Semedov
New member
Genç basketbolcular ve 3 yabancıyla, dönemi beklenin üstünde bir performansla bitiren Beşiktaş Icrypex’de, muvaffakiyetin sırrını açıklayan Şenol, misyona geldiklerinde 2.75 milyon Dolar bütçesi olan lakin oyuncuların maaşını ödeyemeyen bir şube bulduklarını söylemiş oldu.
Şenol, hayata geçirdikleri proje ile bütçeyi 1.2 milyon Dolar’a düşürüp, bayan şubesi dahil tüm basketbolcuları alacaklı olmadan oynattıklarının altını çizerken, bu sayede evvelki dönemlerde transfer yasağı dahi alan Beşiktaş’ın FIBA nezdinde ve Avrupa’da imajını da düzelttiklerini söz etti.
Yerli ve genç oyuncularla birlikte, 3 yabancı basketçiyle harmanlanan takımın, deneyimli koç Ahmet Kandemir’in, disiplini idaresinde başarıyı yakaladığını tabir eden Umut Şenol, 9 yahut 10’uncu bitirmeyi düşündükleri dönemde Anadolu Efes’le yarı final oynadıklarına da dikkat çekti.
Dönem ortasında Tofaş ile oynadıkları ve kural yanılgısı itirazında bulundukları maçın sonucunın fazlaca geç verildiğini lisana getiren Umut Şenol, “Federasyon da aslında bizim haklı olduğumuzu düşünüyordu fakat kararı tescil ettiler. Tahkim ise sonucunı epeyce geç verdi. Yani adalet gecikti. Biz play-off’ta Tofaş serisini kaybetseydik durum epey daha karışık bir hal alabilirdi. Federasyon idare şurası üyelerinin ve merkez hakem komitesinin yatıp kalkıp Tofaş maçını kazanan Beşiktaşlı oyunculara ve Ahmet Kandemir’e dua etmeleri lazım” dedi.
Umut Şenol önümüzdeki dönemin planlaması için de, James Blackmon ile yola devam etmek istediklerini, NBA draftına katılacak olan Alperen Şengül’ün draftı kazanmasını epey istemelerine karşın kazanamazsa Beşiktaş’la devam edeceğini belirtti.
Beşiktaş Basketbol Şube Sorumlu Yöneticisi Umut Şenol’un DHA’ya yaptığı özel açıklamalar şöyle:
“BEKLENTİLERİMİZİN ÜSTÜNDE BİR SEZONDU”
SORU: Geçtiğimiz döneme yeterli başlamamanıza karşın, dönemi Anadolu Efes’le oynadığınız play-off yarı final serisiyle tamamladınız. Geçen dönemin ibr değerlendirmesini yapar mısınız?
YANIT: Döneme aslında biraz makûs başladık. Tabi biz birinci baştaki fikstürümüzde bilhassa birinci 6 maçı kaybettik, oradan bir iki tane maçı kazanmayı bekliyorduk. Olağan ki o kayıplardan daha sonra yeni bir proje yaptığımız için, problemli bir müddetç geçirdik. Bu süreçten de teknik takımda bir değişikliğe giderek bir tahlil ürettik ve teknik takımımızı değiştirerek bu süreçten çıktık. daha sonrasında aslında birinci 6 maçı bir kenara bırakırsanız, Beşiktaş kalan 24 maçta 20 galibiyet 4 yenilgi aldı. Bu da aslında bir lig ikinciliği performansı. Son 24 maçta ligin ikincisi Beşiktaş. Tabi bu kadar genç bir takımla çıkmış bir ekip için, bu aslında büyük bir muvaffakiyet denebilir. Doğal ki olağan kurallarda Beşiktaş, her vakit oynadığı yerlerde gelebileceği en üst düzeye gelmeli ve uzun vadede bizim de gayemiz bu biçimde. Fakat bir proje yaptık bir yola çıktık, o yüzden bu yılki amacımızın üzerinde ligi bitirdik. Açıkçası bizim gayemiz ya play-off’a girebilmek ya da, ligde rahat hissedebileceğimiz 9’uncu, 10’uncu sıralarda ligi bitirmekti. Tabi hem play-off’a girdik tıpkı vakitte kendimize nazaran dördüncü bayağı girdik play-off’a. Zira orada bir Tofaş maçımız var, kararı tam olarak bizim kazandığımızı düşündüğümüz, lakin Federasyonun açısından Tofaş lehine tescil edilmiş bir müsabaka vardı. O da artık Tahkim Şurası aslına bakarsan Federasyonun sonucunı iptal etti. Baktığınız vakit biz olağan dönemi dördüncü bitirdik. Play-off serisinde de o maçı kazanmayı hak ettiğimizi gösterecek bir performansla Tofaş’ı hem Bursa’da, birebir vakitte burada Akatlar’da yenerek yarı finale kaldık. Beklentilerimizin üstünde bir dönemdi. Yarı finalde de ülkemizi gururlandıran Efes’e elendik. Tabi bizim için güzel bir testti Efes maçları. Aslında ligin öteki ortalamasına nazaran düzgün bir performans sergilerken, gideceğimiz epey yol olduğunu da o maçlarda gördük.’
“BEŞİKTAŞ’IN FIBA NEZDİNDE İMAJINI DÜZELTTİK”
SORU: Siz bir projeye başladınız ve başarılı oluyorsunuz. beraberinde basketbolun da ekonomik manada bir getirisi ve geri dönüşü epey yok. Bu projeye ne kadar devam etmeyi düşünüyorsunuz?
