Peygamber Efendimiz’in Tebük hutbesi

baboli

Global Mod
Global Mod
Peygamber Efendimiz’in Tebük hutbesi
Peygamber Efendimiz Tebük’te sabahleyin bir hurma ağacına dayanarak hutbe irad etti. Efendimiz hutbede şöyleki buyurdu:

“İnsanların iyisi, atının yahut devesinin sırtında, ya da iki ayağının üzerinde (piyâde olarak) ölünceye kadar Allâh yolunda cihâd eden (Allâh’ın dînini hidâyet bekleyenlere bildiri eden)’dir! İnsanların berbatı de Allâh’ın Kitâbı’nı okuyup ondan hiç yaralanmayan fâsık ve cür’etkâr kimsedir.

Güzel biliniz ki; kelamların en doğrusu, Allah’ın Kitâbı’dır! Yapışılacak en sağlam kulp, takvâdır! Dinlerin güzeli, İbrâhîm -aleyhisselâm-’ın dîni (İslâm)’dır! Sünnetlerin güzeli, Muhammed’in sünnetleridir! Kelamların erdemlisi, zikrullâhtır. Kıssaların hoşu, Kur’ân(da olanlar)dır. Amellerin iyisi, Allâh’ın yapılmasını istediği farzlardır. Amellerin berbatı, bid’atlerdir. En hoş yol ve gidişât, Peygamber’in yolu ve gidişâtıdır. Ölümlerin erdemlisi, şehîdliktir.

Körlüğün en berbatı, yanlışsız yolu bulduktan daha sonra ondan sapmaktır. Az olup yeten şey, epeyce olup meşgul ederek Allâh’a tâatten alıkoyan şeyden iyidir. Özür dilemenin berbatı, vefat gelip çattığı andakidir. Pişmanlığın berbatı, kıyâmet günündekidir. İnsanların hayırsızı, Cumâ’ya en son gelen ve Allâh’ı berbat bir lisanla anandır. Yanlışları en hayli olan, lisanı fazlaca palavra söyleyendir.

Zenginliğin güzeli, gönül zenginliğidir. Azıkların iyisi, takvâ azığıdır. Hikmetin başı, Allâh kaygısıdır. Hikmetsiz (söz ve) şiir, İblîs’in işlerindendir. Hamr (içki), günahların her çeşidini bir ortaya toplayandır. (Fâsık) bayanlar, şeytanın tuzaklarıdır. (Terbiye olmamış) gençlik, meczupluktan bir kısımdır. Ribâ (fâiz) hasılatların en berbatıdır. Yemenin en berbatı, yetim malı yemektir. Mes’ûd kişi, kendinden oburunun hâlinden ibret alandır.

Her biriniz, dört arşın yere (kabre) varırsınız. Amellerin muhâsebesi ise âhirete kalır. Amellerde temel olan sonuçlarıdır. Kanıların berbatı, yalan-yanlış niyetlerdir. Mü’mine sövmek, günahkârlıktır. Mü’mini öldürmek küfürdür. Mü’minin etini yemek (gıybetini yapmak) Allâh’ın buyruklarına karşı gelmektir.

Palavra yere Allâh üzerine yemin eden kişi, yalanlanır. Af taleb eden kişi, Allâh tarafınca affolunur. Kim öfkesini yenerse, Allâh onu mükâfatlandırır. Uğradığı ziyâna katlanan şahsa, Allâh karşılığını verir. Allâh, zorluklara katlanan kimsenin ecrini kat kat artırır. Allâh’a isyân eden kişiyi, Allâh azâba dûçâr eder!

Ey Allâh’ım! Beni ve ümmetimi mağfiret eyle!

Ey Allâh’ım! Beni ve ümmetimi mağfiret eyle!

Ey Allâh’ım! Beni ve ümmetimi mağfiret eyle!

Kendim ve sizin için, Allâh’tan mağfiret taleb ederim!”
 
Üst