PAZARTESİ SOHBETİ - EBRU AKARPAT TÜRKİYE Turizm Geliştirme Ajansı (TTGA) ile Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Üyesi ve Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı, turizmci Burhan Sili, bu hafta Pazartesi Sohbeti’nin konuğu oldu. Pandemi döneminde turizmin konuşulduğu röportajda Sili, Alanya turizminin dünü, bugünü ve yarınını da ele aldı. Alanya ve ALTİD’in sahil turizminin gelişiminde ve Türkiye otelciliğinin kurumsallaşmasında ciddi çaba gösterdiğini ifade eden Sili, “Akdeniz çanağına baktığınızda, turizmin gelişmeye başladığı ilk bölgelerin başında Alanya yer alıyor. Pansiyon, kamping turizmi ile başlayan süreç, otelciliğe evrildi” dedi. Sektörün farklı dönemlerde yaşadığı krizlere dikkat çeken ve bunların Türkiye özelinde olduğunu belirten Sili, Covit-19’la birlikte ilk kez tüm dünyanın etkilendiği bir kriz ile karşı karşıya kaldıklarını dile getirdi. Sürecin turizm yatırımcı ve işletmecileri kadar turizm çalışanları için de zor olduğunu söyleyen Sili, bireysel olarak askıda olan personellerini işe aldığını ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanmaları için gerekli çabayı gösterdiğini belirtti. “Emekçilerimizi kaybetmeyi gözardı edemezdim” diyen Sili’nin röportajından öne çıkan başlıklar şöyle: - Burhan Bey, Pazartesi Sohbeti’ne hoş geldiniz. Türkiye Turizm Geliştirme Ajansı (TTGA) ile Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Üyesi ve Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanısınız. Dışarıdan bir gözle bakıyor olsanız, kendinizi nasıl anlatırsınız?İki farklı dönemde değerlendirmek lazım. Birincisi, Covid-19’dan doğrudan etkilenen, büyük sorunların olduğu turizm süreci. Diğeri , farklı sorunlar olsa da sezonların iyi gittiği süreç. Başkan olduğum günden bu güne zorlu süreçler yaşadık. 2015 yılında Rusya’da başlayan ekonomik kriz ile bağlantılı olarak azalan misafir sayısında ciddi kayıplarla karşılaştık. Ardında Rus Su-24 uçağının düşürülmesi ile neredeyse hiç gelmeyen bir Rus pazarı vardı. 2017’de artmaya başlayan misafir sayısı, 2018’de yukarıya tırmanmaya devam etti. 2019 yılında güzel bir sezon yaşarken 2020’den umudumuz çok yüksekti fakat maalesef, tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi süreci başladı, halen de devam ediyor. Sorunların olduğu, krizlerin yaşandığı süreçlerde belirli kurumlardan sorumlu olmak, görevi en iyi şekilde yapma arzusunda olduğumuzdan yıpratıyor bizleri. Kendi yaşamımdan, ailemden, sosyal çevremden ödün vererek çok yoğun bir şekilde çalıştım. Açıkçası, ALTİD Başkanlığı dönemimde rahat sezonlar geçiremedim. Sürekli sektörümüz adına Bakanlık ya da ilgili kurumlar arasında bir köprü görevi oluşturmaya gayret ettim. Sorunların aktarılması, çözüm yollarının aranması konusunda çaba gösterdim. Görevime başladığım günden bugüne, yönetim kurulu üyelerimiz ile birlikte turizm sektörü ve çalışanları adına olağanüstü çaba ile çalıştık, görevimizi tamamlayıp teslim edene kadar da yine aynı çaba ile çalışmaya devam edeceğiz. ‘ALANYA’YI CAZİBE MERKEZİ HALİNE GETİRDİK’- 1985 yılında kurulan Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) bugüne kadar Alanya turizmi için neleri başardı? Hangi çalışmaları yürütmeye devam ediyor?Akdeniz çanağına baktığınızda, turizmin gelişmeye başladığı ilk bölgelerin başında burası geliyor. Pansiyon, kamping turizmciliği ile başlayan süreç, otelciliğe evrildi. Rahmetli Özal döneminde sağlanan krediler ile otelcilik, büyük ivme kazandı. Bu ivme ile artan