İlkokul ve ortaokullar kapanıyor muı? MEB Bakanı Özer yüz yüze eğitimde hadise ve temas niçiniyle orta veren…
Yaklaşık 500 günün akabinde 2021-2022 eğitim öğretim yılında birinci devir yüz yüze olarak başladı. Okulların açılmasıyla bir arada eğitim çağındaki çocuklarda görülen olay sayılarında önemli manada bir artış yaşandı. Ulusal Eğitim Bakanlığı, hadise sayılarının artmasını önlemek için kalabalık öğrenci sayısına sahip okullarda bir dizi tedbirler aldı. İkili eğitim, hafta sonu eğitim, ders saatlerinin azaltılması üzere alternatifler konuşulurken Sıhhat Bakanlığı işbirliği ile yeni bir karara imza atıldı. Ortak kullanım alanlarından olan koridor, sınıf, kantin, kütüphane üzere kısımlarda öğrencilerin toplumsal ara kurallarına uymaları için adım attı. 18 milyon İlkokul, ortaokul, lise öğrencisi, öğretmenler ve aileler hadiselerin düşmemesi durumunda İlkokul ve ortaokullar kapanacak mı? sorusuna cevap arıyor. İşte MEB’in aldığı kritik sonucun bilgileri…
İlkokul ve Ortaokullar Kapanacak Mı?
Geride bıraktığımız pandemi periyodunda üniversite imtihanı ve liselere giriş imtihanına hazırlanan öğrenciler en uzun mühlet yüz yüze eğitim alan kademelerdi. bu vakitte bir kapanma sonucu alınıp alınmayacağını merak eden aileler İlkokul ve ortaokullarda nasıl bir usul izleneceğini merak ediyor. Ulusal Eğitim Bakanlığı’ndan bu yıl kademe olarak bir kapanma şu an için kelam konusu değil. MEB Bakanı Mahmut Özer yaptığı açıklamada okulların kapanmayacağını net bir biçimde tabir ederken, vilayet ve okul bazlı bir karar alınmayacağını olay ve temas görülen sınıflarda eğitime orta verileceğini duyurdu.
Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, katıldığı canlı yayında “Vakalar artarsa okullar kapatılır mı?” sorusu üzerine geliştirdikleri sistemde okulları kapatmayı değil, sınıfları kapatmayı gerektirdiğini tabir etti. Ülkede en muteber yerlerin okullar olduğunu vurgulayan Özer, ” 6 Eylül’den şu ana kadar kapanan sınıf oranları, günlük olarak, kapanan ve açılan sınıfların toplam sınıf sayısına oranı yüzde 1’in altında görünüyor. 25 Eylül tarihinden daha sonra yüzde oranının negatife düşme oranı artıyor, yani kapanan okullar gitgide açılmaya başlıyor.” dedi.
Ulusal Eğitim Bakanlığından Kritik Karar!
Ulusal Eğitim Bakanlığı, 6 Eylül’de başlayan yüz yüze eğitimin akabinde hadise niçiniyle eğitime orta verilen sınıflarda geçtiğimiz periyoda nazaran değişik bir uygulamaya gitti. Sıhhat Bakanlığı sonucu ile hadise görülen sınıflarda 14 günlük yüz yüze eğitime verilen orta alınan son karar ile 10 güne düşürüldü. 5 günün sonunda veli isteği olması durumunda PCR testi kararı negatif çıkan öğrenciler diledikleri takdirde okullarına dönebiliyor.
5-17 Yaş Olayların Dörtte Birini Oluşturuyor!
Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca, geçtiğimiz hafta düzenlenen Bilim Konseyi toplantısının akabinde yaptığı açıklamada okula giden öğrencilerin olay sayısı üzerinde bıraktığı etkiyi ele aldı. 5-17 yaş içinde bulunan çocukların etkin hadiselerin dörtte birini oluşturduğuna dikkat çeken Koca ” Çocuklarımızda görülen hadiselerin beklenen bir durum olduğunu tabir etmek isterim” sözlerini kullandı. Bu yaş kümesindeki çocukların hastane ve ağır bakıma girişlerinde besbelli bir artış yaşanmadığı biliniyor.
