin, Yemen sorununa nasıl bakıyorsak Ukrayna’ya da tıpkı yaklaşımla baktık. Avrupa’nın nasıl bir yaklaşım ortaya koyduğu da bir vesile ile ortaya çıkmış oldu. Nasıl bir müddetç yönettiklerini daima bir arada gördük. Akıllanırlar mı? Bu Batı hayatta akıllanmaz.
SURİYELİ MÜLTECİLER
Ülkemizde yaşayan Suriyelileri geri gönderme konusu konuşuluyor. Halep’teki, İdlib’deki durumu biliyorsunuz. Nasıl gönderelim geri? Geçen sene 6 defa İdlib’e gittim. kimi vakit gitmeden patlama oluyordu. İnançlı bir ortam oluşmadan kimseyi geri gönderemeyiz.
Güvenlik ve asayiş konusunda üç yıldır TÜİK bilgilerine nazaran halkın memnuniyeti konusunda birinci sırada. Bu kadar insan polis olmak isterken. Ne kadar fazlaca disiplin sağlarsak o kadar başarılı olacağımızı düşünüyorum ve bundan da kolay kolay fedakarlık yapmıyorum. Benim korumalarım var örneğin hepsi şark hizmetine masraf.
Doğu ve Güneydoğu bu biçimde rahatlamışken şark müddetlerini düşürelim dedik. Şarka giden var gitmeyen var dengesizlik oluyor ve bu huzursuzluğu doğuruyor. Bu huzursuzluğu minimize edebilmek için düzenleme yaptık. Şehit ve gazi yakınlarıyla ilgili muğlaklık vardı, onu ortadan kaldırdık. Lehte olan tüm kararlar çabucak yürürlüğe girecek. Bir tek bu bölge konusu tartışılıyor o da aslına bakarsan 2024’te yürürlüğe girecek, daha epeyce vakit var, yeni bir formül olursa düzenleme olabilir.
3600 EK GÖSTERGE VE BEKÇİ ALIMI
3600 ek gösterge mayıs ayında netleşecek. 3-5 ay içerisinde biteceğini düşünüyorum. Bekçilerle ilgili 3 bin takımımız çıktı. 250 de boş takımımız var. 3 bin 250 takıma önümüzdeki günlerde çıkacağız.”
TVNET ekranlarında canlı yayınlanan Net Bakış Özel programının bu haftaki konuğu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu oluyor.
Bakan Soylu; Serhat İbrahimoğlu moderatörlüğünde Nedim Şener ve Mete Fayda’nın sorularını yanıtladı.
Bakan Soylu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şu biçimde:
“(İstanbul’da nazaranv yapan polis memurunun Hakkari’deki aracında patlayıcı bulunması) Akşam saatlerinde Hakkari Emniyet Müdürümüz aradı. Yapay zeka yoluyla kuşkulu bir aracı tespit ettiklerini söylemiş olduler. Onlar uyuşturucu nakli olduğunu düşünmüşler. Zulada 52 buçuk kilo patlayıcı bulunca şaşırıyorlar, kimliğe bakınca polis memuru olduğunu görüyorlar. Transfer Kuzey Irak tarafınca gelmiş, herbiçimde Şemdinli civarında arabayı bırakıyorlar. Polis memuru arabayı alıyor. Bu memuru biz 2019 yılında ihraç etmişiz, mahkeme sonucuyla geri dönüyor. daha sonra diğer bir yere vermişiz, İstanbul’da bir yere geçmiş. Amaç İstanbul. 52 buçuk kilo patlayıcı büyük bir patlayıcı. Biroldukça transferle ilgili çeşitli önlemlerimiz var lakin yeni yeni formüller görüyoruz.
“TÜRKİYE’NİN İÇ HUZURUNU SENDELETMEK İÇİN BİRÇOK TAARRUZ BİÇİMİ KULLANILIYOR”
Neresi olduğunu sormayın lakin PYD’nin bir karargâhında iki DEAŞ’lı bayana PYD’li kumandan ‘patlayıcıları Türkiye’ye getireceksiniz, getirirseniz elimizde tuttuğumuz kocanızı, çocuğunuzu özgür bırakırız’ diyor. Yani Türkiye’nin iç huzurunu sendeletmek için birfazlaca atak biçimi kullanılıyor.
