Lider Erdoğan Soçi’de elini güçlendirdi: Roma’ya daha kuvvetli gidecek!
Yeni Şafak müellifi Hasan Öztürk, bugünkü, “Soçi’de elini güçlendiren Erdoğan Roma’ya daha kuvvetli gidecek” başlıklı yazısında Lider Erdoğan’ın Rusya ziyaretini ve daha sonrasında G20 doruğu için Roma’da ABD Lideri Biden ile görüşmesini kıymetlendirdi.
Lider Erdoğan’ın Rusya ziyaretini izleyen Öztürk, “Soçi ziyareti Türkiye açısından verimli geçmiştir. Yakın gelecekte Türk-Rus alakaları her alanda daha fazlaca gelişecektir. Suriye’de yeni gelişmeler yaşanacaktır. Ziyaret, Türkiye-Amerika münasebetlerinin seyrini de etkileyecektir.” açıklamasında bulundu.
Hasan Öztürk’ün bugünkü köşe yazısı şöyleki:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir günlük Soçi ziyaretini takip etme imkanımız oldu. Açıkçası ziyaret öncesi, birfazlaca tasamız vardı.
Çünkü, Suriye sorununda “İdlip kilidi” tahlil bekliyordu. PYD/PKK’nın Suriye’nin kuzeyindeki varlığı Türkiye’nin esas meselelerindendi. bir daha, Türkiye Rusya alakaları iktisattan, dış siyasete hangi kademede devam edeceği istikametinde gri alanlar vardı.
Türk-Amerikan bağlantılarındaki gelgitler, Rusya ile olan alakalara de yansıyor kaygısı hakimdi. Buna misal biroldukca telaş zihnimizdeyken Soçi’ye gittik.
TARAFLAR DEĞİL ÖNDERLER İNİSİYATİFİ ÖNE ÇIKTI
Cumhurbaşkanlığı uçağı çabucak hemen Esenboğa’dan havalanmadan evvel, birkaç değerli isimle kimi bahisleri konuşma talihimiz oldu. Bilhassa, Rusya’nın bu ziyaret için “baş başa” vurgusu yapmasını ve hiç bir bakanın Sayın Erdoğan ile birlikte Soçi’ye gitmiyor olmasını merak ediyorduk.
Aldığımız yanıtlardan anlıyorum ki, iki başkan özellikle “bölgesel sorunlar” konusunda daha kuvvetli bir inisiyatif almak için bir ortaya geleceklerdi. “Taraflar” değil “liderler” inisiyatifi öne çıkacaktı.
Türk -Amerikan bağlantılarındaki gerginliği Putin’in kullanıp kullanmayacağı merak konusuydu.
Ziyaret bitip de dönüşe geçtiğimizde ise telaşlarımız ve sorularımız birçoğuna karşılık bulma bahtımız oldu.
SOÇİ DÖNÜŞÜNDE AMERİKA’YA ÇOK NET BİLDİRİLER
Bilhassa iki başkanın, ticaretten ikili münasebetlere, savunma sanayiinden güce ve bölgesel hususlara kadar verimli bir görüşme yaptığını öğrendik.
Putin’in, Türk-Amerikan münasebetlerinde yaşanan zahmetleri bir fırsata dönüştürme eğilimi olmadığını müşahede ettik.
Cumhurbaşkanı’mızın, görüşme daha sonrası elinin güçlendiğini ve bu motivasyon ile Amerika’ya daha net iletiler verdiğini gözlemledik.
Dönüş yolunda uçakta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bizlerle yaptığı söyleşiden de anladık ki bundan bu biçimde daha ileri adımlar atılacak.
Sayın Erdoğan’ın sorularımıza verdiği yanıtları gazetemiz Yeniş Şafak’ın sayfalarından okuyacaksınız. Ben sizlere izlenimlerimi ve Soçi ziyaretinden daha sonra, hem Rusya-Türkiye bağlarının geleceği tıpkı vakitte Suriye’de neler olabileceğine dönük iddialarımı paylaşmak istiyorum.
SURİYE’NİN GELECEĞİ İKİ ÜLKENİN İŞBİRLİĞİNE BAĞLI
Öncelikle belirtmeliyim ki belki de son 6 ayın en “dinç”, en “dingin” en rahat Erdoğan’ını gördüm.
