Aşı aykırıları için “izole edilsinler” önerisi
Pandemi tüm dünyanın olduğu üzere Türkiye’nin de bir numaralı gündem hususu. Covid-19’un son devir Türkiye’deki seyrini pahalandıran Medicana International İzmir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhan Sakarya, ekim ayı sonunda hedeflenen 200 milyon doz aşı gayesine ne yazık ki ulaşılamadığını lakin yapılan aşılamanın kararındaki sayısal bilgilerin de göz arkası edilmemesi gerektiğini söylemiş oldu. Prof. Dr. Sakarya, “Geçen yılın birebir devirlerine baktığımızda, Covid-19 tanısı konulmuş hasta sayımız 60 binler düzeyindeydi, şu an 30 binler düzeyinde. Vefat oranına baktığımızda da 400’lü sayılardan, 200-250 ortası sayılara düşüş var. Yalnızca bu sayılar bile aşılamanın işe yaradığının göstergesi” dedi.
‘OKULLARDA HER ÇOCUK AŞILANMALI’
Olağanlaşmanın ülkemizde yanlış anlaşıldığını, neredeyse tüm bağların Covid-19 öncesi duruma döndüğüne dikkati çeken Prof. Dr. Sakarya, “Solunum izolasyonu, ara ve hijyen her vakit ehemmiyetini koruyor, korumalıyız. Lakin olağanlaşma için katiyen okullar açılmalı. Eğitimsizlik, Covid-19’dan daha tehlikeli bir bahis. Şu an okullarda belirli kriterleri karşılayan 13 yaş üzeri çocuklar aşılanıyor. bu biçimde bir şey olamaz. Birtakım bireylere yalnızca yurtdışına çıkıyor diye 4. doz aşı yapılıyor lakin birebir sınıf içerisindeki çocuklar aşılanmıyor. Bu çocuklar daima birbirleriyle temas içerisindeler. Meskene gidiyorlar, tahminen anne ve babalarına bulaştırıyorlar. Bu niçinle okula giden her çocuk kesinlikle aşılanmalı. Biz her vakit aşının hastalığı yok etmek manasına gelmediğini söylemiş olduk. Aşı, kişinin hastanede yatma ya da hastalıktan ölme riskini azaltıyor” sözlerini kullandı.
‘AŞI OLMAMAK DEMOKRASİ İLE AÇIKLANAMAZ’
Virüsün beşerdeki konağının engellenmemesi durumunda varyantlarının meydana gelmesinin kaçınılmaz olduğunu, ileride aşıya dirençli ya da aşı kaçağı varyantlarla müsabakanın fazlaca mümkün olduğunu belirten Prof. Dr. Sakarya, “Bunu aşmak için aşılamanın sürat kazanması ve önlemlerin daha sıkı hale gelmesi gerekiyor. Dünyada şu an için tedbirleri en hayli gevşeten ülkelerden birisi ne yazık ki Türkiye. Öteki tarafınca aşı karşılarına yaptırım uygulamak zorundayız. Bunun demokrasi ya da kişinin kendi tercihi ile açıklanacak bir durumu yok. Kişi aşı yaptırmak istemez tahminen o kişi Covid-19 da olsa onda fazlaca hastalık yapmaz lakin yakınındaki kişiyi öldürebilir. Bu niçinle aşı tersleri lütfen çıkıp konuşmasın. Katiyetle aşı olmak zarurî tutulmalı ve aşı olmayanlar da toplumsal ortamlardan, toplu taşımalardan, okullardan uzak tutulmalı yani izole edilmeli” dedi.
‘KIŞ GELİYOR DİKKAT’
Türkiye’deki Covid-19 kaynaklı vefat sayısının 2 yılda 70 binler düzeyine yükseldiğini, aşı ve tedbirler yardımıyla bu sayıların baskı altında tutulduğunu fakat kış aylarının da geldiğini anlatan Prof. Dr. Sakarya, “İpleri elimizden kaçırırsak, bu sayılar bu kız 120 binlere dayanır. Pekala ipi elimizden nasıl kaçırırız, aşı şayet olmazsak, tedbirleri gerektiğini üzere uygulamazsak bu ip elimizden kaçar” diye konuştu.