Yaklaşık 500 günün akabinde 2021-2022 eğitim öğretim yılında birinci devir yüz yüze olarak başladı. Okulların açılmasıyla bir arada eğitim çağındaki çocuklarda görülen olay sayılarında önemli manada bir artış yaşandı. Ulusal Eğitim Bakanlığı, hadise sayılarının artmasını önlemek için kalabalık öğrenci sayısına sahip okullarda bir dizi tedbirler aldı. İkili eğitim, hafta sonu eğitim, ders saatlerinin azaltılması üzere alternatifler konuşulurken Sıhhat Bakanlığı işbirliği ile yeni bir karara imza atıldı. Ortak kullanım alanlarından olan koridor, sınıf, kantin, kütüphane üzere kısımlarda öğrencilerin toplumsal ara kurallarına uymaları için adım attı. 18 milyon İlkokul, ortaokul, lise öğrencisi, öğretmenler ve aileler hadiselerin düşmemesi durumunda İlkokul ve ortaokullar kapanacak mı? sorusuna cevap arıyor. İşte MEB’in aldığı kritik sonucun bilgileri…
İlkokul ve Ortaokullar Kapanacak Mı?
Geride bıraktığımız pandemi periyodunda üniversite imtihanı ve liselere giriş imtihanına hazırlanan öğrenciler en uzun mühlet yüz yüze eğitim alan kademelerdi. bu vakitte bir kapanma sonucu alınıp alınmayacağını merak eden aileler İlkokul ve ortaokullarda nasıl bir usul izleneceğini merak ediyor. Ulusal Eğitim Bakanlığı’ndan bu yıl kademe olarak bir kapanma şu an için kelam konusu değil. MEB Bakanı Mahmut Özer yaptığı açıklamada okulların kapanmayacağını net bir biçimde tabir ederken, vilayet ve okul bazlı bir karar alınmayacağını olay ve temas görülen sınıflarda eğitime orta verileceğini duyurdu.
Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, katıldığı canlı yayında “Vakalar artarsa okullar kapatılır mı?” sorusu üzerine geliştirdikleri sistemde okulları kapatmayı değil, sınıfları kapatmayı gerektirdiğini tabir etti. Ülkede en muteber yerlerin okullar olduğunu vurgulayan Özer, ” 6 Eylül’den şu ana kadar kapanan sınıf oranları, günlük olarak, kapanan ve açılan sınıfların toplam sınıf sayısına oranı yüzde 1’in altında görünüyor. 25 Eylül tarihinden daha sonra yüzde oranının negatife düşme oranı artıyor, yani kapanan okullar gitgide açılmaya başlıyor.” dedi.
Ulusal Eğitim Bakanlığından Kritik Karar!
Ulusal Eğitim Bakanlığı, 6 Eylül’de başlayan yüz yüze eğitimin akabinde hadise niçiniyle eğitime orta verilen sınıflarda geçtiğimiz periyoda nazaran değişik bir uygulamaya gitti. Sıhhat Bakanlığı sonucu ile hadise görülen sınıflarda 14 günlük yüz yüze eğitime verilen orta alınan son karar ile 10 güne düşürüldü. 5 günün sonunda veli isteği olması durumunda PCR testi kararı negatif çıkan öğrenciler diledikleri takdirde okullarına dönebiliyor.
5-17 Yaş Olayların Dörtte Birini Oluşturuyor!
Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca, geçtiğimiz hafta düzenlenen Bilim Konseyi toplantısının akabinde yaptığı açıklamada okula giden öğrencilerin olay sayısı üzerinde bıraktığı etkiyi ele aldı. 5-17 yaş içinde bulunan çocukların etkin hadiselerin dörtte birini oluşturduğuna dikkat çeken Koca ” Çocuklarımızda görülen hadiselerin beklenen bir durum olduğunu tabir etmek isterim” sözlerini kullandı. Bu yaş kümesindeki çocukların hastane ve ağır bakıma girişlerinde besbelli bir artış yaşanmadığı biliniyor.