otel sayısı nedeniyle, sorunları yerinde çözmek, çözülemeyenleri de ilgili kurumlara ve Bakanlığa aktarmak, dünya genelinde Alanya’yı tanıtmak adına Alanya Turistik İşletmeciler Derneği kuruldu. Kurucularımıza, derneğimize emek veren tüm yönetim kurullarımıza teşekkür ederiz. Bugüne kadar, Türkiye’de sahil turizminin gelişimi anlamında Türkiye otelciliğinin kurumsallaşması, organize olması noktasında ciddi çaba gösterdik. Bölge turizminde sahil turizmine ek olarak alternatif turizmi geliştirmek için spor turizminde triatlon, Alanya ALTİD ile başladı ve gelenekselleşti. Yine spor turizmi için plaj voleybolu gibi sporlara destek verdik, trekking, bisiklet ve off road parkurlarını hazırladık. Alanya’da Dalga Sörflü Günler projesi ile uluslararası sporcuları Alanya’mıza çektik. Alanya Sahil Güvenliğini Geliştirme projemiz ile misafirlerimizin güvenle tatil yapmaları için çalışmalar gerçekleştirdik. Sanat faaliyetlerine de destek olduk . Örneğin Jazz Günleri projemiz ile Alanya’ya çok kıymetli sanatçılarımızı getirdik. Şehirde faaliyet gösteren hem resmi hem de özel kurumların çalışmalarına destek olduk ve işlerini geliştirmek için destekler verdik ve vermeye de devam ediyoruz. ‘KONAKLAMA SEKTÖRÜ OLARAK TÜM TEDBİRLERE UYUYORUZ’- Pandemi ile tanışalı neredeyse 1 yıl oluyor. Pandemi turizmde neleri değiştirdi?Pandeminin bir farkı var. Bugüne kadar yaşadığımız krizler, Türkiye’ye özeldi. Covid-19 ile birlikte ilk defa tüm dünyanın etkilendiği bir kriz ile karşı karşıyayız. Sağlık ve hijyenin ne denli önemli olduğunu tüm dünya olarak deneyimledik. Turizm sektörü olarak, hijyene verdiğimiz önem ile Bakanlığımız tarafından “Güvenli Turizm” sertifikasyonu süreci başlatıldı ve bize kayıtlı bu sezon açmış olan tüm otellerimiz bu sertifikaya sahip oldu. ‘ÇOK HIZLI VE KURALLARA UYARAK SÜRECE DAHİL OLDUK’- Alanya'nın turistik tesisleri Güvenli Turizm Sertifikası'na ne derecede uyum sağladı?Genel olarak evet, Alanya’daki turistik tesisler sertifikasyon programına uyum sağladı. Sertifikasyonların denetlemesi uluslararası yetkinlikleri olan kuruluşlara verildi. Bu kuruluşlar ayda 2 defa hem haberli hem de habersiz denetlemeler yaptılar, yapmaya da devam ediyorlar. Bununla birlikte Kültür ve Turizm Bakanlığı kontrolörleri gelip denetlemeler yapıyor. ‘ASKIDA PERSONEL ZOR GÜNLER YAŞIYOR’- Yazdan yaza çalışan ve pandemi süreci ile birlikte askıya alınan turizm personelinin çok zor durumda olduklarını biliyoruz. Turizm çalışanları için neler yapılabilir?İşsiz olanlar için bir tutar devlet tarafından ödeniyor. Yanısıra başlatılan ve halen devam eden kısa çalışma ödeneği ile çalışan ama işe gelmeyen çalışanlarımıza destek sağlandı. Burada yegane sorun, ‘Askıda’ olarak tabir edilen ne çalışan ne de çalışmıyor olan personelle alakalı. Bu sorunun ele alınması için turizm çalışanları adına halen gerekli çabayı gösteriyoruz. Ben, bireysel olarak askıda olan personellerimi işe aldım ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanmaları için gerekli çabayı gösterdim. İşçi çıkarmak yasak olmasına rağmen bu riski göze almak gerekiyordu. Emekçilerimizi kaybetmeyi, aileleri ile geçim sıkıntıları yaşamalarını gözardı edemezdim. Turizm emekçilerimizin, hayatlarını idame ettirebilmeleri için destek şart. Eğer bu durum sağlanamazsa yetişmiş, kalifiye personellerimiz kaybederiz. İnsanların yaşamak, barınmak için paraya ihtiyaçları var. İşsizliğin en yoğun olduğu dönemde personellerimiz için sektör ve devlet el ele vererek destek