Rusya başkanı Putin’den kelam ederken rikkatli, bölgesel sıkıntılar konuşulurken çok serinkanlıydı Sayın Cumhurbaşkanı.
Suriye probleminin “adil bir biçimde çözülmesi”nden yana olduğumuzu söylemiş oldu örneğin.
bir daha, Türkiye’nin nezaretindeki İdlip çatışmasızlık bölgesindeki birtakım “sorunları” görmezden gelmedi, tersine altını çizdi.
Rusya ile daha evvel varılan mutabakatların tamamına Türkiye’nin bağlı olduğunu belirtirken, muhataplarının ödevlerini de hatırlatmadan geçmedi.
AMERİKA SURİYE’DEN ÇEKİLMELİ, PYD/PKK’NIN AKIL HOCASI MCGURK SURİYE’DEN GÖNDERİLMELİ
Amerika’nın Suriye’deki varlığından kelam ederken ise hayli daha net ve “eğer olmazsa olmaz” denebilecek kesin tabirler kullandı.
Amerika’nın Suriye’deki adamı McGurk için “teröristlerle kol kola” tabirini kullandı. “Bu adam terör örgütlerinin adeta sevk ve yönetimini yapıyor” dedi.
“Amerika er ya da Suriye’den çıkmalı. Buraları Suriyelilere bırakmalı” dedi.
Hem New York’ta hem İstanbul’da Biden’e yönelik verdiği iletilerin karşılık bulduğunu da kelamlarına ekledi. “Mesaj yerine ulaştı ki Roma’da bir ortaya geleceğiz” dedi.
Gözlemlerime göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerika ile bağların olağanlaşması için Biden hükümetinden birtakım işaretler bekliyor.
YA PARAMIZI YA UÇAKLARIMIZI VERİN
örneğin, F-35 savaş uçaklarıyla ilgili Türkiye’nin ön ödeme yaptığını hatırlatıp, “1 milyar 400 milyon dolar ödeme yapmışız. Bu ne olacak? Bunların akıbetini görmemiz lazım. Biz elimizde bol para var da bunları etrafa saçan bir ülke değiliz. Bu paraları da kolay kolay kazanmadık, kazanmıyoruz. Ya uçaklarımızı verecekler ya da parayı verecekler” diyor.
Roma’daki toplantıda bu tarafta bir işaret bekliyor. Dahası McGurk’ün bölgeden çekilmesine yönelik bir beklentisinin olduğunu da sezdim.
Şayet Türk-Amerikan ilgileri bir daha bir ivme kazanacaksa, Amerikan tarafının atabileceği iki adımı da bu biçimdece söyledi Sayın Erdoğan.
ZENGEZUR KORİDORU’NDAN OTOMOBİLLE AZERBAYCAN’A GİTMEK İÇİN GÜN SAYARKEN…
Bizim daha evvel bu köşede ilan ettiğimiz bir konu vardı. Karabağ savaşından daha sonra, yapılacak olan Nahçıvan Zengezur Koridoru’ndan araba ile Azerbaycan’a gitme mevzu…
Cumhurbaşkanı’mıza, Azerbaycan-Ermenistan sorunu ve o koridor ile ilgili son durumu da Putin ile görüşüp görüşmediklerini sorduk.
Cumhurbaşkanı, “Zengezur Koridoru bütün bölge için değerli bir imkan olacak. Burada hayata geçecek kara ve demir yolu çizgileri tüm bölge ülkeleri için ticari ve ekonomik fırsatlar getirecek. Azerbaycan bu koridor için geniş çaplı çalışmalar yürütüyor. Olağan Ermenistan tarafının da yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekiyor” dedi.
Türkiye’nin lisana getirdiği 6’lı platform konusunda da Putin’in her an ona hazır olduğunu söylemiş oldu. İnşallah koridor açılacağı günü iple çektiğimizi bir sefer daha buradan söylemiş olalım.
Soçi ziyareti Türkiye açısından verimli geçmiştir. Yakın gelecekte Türk-Rus bağlantıları her alanda daha epey gelişecektir. Suriye’de yeni gelişmeler yaşanacaktır. Ziyaret, Türkiye-Amerika bağlantılarının seyrini de etkileyecektir.”