“ARAÇTAKİ POLİS MEMURU OLDUĞU İÇİN ATLAYACAĞIMIZI SANDILAR”
(Polis memuru operasyon esnasında araçta mıydı?) Araçtaydı. Aracı birkaç gün evvel kendisine tesvil ettirmiş. Aracın parasını kendisi vermemiş. Parayı patlayıcıyı araca yerleştiren adam vermiş. Aslında tezgah güzel kurulmuş. Polis memuru olduğu için bir vesileyle onu atlayabileceğimizi düşünmüşler lakin arkadaşlarımız nitelikli bir çalışmayla bunu yakaladılar.
Yazılımcılarımız epey başarılı, takımımız epey deneyimli. kimi vakit bizi hayretler içerisinde bırakıyorlar.
“BU YIL HAKKARİ’DEKİNE MİSAL 15 AKSİYON ENGELLEDİK”
(‘PKK Türkiye’de hareket yapmaktan vazgeçti’ söylemi yanlışsız mu yoksa artık potansiyelleri mi yok?) Bu yıl başından itibaren buna emsal 15 hareketi engelledik.
“SADECE PKK DEĞİL TÜM TERÖR ÖRGÜTLERİNİ BASKILIYORUZ, TOPARLANAMIYORLAR”
PKK’yı takip ettiğimiz üzere DEAŞ’ı da adım adım takip ediyoruz. MİT’in bölge haricinde da önemli bir istihbarat ağı var. Türkiye için tehdit olan bütün terör örgütlerini izliyoruz. Onlara önemli bir baskı oluştu ve toparlanamıyorlar. Bir sefer sığınağını yok ettin mi toparlanmaları en az bir yıl. ötürüsıyla Cumhurbaşkanımızın iradesi ve geliştirdiğimiz savunma sanayii ile yalnızca bu yıl içerisinde 15 hareketi engellemiş olduk.”
“KUYTULCULAR DİNİ BİR KÜMEDEN ÇOK SİYASİ KİMLİĞİ OLAN BİR GRUP”
(Furkan Vakfı destekçilerine polisin uyguladığı müdahale Alparslan Kuytul’un provokatif açıklamaları) Son 4-4 buçuk aydır bu küme yalnızca Adana’da 50’nin üzerinde hareket gerçekleştirmeye çalıştı. niye? Şunun için, eylül-ekim üzere bunların ortasında bulunan bir kişinin maddi kaynağı aktardığı öğreniyor, Kuytulcu 7 kişi bu bireye azap ediyor, olay yargıya taşınıyor daha sonrasında. 7 kişi tutuklanıyor. Öteki bir yerde de bir tabibi mülk konusunda tehdit ediyorlar, emniyet tehdidi gerçekleştireni yakalıyor, bu kişi de tutuklanıyor. Bunlar da sorunun kime nasıl sirayet edeceğini bildiklerinden olayı terörize etmeye çalışıyorlar. Bunlar bir dini bir küme olmaktan çok siyasi kimliklerini öne çıkararak, bunun önüne daha farklı kimlikler inşa ederek bir motivasyon üzerinden yürüyorlar.
Ne zamanki 15 Temmuz daha sonrası terörle iltisaklı bir müddetç başlatıldı. Yargı bunlar hakkında karar verdi ve terör belgesi olarak kabul etmedi. Biz yargının sonucunı başımızın üstüne koyduk. Lakin bu kimseye, bu ve diğer irtibatlara devam etme hakkını vermiyor. Siz bir sokak yürüyüşü yapacaksanız, 2911’e göre bunun kanunu var. Gereğini yerine getirmezseniz polisin önlem alma hakkı var. Yalnızca Adana’da son dört ayda 50’den çok aksiyon yapmışlar biz buna ‘eyvallah’ demeyiz.