YANIT: Bu mevzuda bizim kararlılığımız açısından hiçbir sorun yok. Biz bir daha benzeri, gençlere fırsat veren, az yabancıyla oynayan ideolojimizi devam ettirmeye çalışacağız. Tabi söylemiş olduğiniz üzere ekonomik sürdürülebilirlik basketbolda hayli sıkıntı. Bir sürü grup ziyan ediyor, bu sanayide kar eden grup nerdeyse yok üzere. Herbiçimde Beşiktaş basketbol, yani bir oyuncumuzun NBA’de draft edilme ihtimali var, draft edilirse Beşiktaş bu seneyi basketbol açısından toplamda olumluyla kapatan tahminen de tek kulüp olacak. Biz buraya geldiğimizde 2.8 milyon Euro bütçesi olan bir kadro vardı. Geçen sene biz nazaranve başladığımızda Eurolig düzeyinde, artık de Baskonia’nın hocası olan bir hocamız vardı, lakin maaşları ödeyemiyorduk. Zira bütçe ona bakılırsa yapılmamış, sponsordan alınan para yaklaşık 1 milyon dolar, federasyonun ödediği para belirli, masraflar muhakkak. Yani Beşiktaş basketbolda, şöyleki bir durum vardı; oyuncular geliyor, birinci bir iki ay maaşları ödeniyor, üçüncü, dördüncü ay ödenmiyor, beşinci ay bir maaş daha ödeniyor, işte 3 maaş ödenmiş oluyor. daha sonrasında idmana çıkmamalar, protestolar ve bu türlü haberler yansıyordu, transfer yasakları oluyordu. Biz geldiğimizde bu tablonun üstümüze hakikat geldiğini epeyce net gördük. Gelir gelmez birtakım yüksek fiyattaki oyunculara (yanlış anlaşılmasın bu oyuncuların bu paraları hak etmediklerini söylemiyorum) Beşiktaş bu paraları verecek durumda değildi. Ben kiminin hak etmediğini de düşünebilirim yani, bu kontratların yanlış olduğunu, yüksek düzeyde olduğunu düşünebilirim, lakin bizim o anki bakış açımızda, bu oyuncular berbat, bu oyuncular tu kaka üzere bir bakış açımız yoktu. Biz yalnızca verebileceğimiz bir paraya takıma odaklandık. Kimi oyuncularla ve hocamızla yollarımız ayırdık. Olağan ki bizim talihimize hocamıza o an teklif geldi Baskonia’dan. O da hak edişini alıp ayrılmayı kabul etti. Biz de bu kontratlardan kurtulunca geçen sen 2 milyon 750 bin Dolar olan bütçemizi 1.2 milyon Dolar’a düşürdük bir anda. Bu sene de hem o borçlarımızı bitirdik, tıpkı vakitte oyuncularımıza bütün maaşlarını tam vaktinde ödedik. Beşiktaş’ın gerek bayan grubunda, orada da Serhan Çetinsaya’ya fazlaca teşekkür etmek gerekiyor, hayli yeterli yönetti. Sportif muvaffakiyet olmasa da bizim bayan kadrosunda gayemiz ligde kalıp daha sonrasında bir daha onlarda da misal bir projeyi bu sene uygulamaktı. Gerek bayan ekibimize, gerek erkek grubumuza bir maaş bile borcumuz yok, bütün paralarımızı ödedik. Beşiktaş’ın hem Avrupa’da FIBA nezdinde basketboldaki imajını düzelttik, tıpkı vakitte sportif başarıyı tıpkı anda yakaladık ve bunlar tabi epey kıymetli. Burada tabi liderimizin gösterdiği irade, takviye, Ahmet Kandemir hocamızın elini taşın altına koyması. bir daha, Beşiktaş kurtuluşu Beşiktaşlılarda buldu diyebilirim.
“BU BAŞARIDA AHMET KANDEMİR’İN ÖZEL BİR TESİRİ VAR”
SORU: Ahmet Kandemir uzun yıllar devir periyot Beşiktaş’ı çalıştırdı ve bu dönem bir daha geri döndü. Bu başarıda Ahmet Kandemir’in özel bir yeri var mı?
YANIT: Hocanın özel bir tesiri muhakkak var. Biz oyuncularımızın âlâ olduğunu biliyorduk, ekibimizin uygun olduğun biliyorduk. aslına bakarsan Ahmet hocamız biz yenilirken de daima şeyi söylüyordu ‘bu kadro yeterli bir ekip, bu grup kesinlikle yeterli bir noktaya gelecek’ diye daima onu söylemiş oldu bize. Ekibe güvenmemiz gerektiğini, oyuncularımızın yeterli olduğunu daima bize söylemiş oldu. Geldikten daha sonra da hoca yalnızca bir tane oyuncu aldı. Yani Ahmet hoca alana indikten daha sonra bir ve iki numara durumunda oynayan Joel Berry diye bir tane oyuncu aldık öteki oyuncu almadık. Aslında bu ekibin başlarılı olacağını bekliyorduk lakin bu düzeyde başarılı olmasını tahminen bu yıl (2021-2022 sezonu) bekliyorduk. Bu düzeye gelmesi daha erken oldu. Doğal ki burada hocanın ciddiyeti, disiplini ve oynattığı basketbolun şekli ve bu üslup oyuncuları, bilhassa genç oyuncuları daha yeterli yönetmesi bu bahiste epey etken oldu. Yani hocanın idman temposu, disiplini, bir de tabi yardımcılarıyla teknik takımıyla ahengi, bizim için müspet bir sonuç verdi. Dönem başında ‘yarı final oynayacak mıyız’ deseler ben hayli umutlu konuşmazdım. Benim beklediğim ya sekizinci, yedinci kolay play-off’a girmek ya da ligi dokuzuncu, onuncu sırada bitirmek olabilirdi. O yüzden bu muvaffakiyet hem bize, hem taraftara, hem sürpriz oldu, birebir vakitte moral motivasyon kaynağı oldu. Yaptığımız işin gerisinde durmanın meyvesini topladık ve daha da durmamız gerektiğini anladık. O açıdan bakıldığında bu projenin muvaffakiyete ulaştığını ya da başarılı bir yoluculuk yaptığını söyleyebiliriz.