KAYNAK: YENİ ŞAFAK
Yeni Şafak müellifi Hasan Öztürk, bugünkü, “Soçi’de elini güçlendiren Erdoğan Roma’ya daha kuvvetli gidecek” başlıklı yazısında Lider Erdoğan’ın Rusya ziyaretini ve daha sonrasında G20 doruğu için Roma’da ABD Lideri Biden ile görüşmesini kıymetlendirdi.
Lider Erdoğan’ın Rusya ziyaretini izleyen Öztürk, “Soçi ziyareti Türkiye açısından verimli geçmiştir. Yakın gelecekte Türk-Rus alakaları her alanda daha fazlaca gelişecektir. Suriye’de yeni gelişmeler yaşanacaktır. Ziyaret, Türkiye-Amerika münasebetlerinin seyrini de etkileyecektir.” açıklamasında bulundu.
Hasan Öztürk’ün bugünkü köşe yazısı şöyleki:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir günlük Soçi ziyaretini takip etme imkanımız oldu. Açıkçası ziyaret öncesi, birfazlaca tasamız vardı.
Çünkü, Suriye sorununda “İdlip kilidi” tahlil bekliyordu. PYD/PKK’nın Suriye’nin kuzeyindeki varlığı Türkiye’nin esas meselelerindendi. bir daha, Türkiye Rusya alakaları iktisattan, dış siyasete hangi kademede devam edeceği istikametinde gri alanlar vardı.
Türk-Amerikan bağlantılarındaki gelgitler, Rusya ile olan alakalara de yansıyor kaygısı hakimdi. Buna misal biroldukca telaş zihnimizdeyken Soçi’ye gittik.
TARAFLAR DEĞİL ÖNDERLER İNİSİYATİFİ ÖNE ÇIKTI
Cumhurbaşkanlığı uçağı çabucak hemen Esenboğa’dan havalanmadan evvel, birkaç değerli isimle kimi bahisleri konuşma talihimiz oldu. Bilhassa, Rusya’nın bu ziyaret için “baş başa” vurgusu yapmasını ve hiç bir bakanın Sayın Erdoğan ile birlikte Soçi’ye gitmiyor olmasını merak ediyorduk.
Aldığımız yanıtlardan anlıyorum ki, iki başkan özellikle “bölgesel sorunlar” konusunda daha kuvvetli bir inisiyatif almak için bir ortaya geleceklerdi. “Taraflar” değil “liderler” inisiyatifi öne çıkacaktı.
Türk -Amerikan bağlantılarındaki gerginliği Putin’in kullanıp kullanmayacağı merak konusuydu.
Ziyaret bitip de dönüşe geçtiğimizde ise telaşlarımız ve sorularımız birçoğuna karşılık bulma bahtımız oldu.
SOÇİ DÖNÜŞÜNDE AMERİKA’YA ÇOK NET BİLDİRİLER
Bilhassa iki başkanın, ticaretten ikili münasebetlere, savunma sanayiinden güce ve bölgesel hususlara kadar verimli bir görüşme yaptığını öğrendik.
Putin’in, Türk-Amerikan münasebetlerinde yaşanan zahmetleri bir fırsata dönüştürme eğilimi olmadığını müşahede ettik.
Cumhurbaşkanı’mızın, görüşme daha sonrası elinin güçlendiğini ve bu motivasyon ile Amerika’ya daha net iletiler verdiğini gözlemledik.
Dönüş yolunda uçakta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bizlerle yaptığı söyleşiden de anladık ki bundan bu biçimde daha ileri adımlar atılacak.
Sayın Erdoğan’ın sorularımıza verdiği yanıtları gazetemiz Yeniş Şafak’ın sayfalarından okuyacaksınız. Ben sizlere izlenimlerimi ve Soçi ziyaretinden daha sonra, hem Rusya-Türkiye bağlarının geleceği tıpkı vakitte Suriye’de neler olabileceğine dönük iddialarımı paylaşmak istiyorum.
SURİYE’NİN GELECEĞİ İKİ ÜLKENİN İŞBİRLİĞİNE BAĞLI
Öncelikle belirtmeliyim ki belki de son 6 ayın en “dinç”, en “dingin” en rahat Erdoğan’ını gördüm.