Bunlar sokağa çıkarlar ellerinde kamerayla, çocukları öne çıkarırlar, bayanları öne çıkarırlar, tükürürler, tahrik ederler, her türlü şeyi yaparlar. ‘Polis bir eksiklik yapsa da çeksem’ diye.
“POLİS MÜDAHALESİNİN SİLSİLESİ VARDIR”
Biz bu hareketleri engellemek için elimizden geleni yapıyoruz fakat bir silsile vardır. Nedir, evvel fiziki durursunuz, daha sonra kalkanları kaldırırsınız, daha sonra TOMA’dan su sıkarsınız, jop en sondur. Bunu arkadaşlarımız daha evvel çok hassas davrandılar ve silsileyi sağladılar.
“KARŞIMIZDA DIŞARIDAN TALİMAT ALAN BİR ŞAKLABAN VAR”
Alparslan Kuytul kökü dışarıda bir adamdır. Bir hata işletmiş bir cürüm daha işletmiş. ‘Üzerime geliyorlar‘ demek için çabalıyor. Karşımızda sahiden bir şaklaban ve diğer yerlerden talimat alan biri var. Kendisine ‘hoca’ dedirtiyor. Siyasete giriyor, darbeyi legal kılmaya çalışıyor, ByLock problemine karışıyor, Cumhurbaşkanının kaleminin kırıldığını söylüyor ve ‘yakında onurunu izzetini alacaklar’ diyor. Bu kadar haysiyetsiz, bu kadar alçak bir değerlendirmeyle insan karşı karşıya bırakılır mı?
“ADANA’DAKİ OLAYI 28 ŞUBAT’A BENZETMEK 28 ŞUBAT’IN ASALETİNE HALEL GETİRİR”
Toplumsal medyada bu son olayı 28 Şubat’a benzetenler var. Beni bağışlayın, bu hakikat bir yaklaşım değil. 28 Şubat’taki yaklaşımın asaletine, insanların hakkını savunmasına halel getirir bu. Bu yaklaşıma müsaade vermeyiz.”
“TAYYİP ERDOĞAN OLMASAYDI BU ÜLKE FETÖ’YE TESLİM OLURDU”
(FETÖ’nün aktüel yapılanması sürüyor, bu çaba ne vakit biter?) Şayet Türkiye FETÖ’yle bu çabayı başlatmamış olsaydı Türkiye FETÖ’ye teslimdi. Bu ülke Tayyip Erdoğan’a hizmetlerinden dolayı, vizyonundan dolayı, liderliğinden dolayı, devrimciliğinden dolayı yahut kimsenin anlamayıp onun bir vesileyle ısrar edip gerçekleştirdiği sorunlardan dolayı şükran duyabilir. Fakat bana göre en öndeki problem bu. Tayyip Erdoğan Erdoğan olmasaydı adımın Süleyman olduğu üzere yazıyorum bu ülke FETÖ’ye teslim olurdu. Zira her yere girmiş ve sızmışlar.
Ben Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın FETÖ ile gayret konusunda iradesinden bir milim saptığını görmedim, görmüyorum. Biz bu sıkıntıyı hukukun içerisinde çözmeye çalışıyoruz. Türkiye’deki birfazlaca bağını çökerttik.
“YURTDIŞINDA VAR EPEY FETÖ AYAĞA KALKABİLİR”
FETÖ tekrar ayağa kalkamaz mı? Almanya’da durdukça, ABD’de durdukça, Balkanlar’da okulları durdukça ve kollandıkça beni bağışlayın ancak elbette ayağa kalkabilir. Zira onu kollayanlar yarın öbür gün bunu, vefat halinde bile ‘nasıl kullanırız’ derdindeler.
Yurtharicinde FETÖ’yü terör örgütü olarak görmek istemiyorlar. Biz FETÖ’ye sahip çıkan hiç bir ülkenin canını yakan bir ögesi ülkemizde barındırmadık. Onlar yapıyor. İngiltere, ülkesinde PKK’ya ofis kurdurdu.