olmaya, sektörün temsilcileri olarak bizler açığız. ‘AŞI PASAPORTU, SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLAR’- ‘Aşı pasaportu’ ve Alanya'da uygulanabilirliğine ilişkin neler düşünüyorsunuz?Aşı pasaportu, tüm dünyada tartışılan bir konu. İngiltere, böyle bir uygulamanın gerçekleşmeyeceğini söyledi. Aşı zorunlu değil. Aşıyı, insanlar tüm dünyada ve bizde ‘istekleri’ doğrultusunda yaptırıyorlar. Kendi kararı ile aşı yaptırmayan bir kişiye aşı pasaportunu zorunlu kılmak, seyahat özgürlüğünü kısıtlamak anlamına gelir. Tüm bunlardan dolayı uygulanabilirliğini görmüyorum ancak uçuş ekiplerine, otellerde ya da turizme hizmet veren personellere aşılama yapılabilir. Personellere yapılacak aşılama ile güvenli bir ortam sağlanabilir. Tüm dünyadaki turizm camiası aynı sorunları yaşıyor, bu nedenle ivedilikle harekete geçmek gerekli. Türkiye'de halen gelişmekte olsa da Avrupa ve gelişmiş toplumlarda tatil ciddi bir alışkanlık. Bu nedenle de sürecin normale dönmesiyle birlikte öyle inanıyorum ki, turizmde ciddi bir çıkış yakalayacağız. ‘YOĞUN BİR SEZON BEKLİYORUZ’- Bu yıl turistleri yeniden ülkemizde, Alanya’mızda hangi yoğunlukta görebileceğiz? Yeni sezonda sektörden beklentileriniz neler? Antalya, Alanya geneline gelen misafir profiline baktığımızda iki ana kaynak pazarımız var. Bunların başında Rusya ve Almanya var. Yanı sıra bölgemiz adına tamamlayıcı pazar olarak İngiltere, Ukrayna, İskandinav ve Doğu Avrupa Ülkeleri ciddi rağbet gösteren ülkeler. Bu profil değişmeyecek sadece Avrupa’dan gelen misafirlerin yoğunlaşması zaman alacak ama Rusya bu konuda daha rahat. Rusya’nın aşısını Almanya’nın da kabul etmesi ile Rus vatandaşlarının aşıya güveni arttı. Aşılama süreçlerinin hızlı başlaması ve aynı hızla devam etmesi ile birlikte yine ana pazarımız Rusya olacak. Mutasyon ya da varyasyonlar etkilemez ise yine Almanya ikinci pazarımız olur. Bu anlamda 2020'den daha olumlu ve yoğun bir sezon geçireceğimizi umut ediyorum. ‘SOSYAL MEDYADA ÜLKEMİZİ TANITIYORUZ’- Turist sayısını arttırmak için projeleriniz var mı?Dünya dijitalleşti. Yazılı basın, dergiler, televizyon reklamlarının yanı sıra sosyal medyada çok etkin olarak çalışıyor, sosyal medyada ülkemizi ve Alanya’mızı tanıtmak için ciddi bir çaba sarf ediyoruz. Fenomen blogger, vlogger, influencer'lar ile çalışmalar yapılıyor, ülkemize ve Alanya’mıza bu kişilerin gelmesini sağlayarak dijital mecrada hedef kitlemizin artmasını amaçlıyoruz. Türkiye’nin yeniden tanıtım filmi çalışmaları hazırlanıyor. Diğer taraftan sayın Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu ve sayın Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy birlikte pandeminin başlangıcında kaynak pazarlarımızı ziyaret ederek faaliyetlerimizi, güvenli turizm sertifikasyon sürecini muhataplarına aktardılar. Yine yakın zamanda kaynak pazarlarımızda bu çalışmaların tekrarlanacağına inanıyorum. Bizler de kaynak pazarlarımızdan turizm kuruluşları, yetkilileriyle muhatap olarak güncel durumumuzu aktarıp, karşı tarafın beklentilerini alıyoruz. Tur operatörleri ve acenteler ile de devamlı irtibat halindeyiz. Onların satışlarını arttırmak, beklentilerini karşılamak için çalışmalar yapıyoruz. Hepimiz çalışmalarımızın neticesinde her şeyin güzel olacağını, yeni sezonda yaraların sarılmaya başlatılacağını umut ediyoruz. ‘TARİFELİ UÇUŞLAR 12 AY TURİZM OLMASINI SAĞLAR’ - Alanya kültür turizmine ciddi katkılar sunması beklenen Syedra Antik Kenti’ne ilişkin neler düşünüyorsunuz? Alanya’da