“3 YABANCIYLA DEVAM ETMEK İSTİYORUZ”
SORU: Önümüzdeki dönem 3 yabancıyla devam edecek misiniz?
YANIT: Önümüzdeki dönem 3 yabancıyla devam etmek istiyoruz. Türkiye’deki basketbol ortamının da buna müsaade vermesi değerli. Bizim kaliteli yerli oyuncuları, (altyapımızda var lakin ) vakit zaman bulmamız, transfer etmemiz gerekiyor. Bu ortamı yakalayabilirsek, bizim tercihimiz 3 yabancıyla devam etmek.
“TOFAŞ MAÇINDAN daha sonra ADALET GECİKTİ”
SORU: Tofaş ile oynadığınız lig maçının federasyon tarafınca verilen onaylama sonucu play-off maçları bittikten daha sonra Tahkim Heyeti tarafınca iptal edildi. Bu bahiste neler söyleyeceksiniz?
YANIT: Bilhassa orada Genel Sekreterimiz Mesuy Urgancılar’a da fazlaca teşekkür etmemiz lazım. Bizim bu mevzuyu takip etmemiz konusunda hayli takviye oldu, biz de bu mevzuyu ısrarla takip ettik. Aslında bir daha maçların oynanmaması için biz müracaatımızı da yaptık, zira Tahkimin sonucunın beklenmesi gerektiğini söylemiş olduk. Federasyonumuz oynatmayı tercih etti. esasen Federasyona birinci müracaatımız, burada kural kusurunun olduğu ve maçın Beşiktaş lehine tescil edilmesi gerektiği halindeydi. Federasyon da aslında bizim haklı olduğumuzu düşünüyordu. Federasyon idare heyetimizden niçin bu biçimde bir karar çıktı, biz anlayamadık, üzüldük. Zira teğe bir konuşmalarımızda, gerek yöneticilerle, gerek oradaki profesyonel çalışanlarla hepsi bizim haklı olduğumuzu, yapılanın net bir kural yanlışı olduğunu, nerdeyse hepsi bizle bu hususta mutabıktı. Fakat karar bu biçimde çıktı. Alışılmış ki biz de bu biçimde bir durumda kulübümüzün hakkını savunmak zorundayız, bunu Tahkime götürdük. Gönül isterdi ki Tahkim bu sonucu biraz daha evvel versin ancak, Federasyonun savunması, Tofaş kulübünün savunması, pandemi ortamında 17 Mayıs’a kadar tam yasakların konması, o sırada Tahkim Konseyi’nin gereğince toplanamaması, ortaya bayramın girmesi derken, kararlar alındığında biz esasen adaleti kendimiz tecelli ettirmiştik. Adalet gecikti lakin bir daha de gecikse de adaletin yerini bulması, bizim bu sonucu duymamız değerliydi. Tahkim Şurası’na da verdiği karar sebebiyle kendilerine teşekkür ediyorum. Hiç değilse biz de Tofaş’ı eleyip bu sorunu ortadan kaldırmış olsak da, adaletin yerini bulduğunu görmek bizi memnun etti. Tabi burada biz Tofaş serisini kaybetseydik durum hayli daha karışık bir hal alabilirdi. Birinci maçı 22 sayıdan gelip 2 sayıyla kazandık, buradaki maçı da 3 ya da 4 sayıyla kazandık. Yani Federasyonun büyük bahtı. Federasyon idare heyeti üyeleri, merkez hakem komitesi yatıp kalkıp Tofaş maçını kazanan Beşiktaşlı oyunculara ve Ahmet Kandemir’e dua etmeleri lazım.
“FEDERASYONUN PROJEMİZE DÖRT ELLE SARILMASINI BEKLİYORUZ”
SORU: Kulüp olarak federasyonla bağlarınız nasıl?
