Semedov
New member
Spor Servisi – Süleyman ARAT Tokyo Paralimpik Oyunları’nda yüzmede 50 metre sırtüstü S5 kategorisinde bronz alarak bu branşta Türkiye’ye tarihinin birinci madalyasını kazandıran 16 yaşındaki Sevilay Öztürk ayakta alkışlanacak bir öyküye sahip.
Epilepsi hastası eşinin hamilelik periyodunda tüm denetimlerini eksiksiz yaptırmasına karşın dünyaya gelecek kızının iki kolunun da olmadığını hekimlerin anlayamadığını söyleyen ulusal atletin babası Bülent Öztürk, “Acı gerçeği kızımı kucağıma alınca öğrendim. Çok ağladım, epeyce üzüldüm fakat daha sonradan kanatsız meleğimin yaşama küsmemesi için onu hayata bağlayacak bir meşgale arayışına girdim. Fakat neye elimi dokunduysam olmadı. Bu arayışım bir tesadüfle memnun sona ulaştı” kelamlarıyla o günleri anlattı.
BEYTULLAH’IN BABASININ NOTU…
İki kolu da olmadığı için büyük zorluklar yaşayan kızına hayatta kalmasını sağlayacak her şeyi öğretmeye çalışan belediye çalışanı Bülent Öztürk, kelamlarına şu biçimde devam etti: “Ona ayaklarıyla yemek yemeyi, ayaklarıyla yazı yazmayı öğrettim. Tek maksadım bana bir şey olursa, kendi kendine yetebilmesiydi. Engelli okulu Tokat ve Ankara’da olduğu için mecburen 6 yaşında ana okuluna akabinde da olağan eğitim veren bir okula kaydettirdim. Bir gün baht yüzümüze güldü. Kahramanmaraşlı paralimpik atletimiz Beytullah Eroğlu’nun babası, kızımın durumunu öğrenmiş. Bize bir not yollamış: “Benim oğlum başardı, senin de kızın başarabilir. Onu havuza getir”. Bu notu alır almaz Sevilay’ı kucağıma alıp havuza koştum. hayatıma bir ışık doğmuştu. Artık o ışığa sarılmalıydım.”
ÇOK AĞLADI FAKAT BAŞARDI
Sevilay’ı havuza soktuklarında birinci 15 gün boyunca fazlaca ağladığını belirten Bülent Beyefendi “Ama bu o denli bayağı bir ağlama değil. 15 gün çığlık çığlığa ağladı, adeta havuzu yıktı. Çok korkuyordu, 6 ay simitle yüzdürdük. Bir gün hocası benden gözlerimi kapatıp gerimi dönmemi istedi. O sırada Sevilay havuza girmiş. Bir döndüm kanatsız meleğim simit olmadan yüzüyor. O an fazlaca ağladım, fazlaca… Benim iki kolum vardı lakin yüzemiyordum. O yüzüyordu. Havuzda taklasını atamıyordu. Halının üzerinde 3 günde takla atmayı öğrettim. Hocamız Bülent Yaman bana “Bu kız olimpiyat şampiyonu olacak” dedi. Artık işimi gücümü bırakmış, kanatsız meleğimin iki eli olmaya kendimi adamıştım” halinde konuştu.
“KARŞILIKLI AĞLADIK”
2016 Rio Olimpiyatları’na 1 ay kala ulusal gruptan davet aldıklarını belirten Bülent Beyefendi, “bu biçimde 13 yaşındaydı, 8’inci olunca umudumuz arttı. Tokyo’da yarış öncesi imajlı konuştuk. Karşılıklı ağladık. Ona ‘Başardıkça kazanacaksın. Ha gayret’ dedim. Sırada dünya ve olimpiyat altını var” dedi.
Epilepsi hastası eşinin hamilelik periyodunda tüm denetimlerini eksiksiz yaptırmasına karşın dünyaya gelecek kızının iki kolunun da olmadığını hekimlerin anlayamadığını söyleyen ulusal atletin babası Bülent Öztürk, “Acı gerçeği kızımı kucağıma alınca öğrendim. Çok ağladım, epeyce üzüldüm fakat daha sonradan kanatsız meleğimin yaşama küsmemesi için onu hayata bağlayacak bir meşgale arayışına girdim. Fakat neye elimi dokunduysam olmadı. Bu arayışım bir tesadüfle memnun sona ulaştı” kelamlarıyla o günleri anlattı.
BEYTULLAH’IN BABASININ NOTU…
İki kolu da olmadığı için büyük zorluklar yaşayan kızına hayatta kalmasını sağlayacak her şeyi öğretmeye çalışan belediye çalışanı Bülent Öztürk, kelamlarına şu biçimde devam etti: “Ona ayaklarıyla yemek yemeyi, ayaklarıyla yazı yazmayı öğrettim. Tek maksadım bana bir şey olursa, kendi kendine yetebilmesiydi. Engelli okulu Tokat ve Ankara’da olduğu için mecburen 6 yaşında ana okuluna akabinde da olağan eğitim veren bir okula kaydettirdim. Bir gün baht yüzümüze güldü. Kahramanmaraşlı paralimpik atletimiz Beytullah Eroğlu’nun babası, kızımın durumunu öğrenmiş. Bize bir not yollamış: “Benim oğlum başardı, senin de kızın başarabilir. Onu havuza getir”. Bu notu alır almaz Sevilay’ı kucağıma alıp havuza koştum. hayatıma bir ışık doğmuştu. Artık o ışığa sarılmalıydım.”
ÇOK AĞLADI FAKAT BAŞARDI
Sevilay’ı havuza soktuklarında birinci 15 gün boyunca fazlaca ağladığını belirten Bülent Beyefendi “Ama bu o denli bayağı bir ağlama değil. 15 gün çığlık çığlığa ağladı, adeta havuzu yıktı. Çok korkuyordu, 6 ay simitle yüzdürdük. Bir gün hocası benden gözlerimi kapatıp gerimi dönmemi istedi. O sırada Sevilay havuza girmiş. Bir döndüm kanatsız meleğim simit olmadan yüzüyor. O an fazlaca ağladım, fazlaca… Benim iki kolum vardı lakin yüzemiyordum. O yüzüyordu. Havuzda taklasını atamıyordu. Halının üzerinde 3 günde takla atmayı öğrettim. Hocamız Bülent Yaman bana “Bu kız olimpiyat şampiyonu olacak” dedi. Artık işimi gücümü bırakmış, kanatsız meleğimin iki eli olmaya kendimi adamıştım” halinde konuştu.
“KARŞILIKLI AĞLADIK”
2016 Rio Olimpiyatları’na 1 ay kala ulusal gruptan davet aldıklarını belirten Bülent Beyefendi, “bu biçimde 13 yaşındaydı, 8’inci olunca umudumuz arttı. Tokyo’da yarış öncesi imajlı konuştuk. Karşılıklı ağladık. Ona ‘Başardıkça kazanacaksın. Ha gayret’ dedim. Sırada dünya ve olimpiyat altını var” dedi.