Rusya başkanı Putin’den kelam ederken rikkatli, bölgesel sıkıntılar konuşulurken çok serinkanlıydı Sayın Cumhurbaşkanı.
Suriye probleminin “adil bir biçimde çözülmesi”nden yana olduğumuzu söylemiş oldu örneğin.
bir daha, Türkiye’nin nezaretindeki İdlip çatışmasızlık bölgesindeki birtakım “sorunları” görmezden gelmedi, tersine altını çizdi.
Rusya ile daha evvel varılan mutabakatların tamamına Türkiye’nin bağlı olduğunu belirtirken, muhataplarının ödevlerini de hatırlatmadan geçmedi.
AMERİKA SURİYE’DEN ÇEKİLMELİ, PYD/PKK’NIN AKIL HOCASI MCGURK SURİYE’DEN GÖNDERİLMELİ
Amerika’nın Suriye’deki varlığından kelam ederken ise hayli daha net ve “eğer olmazsa olmaz” denebilecek kesin tabirler kullandı.
Amerika’nın Suriye’deki adamı McGurk için “teröristlerle kol kola” tabirini kullandı. “Bu adam terör örgütlerinin adeta sevk ve yönetimini yapıyor” dedi.
“Amerika er ya da Suriye’den çıkmalı. Buraları Suriyelilere bırakmalı” dedi.
Hem New York’ta hem İstanbul’da Biden’e yönelik verdiği iletilerin karşılık bulduğunu da kelamlarına ekledi. “Mesaj yerine ulaştı ki Roma’da bir ortaya geleceğiz” dedi.
Gözlemlerime göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerika ile bağların olağanlaşması için Biden hükümetinden birtakım işaretler bekliyor.
YA PARAMIZI YA UÇAKLARIMIZI VERİN
örneğin, F-35 savaş uçaklarıyla ilgili Türkiye’nin ön ödeme yaptığını hatırlatıp, “1 milyar 400 milyon dolar ödeme yapmışız. Bu ne olacak? Bunların akıbetini görmemiz lazım. Biz elimizde bol para var da bunları etrafa saçan bir ülke değiliz. Bu paraları da kolay kolay kazanmadık, kazanmıyoruz. Ya uçaklarımızı verecekler ya da parayı verecekler” diyor.
Roma’daki toplantıda bu tarafta bir işaret bekliyor. Dahası McGurk’ün bölgeden çekilmesine yönelik bir beklentisinin olduğunu da sezdim.
Şayet Türk-Amerikan ilgileri bir daha bir ivme kazanacaksa, Amerikan tarafının atabileceği iki adımı da bu biçimdece söyledi Sayın Erdoğan.
ZENGEZUR KORİDORU’NDAN OTOMOBİLLE AZERBAYCAN’A GİTMEK İÇİN GÜN SAYARKEN…
Bizim daha evvel bu köşede ilan ettiğimiz bir konu vardı. Karabağ savaşından daha sonra, yapılacak olan Nahçıvan Zengezur Koridoru’ndan araba ile Azerbaycan’a gitme mevzu…
Cumhurbaşkanı’mıza, Azerbaycan-Ermenistan sorunu ve o koridor ile ilgili son durumu da Putin ile görüşüp görüşmediklerini sorduk.
Cumhurbaşkanı, “Zengezur Koridoru bütün bölge için değerli bir imkan olacak. Burada hayata geçecek kara ve demir yolu çizgileri tüm bölge ülkeleri için ticari ve ekonomik fırsatlar getirecek. Azerbaycan bu koridor için geniş çaplı çalışmalar yürütüyor. Olağan Ermenistan tarafının da yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekiyor” dedi.
Türkiye’nin lisana getirdiği 6’lı platform konusunda da Putin’in her an ona hazır olduğunu söylemiş oldu. İnşallah koridor açılacağı günü iple çektiğimizi bir sefer daha buradan söylemiş olalım.
Soçi ziyareti Türkiye açısından verimli geçmiştir. Yakın gelecekte Türk-Rus bağlantıları her alanda daha epey gelişecektir. Suriye’de yeni gelişmeler yaşanacaktır. Ziyaret, Türkiye-Amerika bağlantılarının seyrini de etkileyecektir.”
KAYNAK: YENİ ŞAFAK