YANIT: Aslında ilgilerimizin hayli yeterli olması lazım, bugünkünden de düzgün olması lazım. Zira biz Türk basketboluna son derece takviye olan bir proje yapıyoruz. Şu an ulusal gruba en çok atlet veren kulübüz, nerdeyse bütün yaş kümelerinde bu bu biçimde. Beşiktaş bu biçimde bir yerli ve ulusal grup kurmuşken, yerli oyunculara bu kadar mühlet vermişken Federasyonun bize daha (deyim yerindeyse) samimi davranmasını umuyorduk. Yani ilgilerimizde bir kahır yok ancak biz daha yeterli olmasını bekliyorduk. Zira yaptığımızın herkese örnek olduğunu düşünüyoruz. Bunun yalnızca basketbol branşına değil, bütün branşlara örnek olacak bir atılım yaptığımızı düşünüyoruz. Basketbolda bu biçimde projeleri yapmak, bu biçimde kararları almak daha kolay. Zira yaptığınız kontratlar 1 yıllık. Bizim geçen sezonki kontratlarımızın hepsi bu sene bitiyordu. O yüzden biz bu projeyi epeyce rahat bir biçimde yapabildik. Lakin sayın Ahmet Işık Çebi’nin gerçek vizyonunu biz basketbolda gösterdiğimizi düşünüyoruz. Ve federasyonumuzun bu projeye daha dört elle sarılmasını, daha fazla takviye vermesini açıkçası bekliyoruz. Biz oyuncuların bütün maaşlarını vaktinde ödediğimiz döneme -1 puanla başladık, üstüne bir de bu Tofaş maçında olan kural yanlışı, Tahkimin tescil ettiği kural yanlışı oldu. Baktığınız vakit 2 puan baskette sıralamayı belirleme açısından hayli değerli sıralamayı belirlerken. Biz nerdeyse 2 puan geride başlamış olduk. Bir de tabi taraftarın olmadığı bir dönemdi. Taraftarın olmadığı dönemde kadroya sahip çıkma ve haklarını muhafaza noktasında biz yöneticilere fazlaca iş düştü. Ve biz bu misyonu yaparken, tahminen vakit zaman fevri davranışlar içerisinde bulunmuş olabiliriz. Federasyon bu hususta da bize gereğince anlayışlı davranmadı. Ben söylemediğim kelamlardan dolayı, benim söylemediğimizi bildikleri biçimde, bir daha Batur Şilen diye bir arkadaşımız, basketbol dalı için fazlaca büyük sayılarda cezalara çarptırıldık. Ben 125 bin, Batur Şilen de 75 bin TL. Ben bunları da Tahkimin düzelteceğine inanıyorum Artık mecburen bu mevzuyu da Tahkime götüreceğiz. Yani bence, basketbol ortamında esasen kulüplerin gelirleri limitli, bu biçim cezaları verirken kaşıkla verip kepçeyle geri almamak lazım. Yerli oyuncu oynatan kulüplere hayli dayanak vermeleri lazım. Ben bu mevzuda Hidayet liderin fazlaca efor gösterdiğini, bu hususta epey dayanak verdiğini görüyorum. Hidayet liderin bu yerli oyuncu projesine de hayli teşekkür ediyorum. Ancak yerli oyuncu oynatan kulüpleri maddi olarak daha epey desteklemeliyiz.
“JAMES BLACKMON İLE DEVAM ETMEK İSTİYORUZ”
SORU: James Blackmon’la devam edilecek mi?
YANIT: Basketbolda yabancı oyuncularla mukaveleler genelde bir yıllık olur. James Blackmon’un da kontratı bitti. Biz performansından mutlu kaldık. Tabi devam edip etmeme sonucu yalnızca bir sportif karar değil, hem de mali bir karar. Bunun sportif bacağına hem sportif yöneticimiz birebir vakitte koçumuz olan Ahmet Kandemir karar verecek. O karar verirse biz de mali bacağını uygun bulursak onu destekleyeceğiz. Bizim sevdiğimiz, profesyonelliğini beğendiğimiz güzel bir oyuncu kendisi.
“ALPEREN ŞENGÜN NBA’E GİTMEZSE BİZİMLE DEVAM EDECEK”
SORU: Alperen Şengül’ün NBA’a gitme ihtimali nedir?
YANIT: Alperen Şengül’ün NBA’e gitme ihtimali her geçen gün artıyor. Galiba Temmuz sonunda belirli olacak draft edilip edilmediği. Artık Ulusal ekiple birlikte Kanada’ya gidecek. Orada Ulusal ekip safhasını geçirdikten daha sonra NBA’in draft kampına gidecek, yanlış hatırlamıyorsam 5 Temmuz üzere. daha sonrasında da durumu muhakkak olacak. Natürel ki biz Alperen’in bizde oynamaya devam etmesini isteriz, lakin 19 yaşında da bir oyuncunun NBA’e gitme talihini kaçırmasını istemeyiz. Gitmezse bizde devam edecek, giderse de Allah yolunu açık etsin.
“ŞEHMUS VE FURKAN’A TALİP OLAN KULÜPLER VAR”
SORU: pek hayli oyuncunuza teklifler var. Bilhassa Şehmus ve Furkan’ı Fenerbahçe’nin istediği konuşuluyor. Gidecekler mi kalacaklar mı?
YANIT: Evet Şehmus ve Furkan’a talip olan kulüpler oldu. Biz Furkan’la devam etmeyi düşünüyoruz, katiyetle Furkan’ı satma üzere bir planımız yok. Şehmuz’la da devam etmek istiyoruz. Şöyle söyleyeyim, Beşiktaş’ın hiçbir oyuncusu satılığa çıkmış değil, Beşiktaş hiçbir oyuncusuna talip aramıyor. Biz kendimiz bütün oyuncularla devam etmek istiyoruz. Lakin alışılmış ki yeterli bir performanstan daha sonra gelen teklifler oluyor. Burada da maddi konularda anlaşabilirsek, bunlar yaşanabilir, olabilir. Âlâ oyunculara teklifler gelmesi olağan. Bu teklifler yalnızca dediğiniz kulüpten değil öteki kulüplerden de teklifler var. Hem oyuncun menfaati, hem Beşiktaş’ın menfaati tıpkı yerde buluşursa bunlar olabilir. Lakin şu an için bu biçimde verilmiş bir karar yok.
yeni üyelere özel kampanya! 100 TL oyna, 100 TL kazan,
Şenol, hayata geçirdikleri proje ile bütçeyi 1.2 milyon Dolar’a düşürüp, bayan şubesi dahil tüm basketbolcuları alacaklı olmadan oynattıklarının altını çizerken, bu sayede evvelki dönemlerde transfer yasağı dahi alan Beşiktaş’ın FIBA nezdinde ve Avrupa’da imajını da düzelttiklerini söz etti.