“ADNAN OKTAR DAVASINDA HAKKIN YERİNİ BULACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
Adnan Oktar operasyonu Türkiye’deki en değerli operasyonlarından bir tanesiydi. Ben bu bahiste hakkın yerini bulacağını düşünüyorum. Evrak kapanmış değil.
“BİR DAHA RASTGELE KALKIŞMA OLURSA DÜNYANIN UNUTAMAYACAĞI BİR kararı OLUR”
Ahdimiz var, Türkiye’de tekrar darbe kalkışması üzere bir şeyi gerçekleştirme talihine sahip olurlarsa dünyanın da şaşıp kalacağı, unutamayacağı bir sonuçla karşı karşıya kalırlar. Bu kapasitemiz ve inancımız var.
Batı bizden haz etmiyor. Renklerimiz uysa da haz etmiyor, kıymetlerimiz, inancımız farklı. Milletimiz de her şeyin farkında. Geçen bir anket olmuş yüzde 91 muhtemel bir akında NATO’nun bize dayanak olmayacağını düşünüyor.
“BİN TANE AMERİKA GELSE BURAYA TERÖR DEVLETİ KURAMAZ”
Biz öbür bir milletiz. Amerika buraya terör devleti falan kuramaz. Bin tane Amerika gelse kuramaz. Bu millet kurdurmaz. Bunun bedelini kimse göze alamaz. Halep oradaysa arşın burada.
“BİZ SURİYE PROBLEMİNE NASIL BAKTIYSAK UKRAYNA’YA DA O DENLİ BAKTIK”
Ukrayna’da savaş başladığı günden bu yana Türkiye’ye 58 bin Ukraynalı geldi. Biz; Suriye, Arakan, Filistin, Yemen sorununa nasıl bakıyorsak Ukrayna’ya da tıpkı yaklaşımla baktık. Avrupa’nın nasıl bir yaklaşım ortaya koyduğu da bir vesile ile ortaya çıkmış oldu. Nasıl bir müddetç yönettiklerini daima bir arada gördük. Akıllanırlar mı? Bu Batı hayatta akıllanmaz.
SURİYELİ MÜLTECİLER
Ülkemizde yaşayan Suriyelileri geri gönderme konusu konuşuluyor. Halep’teki, İdlib’deki durumu biliyorsunuz. Nasıl gönderelim geri? Geçen sene 6 defa İdlib’e gittim. kimi vakit gitmeden patlama oluyordu. İnançlı bir ortam oluşmadan kimseyi geri gönderemeyiz.
Güvenlik ve asayiş konusunda üç yıldır TÜİK bilgilerine nazaran halkın memnuniyeti konusunda birinci sırada. Bu kadar insan polis olmak isterken. Ne kadar fazlaca disiplin sağlarsak o kadar başarılı olacağımızı düşünüyorum ve bundan da kolay kolay fedakarlık yapmıyorum. Benim korumalarım var örneğin hepsi şark hizmetine masraf.
Doğu ve Güneydoğu bu biçimde rahatlamışken şark müddetlerini düşürelim dedik. Şarka giden var gitmeyen var dengesizlik oluyor ve bu huzursuzluğu doğuruyor. Bu huzursuzluğu minimize edebilmek için düzenleme yaptık. Şehit ve gazi yakınlarıyla ilgili muğlaklık vardı, onu ortadan kaldırdık. Lehte olan tüm kararlar çabucak yürürlüğe girecek. Bir tek bu bölge konusu tartışılıyor o da aslına bakarsan 2024’te yürürlüğe girecek, daha epeyce vakit var, yeni bir formül olursa düzenleme olabilir.
3600 EK GÖSTERGE VE BEKÇİ ALIMI
3600 ek gösterge mayıs ayında netleşecek. 3-5 ay içerisinde biteceğini düşünüyorum. Bekçilerle ilgili 3 bin takımımız çıktı. 250 de boş takımımız var. 3 bin 250 takıma önümüzdeki günlerde çıkacağız.”