KAYNAK: DHA
Pandemi tüm dünyanın olduğu üzere Türkiye’nin de bir numaralı gündem hususu. Covid-19’un son devir Türkiye’deki seyrini pahalandıran Medicana International İzmir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhan Sakarya, ekim ayı sonunda hedeflenen 200 milyon doz aşı gayesine ne yazık ki ulaşılamadığını lakin yapılan aşılamanın kararındaki sayısal bilgilerin de göz arkası edilmemesi gerektiğini söylemiş oldu. Prof. Dr. Sakarya, “Geçen yılın birebir devirlerine baktığımızda, Covid-19 tanısı konulmuş hasta sayımız 60 binler düzeyindeydi, şu an 30 binler düzeyinde. Vefat oranına baktığımızda da 400’lü sayılardan, 200-250 ortası sayılara düşüş var. Yalnızca bu sayılar bile aşılamanın işe yaradığının göstergesi” dedi.
‘OKULLARDA HER ÇOCUK AŞILANMALI’
Olağanlaşmanın ülkemizde yanlış anlaşıldığını, neredeyse tüm bağların Covid-19 öncesi duruma döndüğüne dikkati çeken Prof. Dr. Sakarya, “Solunum izolasyonu, ara ve hijyen her vakit ehemmiyetini koruyor, korumalıyız. Lakin olağanlaşma için katiyen okullar açılmalı. Eğitimsizlik, Covid-19’dan daha tehlikeli bir bahis. Şu an okullarda belirli kriterleri karşılayan 13 yaş üzeri çocuklar aşılanıyor. bu biçimde bir şey olamaz. Birtakım bireylere yalnızca yurtdışına çıkıyor diye 4. doz aşı yapılıyor lakin birebir sınıf içerisindeki çocuklar aşılanmıyor. Bu çocuklar daima birbirleriyle temas içerisindeler. Meskene gidiyorlar, tahminen anne ve babalarına bulaştırıyorlar. Bu niçinle okula giden her çocuk kesinlikle aşılanmalı. Biz her vakit aşının hastalığı yok etmek manasına gelmediğini söylemiş olduk. Aşı, kişinin hastanede yatma ya da hastalıktan ölme riskini azaltıyor” sözlerini kullandı.
‘AŞI OLMAMAK DEMOKRASİ İLE AÇIKLANAMAZ’
Virüsün beşerdeki konağının engellenmemesi durumunda varyantlarının meydana gelmesinin kaçınılmaz olduğunu, ileride aşıya dirençli ya da aşı kaçağı varyantlarla müsabakanın fazlaca mümkün olduğunu belirten Prof. Dr. Sakarya, “Bunu aşmak için aşılamanın sürat kazanması ve önlemlerin daha sıkı hale gelmesi gerekiyor. Dünyada şu an için tedbirleri en hayli gevşeten ülkelerden birisi ne yazık ki Türkiye. Öteki tarafınca aşı karşılarına yaptırım uygulamak zorundayız. Bunun demokrasi ya da kişinin kendi tercihi ile açıklanacak bir durumu yok. Kişi aşı yaptırmak istemez tahminen o kişi Covid-19 da olsa onda fazlaca hastalık yapmaz lakin yakınındaki kişiyi öldürebilir. Bu niçinle aşı tersleri lütfen çıkıp konuşmasın. Katiyetle aşı olmak zarurî tutulmalı ve aşı olmayanlar da toplumsal ortamlardan, toplu taşımalardan, okullardan uzak tutulmalı yani izole edilmeli” dedi.
‘KIŞ GELİYOR DİKKAT’
Türkiye’deki Covid-19 kaynaklı vefat sayısının 2 yılda 70 binler düzeyine yükseldiğini, aşı ve tedbirler yardımıyla bu sayıların baskı altında tutulduğunu fakat kış aylarının da geldiğini anlatan Prof. Dr. Sakarya, “İpleri elimizden kaçırırsak, bu sayılar bu kız 120 binlere dayanır. Pekala ipi elimizden nasıl kaçırırız, aşı şayet olmazsak, tedbirleri gerektiğini üzere uygulamazsak bu ip elimizden kaçar” diye konuştu.
KAYNAK: DHA