Yerli ve genç oyuncularla birlikte, 3 yabancı basketçiyle harmanlanan takımın, deneyimli koç Ahmet Kandemir’in, disiplini idaresinde başarıyı yakaladığını tabir eden Umut Şenol, 9 yahut 10’uncu bitirmeyi düşündükleri dönemde Anadolu Efes’le yarı final oynadıklarına da dikkat çekti.
Dönem ortasında Tofaş ile oynadıkları ve kural yanılgısı itirazında bulundukları maçın sonucunın fazlaca geç verildiğini lisana getiren Umut Şenol, “Federasyon da aslında bizim haklı olduğumuzu düşünüyordu fakat kararı tescil ettiler. Tahkim ise sonucunı epeyce geç verdi. Yani adalet gecikti. Biz play-off’ta Tofaş serisini kaybetseydik durum epey daha karışık bir hal alabilirdi. Federasyon idare şurası üyelerinin ve merkez hakem komitesinin yatıp kalkıp Tofaş maçını kazanan Beşiktaşlı oyunculara ve Ahmet Kandemir’e dua etmeleri lazım” dedi.
Umut Şenol önümüzdeki dönemin planlaması için de, James Blackmon ile yola devam etmek istediklerini, NBA draftına katılacak olan Alperen Şengül’ün draftı kazanmasını epey istemelerine karşın kazanamazsa Beşiktaş’la devam edeceğini belirtti.
Beşiktaş Basketbol Şube Sorumlu Yöneticisi Umut Şenol’un DHA’ya yaptığı özel açıklamalar şöyle:
“BEKLENTİLERİMİZİN ÜSTÜNDE BİR SEZONDU”
SORU: Geçtiğimiz döneme yeterli başlamamanıza karşın, dönemi Anadolu Efes’le oynadığınız play-off yarı final serisiyle tamamladınız. Geçen dönemin ibr değerlendirmesini yapar mısınız?
YANIT: Döneme aslında biraz makûs başladık. Tabi biz birinci baştaki fikstürümüzde bilhassa birinci 6 maçı kaybettik, oradan bir iki tane maçı kazanmayı bekliyorduk. Olağan ki o kayıplardan daha sonra yeni bir proje yaptığımız için, problemli bir müddetç geçirdik. Bu süreçten de teknik takımda bir değişikliğe giderek bir tahlil ürettik ve teknik takımımızı değiştirerek bu süreçten çıktık. daha sonrasında aslında birinci 6 maçı bir kenara bırakırsanız, Beşiktaş kalan 24 maçta 20 galibiyet 4 yenilgi aldı. Bu da aslında bir lig ikinciliği performansı. Son 24 maçta ligin ikincisi Beşiktaş. Tabi bu kadar genç bir takımla çıkmış bir ekip için, bu aslında büyük bir muvaffakiyet denebilir. Doğal ki olağan kurallarda Beşiktaş, her vakit oynadığı yerlerde gelebileceği en üst düzeye gelmeli ve uzun vadede bizim de gayemiz bu biçimde. Fakat bir proje yaptık bir yola çıktık, o yüzden bu yılki amacımızın üzerinde ligi bitirdik. Açıkçası bizim gayemiz ya play-off’a girebilmek ya da, ligde rahat hissedebileceğimiz 9’uncu, 10’uncu sıralarda ligi bitirmekti. Tabi hem play-off’a girdik tıpkı vakitte kendimize nazaran dördüncü bayağı girdik play-off’a. Zira orada bir Tofaş maçımız var, kararı tam olarak bizim kazandığımızı düşündüğümüz, lakin Federasyonun açısından Tofaş lehine tescil edilmiş bir müsabaka vardı. O da artık Tahkim Şurası aslına bakarsan Federasyonun sonucunı iptal etti. Baktığınız vakit biz olağan dönemi dördüncü bitirdik. Play-off serisinde de o maçı kazanmayı hak ettiğimizi gösterecek bir performansla Tofaş’ı hem Bursa’da, birebir vakitte burada Akatlar’da yenerek yarı finale kaldık. Beklentilerimizin üstünde bir dönemdi. Yarı finalde de ülkemizi gururlandıran Efes’e elendik. Tabi bizim için güzel bir testti Efes maçları. Aslında ligin öteki ortalamasına nazaran düzgün bir performans sergilerken, gideceğimiz epey yol olduğunu da o maçlarda gördük.’
“BEŞİKTAŞ’IN FIBA NEZDİNDE İMAJINI DÜZELTTİK”
SORU: Siz bir projeye başladınız ve başarılı oluyorsunuz. beraberinde basketbolun da ekonomik manada bir getirisi ve geri dönüşü epey yok. Bu projeye ne kadar devam etmeyi düşünüyorsunuz?