Syedra Antik Kenti ile turizm 12 ay olur mu?ALTİD ve bölge otelcileri olarak ciddi destek verdik ve vermeye de devam ediyoruz. Bu destek hem manevi hem de ayni ve nakdi yardımla başladı ve devam ediyor. Syedra Antik Kenti döneminin son derece önemli bir şehir devleti. Orada bulunan tapınak, mozaikler, nekropol, meclis binası, kent kapısı, vaftiz mağarası, sütunlu caddeler, hamamlar, anıt mezarlar, kiliseler ve en tepede akropol ile bölgede olmayan, müthiş bir güzelliğe sahip. Turizmi 12 aya yükseltmek için tarifeli sefer çok önemli. Biz, ülke olarak avantajlı bir coğrafyadayız. Genel olarak kaynak pazarlara 3,5 saat uçuş mesafesindeyiz ve bunu tarifeli seferler ile desteklemeliyiz. Antalya ve Alanya özelinde, tatilciler buraya paket tur ile gelir. Tur operatörü ne satarsa misafir onu alır. Bu nedenle, ucuz tarifeli seferlere geçilmesi önem arz ediyor. Hem Antalya’ya hem de Gazipaşa’ya yılın her ayında tarifeli seferler başlatılmalı. Bu talep doğrultusunda çalışmalar da başlamış, THY başta olmak üzere tüm havayolları şirketleri ile irtibatlar kurulmuştu fakat pandemi ile birlikte bu duruma ara verildi. Pandeminin bitmesi ile birlikte tarifeli seferlerin artması ve 12 ay gerçekleşen uçuşlar ile kentimizde sunduğumuz kültür turizmi gibi alternatif turizmlerin de gelişmesiyle Alanya’mızda 12 ay turizm elbette başlayacaktır. ‘TURİZM BİLİNCİ KAZANDIRMAK GEREKİYOR’- Sizce Alanya'nın acil çözülmesi gereken en büyük sorunları nelerdir?Bununla ilgili geçtiğimiz günlerde hem siyasi parti temsilcileri hem de ilgili kurum ve kuruluşlar ile görüşmelerimizi yapıp raporumuzu oluşturduk. Acil çözülmesi gereken sorunları 2’ye ayırmak lazım. Pandemi sürecinde yaşadığımız sorunlar ve genel sorunlarımız. Bir iki örnek verecek olursak, finans sorunları önümüzde duran en önemli sorun. Altyapı sorunları; bu konuda yerel yönetimlerimizin ve Devletimizin yatırımları devam ediyor ki önemli bir sorundur . Trafik, hanutçuluk ve diğerleri... Şehrimize gelen misafirin mutlu dönmesi için A’dan Z’ye; en büyükten en küçüğe kadar hem kamu kurumlarına hem sivil toplum kuruluşlarına hem de turizme hizmet veren herkese ‘turizm bilinci’ kazandırmak gerekiyor. Devletin bu konuda sağladığı olanaklarla birlikte, sektörün buradaki turizm okullarını sahiplenmesi ve desteklenmesi lazım. Eğitimli personel açığımızı bu şekilde kapatabiliriz. ‘HERKES MAKSİMUM ÇABAYI GÖSTERMELİ’- Sizce Alanya turizmi nereye gidiyor? 5 yıl sonra turizm hangi noktaya evrilmiş olur?Ne yapacağımıza bağlı. Denizi, kumu, doğası ile güzellikler sunan Alanya’da kültür, spor, sağlık ve sanat gibi alternatif turizm kaynaklarını gelişmesini sağlanırsa, Alanya vazgeçilmez tatil kentine dönüşür. Burası yaşam ile tatilin iç içe olduğu bir bölge. Eğer kurumların birbirini desteklemesini , birlikte koordineli hareket etmelerini sağlar, kamuoyunu doğru yönlendirir, yatırımcıyı ve işletmeciyi doğru yönlendirirsek devletimizden de gelecek destekler ile çok güzel noktalarda ve hatta zirvede olabiliriz. - Pazartesi Sohbeti’ne katıldığınız için teşekkür ederiz. Eklemek istediğiniz bir konu varsa dinlemek isteriz.Pandemi sürecinin son bulması ve sağlık en büyük temennimiz. Bu süreçte kaybettiğimiz herkese Allah’tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum. Ümit ediyorum ki bugünleri en kısa zamanda atlatacağız ve güzel günleri tekrar yaşayacağız.
ircfrm.net için Yenialanya-com sitesinden alıntı yapılmıştır.
ircfrm.net için Yenialanya-com sitesinden alıntı yapılmıştır.