Bilal Erdoğan Türkiye’nin okçuluktaki muvaffakiyetini kıymetlendirdi
Dünya Etnospor Konfederasyonu Lideri Bilal Erdoğan, Vav Tv’de yayınlanan programda yaptığı konuşmada, okçuluk branşında Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda altın madalya kazanan Mete Gazoz’un başarısıyla gurur duyduklarını belirtti.
Okçulukta psikolojinin, moral motivasyonun epeyce değerli olduğunu söz eden Bilal Erdoğan, “Mete’nin muvaffakiyetinin büyük bir muvaffakiyet olduğunu anlatmam lazım. Yaşı 22, bundan daha sonra inşallah kaç olimpiyat oyunlarında yarışır ve birebir muvaffakiyetleri tekrar eder. Mete’nin aldığı madalya, cet sporumuz olan yeni bir kolda, ülkemizin madalya kapısını aralamasının habercisidir. İnşallah tüm branşlarda hayli daha fazla madalya almayı ümit ediyoruz.” diye konuştu.
Erdoğan, 2012 yılından bu yana Okçular Vakfı olarak Türkiye’de klasik okçuluk düşünde büyük aralık aldıklarını tabir etti. Erdoğan, vakıf vazifeye başladığında Türkiye’de 3 bin civarında aktif lisanslı okçunun olduğunu, bugün bu sayının muhtemelen 20 bini geçtiğini lisana getirdi.
Kulüp sayısını, tesisleşmeyi, Türkiye’nin memleketler arası karşılaşmalarda aldığı madalyaları dörde, beşe katladıklarını anlatan Bilal Erdoğan, bu muvaffakiyetin yalnızca Okçular Vakfı’nın değil, federasyonun ve esaslı okçuluk kulüplerinin toplu, epeyce taraflı çalışmasının sonucu olduğunu aktardı.
Okçuluktaki muvaffakiyetin süreceğini vurgulayan Bilal Erdoğan, şunları kaydetti:
“Son 7-8 yıldır güçlenen altyapı, Mete’nin başarısıyla güç kazanacak, kendini üst taşıyacak. TRT’de yayınlanan ‘Tozkoparan’ dizisiyle de ivme yakalandı. bu biçimde, spor kulüpleri ‘bize yerlerimiz yetmiyor’ şikayetiyle geldi. Ekipman kıymetli, onu nasıl ucuzlatabiliriz, bu çaba devam ediyor. Mete’den daha sonra yeni bir ivme ve yüklenme olacak fakat bunun sonu rahmet ve daha fazla sportif muvaffakiyet olacak. Güney Kore klâsik okçuluk manasında bizimle akraba bir gelenek. Türklerin Mançurya bölgesinde olduğu periyotta o sırrı paylaşmışız. Onların klasik yayı ile bizim klasik yayımız birbirine hayli benziyor, bu kadar aralığa karşın. Güney Kore daha evvelki olimpiyatlarda 4 altın vardı, hepsini aldı. Bu olimpiyatlarda 5 altın vardı, 4’ünü aldı. Biz potaya girdik ve altını almış olduk. Bundan daha sonra Türkiye, olimpiyatlarda okçuluktan bir değil, birkaç madalya alan, bir süre daha sonra Güney Kore’yi tahtından edip beşte beş yapan ülke olacak inşallah.”
Dünya Etnospor Konfederasyonu Lideri Bilal Erdoğan, coğrafya itibariyle klasik sporları atıcılık, güreş ve binicilik olarak üçe ayırdıklarını, bu üç omurga üzerinde Türkiye’de klasik sporların gelişmesi için çalıştıklarını kelamlarına ekledi.
KAYNAK: AA
Dünya Etnospor Konfederasyonu Lideri Bilal Erdoğan, Vav Tv’de yayınlanan programda yaptığı konuşmada, okçuluk branşında Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda altın madalya kazanan Mete Gazoz’un başarısıyla gurur duyduklarını belirtti.
Okçulukta psikolojinin, moral motivasyonun epeyce değerli olduğunu söz eden Bilal Erdoğan, “Mete’nin muvaffakiyetinin büyük bir muvaffakiyet olduğunu anlatmam lazım. Yaşı 22, bundan daha sonra inşallah kaç olimpiyat oyunlarında yarışır ve birebir muvaffakiyetleri tekrar eder. Mete’nin aldığı madalya, cet sporumuz olan yeni bir kolda, ülkemizin madalya kapısını aralamasının habercisidir. İnşallah tüm branşlarda hayli daha fazla madalya almayı ümit ediyoruz.” diye konuştu.
Erdoğan, 2012 yılından bu yana Okçular Vakfı olarak Türkiye’de klasik okçuluk düşünde büyük aralık aldıklarını tabir etti. Erdoğan, vakıf vazifeye başladığında Türkiye’de 3 bin civarında aktif lisanslı okçunun olduğunu, bugün bu sayının muhtemelen 20 bini geçtiğini lisana getirdi.
Kulüp sayısını, tesisleşmeyi, Türkiye’nin memleketler arası karşılaşmalarda aldığı madalyaları dörde, beşe katladıklarını anlatan Bilal Erdoğan, bu muvaffakiyetin yalnızca Okçular Vakfı’nın değil, federasyonun ve esaslı okçuluk kulüplerinin toplu, epeyce taraflı çalışmasının sonucu olduğunu aktardı.
Okçuluktaki muvaffakiyetin süreceğini vurgulayan Bilal Erdoğan, şunları kaydetti:
“Son 7-8 yıldır güçlenen altyapı, Mete’nin başarısıyla güç kazanacak, kendini üst taşıyacak. TRT’de yayınlanan ‘Tozkoparan’ dizisiyle de ivme yakalandı. bu biçimde, spor kulüpleri ‘bize yerlerimiz yetmiyor’ şikayetiyle geldi. Ekipman kıymetli, onu nasıl ucuzlatabiliriz, bu çaba devam ediyor. Mete’den daha sonra yeni bir ivme ve yüklenme olacak fakat bunun sonu rahmet ve daha fazla sportif muvaffakiyet olacak. Güney Kore klâsik okçuluk manasında bizimle akraba bir gelenek. Türklerin Mançurya bölgesinde olduğu periyotta o sırrı paylaşmışız. Onların klasik yayı ile bizim klasik yayımız birbirine hayli benziyor, bu kadar aralığa karşın. Güney Kore daha evvelki olimpiyatlarda 4 altın vardı, hepsini aldı. Bu olimpiyatlarda 5 altın vardı, 4’ünü aldı. Biz potaya girdik ve altını almış olduk. Bundan daha sonra Türkiye, olimpiyatlarda okçuluktan bir değil, birkaç madalya alan, bir süre daha sonra Güney Kore’yi tahtından edip beşte beş yapan ülke olacak inşallah.”
Dünya Etnospor Konfederasyonu Lideri Bilal Erdoğan, coğrafya itibariyle klasik sporları atıcılık, güreş ve binicilik olarak üçe ayırdıklarını, bu üç omurga üzerinde Türkiye’de klasik sporların gelişmesi için çalıştıklarını kelamlarına ekledi.
KAYNAK: AA