YANIT: Bu mevzuda bizim kararlılığımız açısından hiçbir sorun yok. Biz bir daha benzeri, gençlere fırsat veren, az yabancıyla oynayan ideolojimizi devam ettirmeye çalışacağız. Tabi söylemiş olduğiniz üzere ekonomik sürdürülebilirlik basketbolda hayli sıkıntı. Bir sürü grup ziyan ediyor, bu sanayide kar eden grup nerdeyse yok üzere. Herbiçimde Beşiktaş basketbol, yani bir oyuncumuzun NBA’de draft edilme ihtimali var, draft edilirse Beşiktaş bu seneyi basketbol açısından toplamda olumluyla kapatan tahminen de tek kulüp olacak. Biz buraya geldiğimizde 2.8 milyon Euro bütçesi olan bir kadro vardı. Geçen sene biz nazaranve başladığımızda Eurolig düzeyinde, artık de Baskonia’nın hocası olan bir hocamız vardı, lakin maaşları ödeyemiyorduk. Zira bütçe ona bakılırsa yapılmamış, sponsordan alınan para yaklaşık 1 milyon dolar, federasyonun ödediği para belirli, masraflar muhakkak. Yani Beşiktaş basketbolda, şöyleki bir durum vardı; oyuncular geliyor, birinci bir iki ay maaşları ödeniyor, üçüncü, dördüncü ay ödenmiyor, beşinci ay bir maaş daha ödeniyor, işte 3 maaş ödenmiş oluyor. daha sonrasında idmana çıkmamalar, protestolar ve bu türlü haberler yansıyordu, transfer yasakları oluyordu. Biz geldiğimizde bu tablonun üstümüze hakikat geldiğini epeyce net gördük. Gelir gelmez birtakım yüksek fiyattaki oyunculara (yanlış anlaşılmasın bu oyuncuların bu paraları hak etmediklerini söylemiyorum) Beşiktaş bu paraları verecek durumda değildi. Ben kiminin hak etmediğini de düşünebilirim yani, bu kontratların yanlış olduğunu, yüksek düzeyde olduğunu düşünebilirim, lakin bizim o anki bakış açımızda, bu oyuncular berbat, bu oyuncular tu kaka üzere bir bakış açımız yoktu. Biz yalnızca verebileceğimiz bir paraya takıma odaklandık. Kimi oyuncularla ve hocamızla yollarımız ayırdık. Olağan ki bizim talihimize hocamıza o an teklif geldi Baskonia’dan. O da hak edişini alıp ayrılmayı kabul etti. Biz de bu kontratlardan kurtulunca geçen sen 2 milyon 750 bin Dolar olan bütçemizi 1.2 milyon Dolar’a düşürdük bir anda. Bu sene de hem o borçlarımızı bitirdik, tıpkı vakitte oyuncularımıza bütün maaşlarını tam vaktinde ödedik. Beşiktaş’ın gerek bayan grubunda, orada da Serhan Çetinsaya’ya fazlaca teşekkür etmek gerekiyor, hayli yeterli yönetti. Sportif muvaffakiyet olmasa da bizim bayan kadrosunda gayemiz ligde kalıp daha sonrasında bir daha onlarda da misal bir projeyi bu sene uygulamaktı. Gerek bayan ekibimize, gerek erkek grubumuza bir maaş bile borcumuz yok, bütün paralarımızı ödedik. Beşiktaş’ın hem Avrupa’da FIBA nezdinde basketboldaki imajını düzelttik, tıpkı vakitte sportif başarıyı tıpkı anda yakaladık ve bunlar tabi epey kıymetli. Burada tabi liderimizin gösterdiği irade, takviye, Ahmet Kandemir hocamızın elini taşın altına koyması. bir daha, Beşiktaş kurtuluşu Beşiktaşlılarda buldu diyebilirim.
“BU BAŞARIDA AHMET KANDEMİR’İN ÖZEL BİR TESİRİ VAR”
SORU: Ahmet Kandemir uzun yıllar devir periyot Beşiktaş’ı çalıştırdı ve bu dönem bir daha geri döndü. Bu başarıda Ahmet Kandemir’in özel bir yeri var mı?
YANIT: Hocanın özel bir tesiri muhakkak var. Biz oyuncularımızın âlâ olduğunu biliyorduk, ekibimizin uygun olduğun biliyorduk. aslına bakarsan Ahmet hocamız biz yenilirken de daima şeyi söylüyordu ‘bu kadro yeterli bir ekip, bu grup kesinlikle yeterli bir noktaya gelecek’ diye daima onu söylemiş oldu bize. Ekibe güvenmemiz gerektiğini, oyuncularımızın yeterli olduğunu daima bize söylemiş oldu. Geldikten daha sonra da hoca yalnızca bir tane oyuncu aldı. Yani Ahmet hoca alana indikten daha sonra bir ve iki numara durumunda oynayan Joel Berry diye bir tane oyuncu aldık öteki oyuncu almadık. Aslında bu ekibin başlarılı olacağını bekliyorduk lakin bu düzeyde başarılı olmasını tahminen bu yıl (2021-2022 sezonu) bekliyorduk. Bu düzeye gelmesi daha erken oldu. Doğal ki burada hocanın ciddiyeti, disiplini ve oynattığı basketbolun şekli ve bu üslup oyuncuları, bilhassa genç oyuncuları daha yeterli yönetmesi bu bahiste epey etken oldu. Yani hocanın idman temposu, disiplini, bir de tabi yardımcılarıyla teknik takımıyla ahengi, bizim için müspet bir sonuç verdi. Dönem başında ‘yarı final oynayacak mıyız’ deseler ben hayli umutlu konuşmazdım. Benim beklediğim ya sekizinci, yedinci kolay play-off’a girmek ya da ligi dokuzuncu, onuncu sırada bitirmek olabilirdi. O yüzden bu muvaffakiyet hem bize, hem taraftara, hem sürpriz oldu, birebir vakitte moral motivasyon kaynağı oldu. Yaptığımız işin gerisinde durmanın meyvesini topladık ve daha da durmamız gerektiğini anladık. O açıdan bakıldığında bu projenin muvaffakiyete ulaştığını ya da başarılı bir yoluculuk yaptığını söyleyebiliriz.
“3 YABANCIYLA DEVAM ETMEK İSTİYORUZ”
SORU: Önümüzdeki dönem 3 yabancıyla devam edecek misiniz?
YANIT: Önümüzdeki dönem 3 yabancıyla devam etmek istiyoruz. Türkiye’deki basketbol ortamının da buna müsaade vermesi değerli. Bizim kaliteli yerli oyuncuları, (altyapımızda var lakin ) vakit zaman bulmamız, transfer etmemiz gerekiyor. Bu ortamı yakalayabilirsek, bizim tercihimiz 3 yabancıyla devam etmek.
“TOFAŞ MAÇINDAN daha sonra ADALET GECİKTİ”
SORU: Tofaş ile oynadığınız lig maçının federasyon tarafınca verilen onaylama sonucu play-off maçları bittikten daha sonra Tahkim Heyeti tarafınca iptal edildi. Bu bahiste neler söyleyeceksiniz?
YANIT: Bilhassa orada Genel Sekreterimiz Mesuy Urgancılar’a da fazlaca teşekkür etmemiz lazım. Bizim bu mevzuyu takip etmemiz konusunda hayli takviye oldu, biz de bu mevzuyu ısrarla takip ettik. Aslında bir daha maçların oynanmaması için biz müracaatımızı da yaptık, zira Tahkimin sonucunın beklenmesi gerektiğini söylemiş olduk. Federasyonumuz oynatmayı tercih etti. esasen Federasyona birinci müracaatımız, burada kural kusurunun olduğu ve maçın Beşiktaş lehine tescil edilmesi gerektiği halindeydi. Federasyon da aslında bizim haklı olduğumuzu düşünüyordu. Federasyon idare heyetimizden niçin bu biçimde bir karar çıktı, biz anlayamadık, üzüldük. Zira teğe bir konuşmalarımızda, gerek yöneticilerle, gerek oradaki profesyonel çalışanlarla hepsi bizim haklı olduğumuzu, yapılanın net bir kural yanlışı olduğunu, nerdeyse hepsi bizle bu hususta mutabıktı. Fakat karar bu biçimde çıktı. Alışılmış ki biz de bu biçimde bir durumda kulübümüzün hakkını savunmak zorundayız, bunu Tahkime götürdük. Gönül isterdi ki Tahkim bu sonucu biraz daha evvel versin ancak, Federasyonun savunması, Tofaş kulübünün savunması, pandemi ortamında 17 Mayıs’a kadar tam yasakların konması, o sırada Tahkim Konseyi’nin gereğince toplanamaması, ortaya bayramın girmesi derken, kararlar alındığında biz esasen adaleti kendimiz tecelli ettirmiştik. Adalet gecikti lakin bir daha de gecikse de adaletin yerini bulması, bizim bu sonucu duymamız değerliydi. Tahkim Şurası’na da verdiği karar sebebiyle kendilerine teşekkür ediyorum. Hiç değilse biz de Tofaş’ı eleyip bu sorunu ortadan kaldırmış olsak da, adaletin yerini bulduğunu görmek bizi memnun etti. Tabi burada biz Tofaş serisini kaybetseydik durum hayli daha karışık bir hal alabilirdi. Birinci maçı 22 sayıdan gelip 2 sayıyla kazandık, buradaki maçı da 3 ya da 4 sayıyla kazandık. Yani Federasyonun büyük bahtı. Federasyon idare heyeti üyeleri, merkez hakem komitesi yatıp kalkıp Tofaş maçını kazanan Beşiktaşlı oyunculara ve Ahmet Kandemir’e dua etmeleri lazım.
“FEDERASYONUN PROJEMİZE DÖRT ELLE SARILMASINI BEKLİYORUZ”
SORU: Kulüp olarak federasyonla bağlarınız nasıl?
YANIT: Aslında ilgilerimizin hayli yeterli olması lazım, bugünkünden de düzgün olması lazım. Zira biz Türk basketboluna son derece takviye olan bir proje yapıyoruz. Şu an ulusal gruba en çok atlet veren kulübüz, nerdeyse bütün yaş kümelerinde bu bu biçimde. Beşiktaş bu biçimde bir yerli ve ulusal grup kurmuşken, yerli oyunculara bu kadar mühlet vermişken Federasyonun bize daha (deyim yerindeyse) samimi davranmasını umuyorduk. Yani ilgilerimizde bir kahır yok ancak biz daha yeterli olmasını bekliyorduk. Zira yaptığımızın herkese örnek olduğunu düşünüyoruz. Bunun yalnızca basketbol branşına değil, bütün branşlara örnek olacak bir atılım yaptığımızı düşünüyoruz. Basketbolda bu biçimde projeleri yapmak, bu biçimde kararları almak daha kolay. Zira yaptığınız kontratlar 1 yıllık. Bizim geçen sezonki kontratlarımızın hepsi bu sene bitiyordu. O yüzden biz bu projeyi epeyce rahat bir biçimde yapabildik. Lakin sayın Ahmet Işık Çebi’nin gerçek vizyonunu biz basketbolda gösterdiğimizi düşünüyoruz. Ve federasyonumuzun bu projeye daha dört elle sarılmasını, daha fazla takviye vermesini açıkçası bekliyoruz. Biz oyuncuların bütün maaşlarını vaktinde ödediğimiz döneme -1 puanla başladık, üstüne bir de bu Tofaş maçında olan kural yanlışı, Tahkimin tescil ettiği kural yanlışı oldu. Baktığınız vakit 2 puan baskette sıralamayı belirleme açısından hayli değerli sıralamayı belirlerken. Biz nerdeyse 2 puan geride başlamış olduk. Bir de tabi taraftarın olmadığı bir dönemdi. Taraftarın olmadığı dönemde kadroya sahip çıkma ve haklarını muhafaza noktasında biz yöneticilere fazlaca iş düştü. Ve biz bu misyonu yaparken, tahminen vakit zaman fevri davranışlar içerisinde bulunmuş olabiliriz. Federasyon bu hususta da bize gereğince anlayışlı davranmadı. Ben söylemediğim kelamlardan dolayı, benim söylemediğimizi bildikleri biçimde, bir daha Batur Şilen diye bir arkadaşımız, basketbol dalı için fazlaca büyük sayılarda cezalara çarptırıldık. Ben 125 bin, Batur Şilen de 75 bin TL. Ben bunları da Tahkimin düzelteceğine inanıyorum Artık mecburen bu mevzuyu da Tahkime götüreceğiz. Yani bence, basketbol ortamında esasen kulüplerin gelirleri limitli, bu biçim cezaları verirken kaşıkla verip kepçeyle geri almamak lazım. Yerli oyuncu oynatan kulüplere hayli dayanak vermeleri lazım. Ben bu mevzuda Hidayet liderin fazlaca efor gösterdiğini, bu hususta epey dayanak verdiğini görüyorum. Hidayet liderin bu yerli oyuncu projesine de hayli teşekkür ediyorum. Ancak yerli oyuncu oynatan kulüpleri maddi olarak daha epey desteklemeliyiz.
“JAMES BLACKMON İLE DEVAM ETMEK İSTİYORUZ”
SORU: James Blackmon’la devam edilecek mi?
YANIT: Basketbolda yabancı oyuncularla mukaveleler genelde bir yıllık olur. James Blackmon’un da kontratı bitti. Biz performansından mutlu kaldık. Tabi devam edip etmeme sonucu yalnızca bir sportif karar değil, hem de mali bir karar. Bunun sportif bacağına hem sportif yöneticimiz birebir vakitte koçumuz olan Ahmet Kandemir karar verecek. O karar verirse biz de mali bacağını uygun bulursak onu destekleyeceğiz. Bizim sevdiğimiz, profesyonelliğini beğendiğimiz güzel bir oyuncu kendisi.
“ALPEREN ŞENGÜN NBA’E GİTMEZSE BİZİMLE DEVAM EDECEK”
SORU: Alperen Şengül’ün NBA’a gitme ihtimali nedir?
YANIT: Alperen Şengül’ün NBA’e gitme ihtimali her geçen gün artıyor. Galiba Temmuz sonunda belirli olacak draft edilip edilmediği. Artık Ulusal ekiple birlikte Kanada’ya gidecek. Orada Ulusal ekip safhasını geçirdikten daha sonra NBA’in draft kampına gidecek, yanlış hatırlamıyorsam 5 Temmuz üzere. daha sonrasında da durumu muhakkak olacak. Natürel ki biz Alperen’in bizde oynamaya devam etmesini isteriz, lakin 19 yaşında da bir oyuncunun NBA’e gitme talihini kaçırmasını istemeyiz. Gitmezse bizde devam edecek, giderse de Allah yolunu açık etsin.
“ŞEHMUS VE FURKAN’A TALİP OLAN KULÜPLER VAR”
SORU: pek hayli oyuncunuza teklifler var. Bilhassa Şehmus ve Furkan’ı Fenerbahçe’nin istediği konuşuluyor. Gidecekler mi kalacaklar mı?
YANIT: Evet Şehmus ve Furkan’a talip olan kulüpler oldu. Biz Furkan’la devam etmeyi düşünüyoruz, katiyetle Furkan’ı satma üzere bir planımız yok. Şehmuz’la da devam etmek istiyoruz. Şöyle söyleyeyim, Beşiktaş’ın hiçbir oyuncusu satılığa çıkmış değil, Beşiktaş hiçbir oyuncusuna talip aramıyor. Biz kendimiz bütün oyuncularla devam etmek istiyoruz. Lakin alışılmış ki yeterli bir performanstan daha sonra gelen teklifler oluyor. Burada da maddi konularda anlaşabilirsek, bunlar yaşanabilir, olabilir. Âlâ oyunculara teklifler gelmesi olağan. Bu teklifler yalnızca dediğiniz kulüpten değil öteki kulüplerden de teklifler var. Hem oyuncun menfaati, hem Beşiktaş’ın menfaati tıpkı yerde buluşursa bunlar olabilir. Lakin şu an için bu biçimde verilmiş bir karar yok.
yeni üyelere özel kampanya! 100 TL oyna, 100 TL kazan,