Dernek tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “ Türk Kadının siyasete girişi Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ile olmuştur; kadınlara 1930 da Belediye seçimlerine katılma, 1932 de Köy Kanunu ile Muhtar ihtiyar heyetine seçilme ve 5 Aralık 1934’te Anayasa değişikliği ile milletvekili seçilme hakkı verilmiştir. Bu gelişmenin ardından yapılan 1935 seçimlerinde seçilen 400 milletvekilinden 18’i kadın olmuş ve Mecliste kadınlar yüzde 4,5 oranında temsil edilmişlerdir. Bu oran daha sonraki seçimlerde hep azalmış, 1950 seçimlerinde yalnızca 3 kadın milletvekili seçilmiştir.2007 yılından sonra bu sayı gittikçe artmaya başlamıştır, şu anda TBMM’de kadın milletvekili oranı yüzde 17.3 tür. Bu durum yerel yönetimlerde de pek farklı değildir. Kadınların siyasette yer almaması yalnızca siyasi faaliyette bulunmaması değildir, kadınların yönetimde yer almaması, kadının yönetime katılmaması demektir. Kadının siyasette erkek ile eşit oranda yer alması, ülkenin kadın ile erkek tarafından birlikte yönetilmesi demektir. Bu da toplumsal cinsiyet eşitliğinin gerçekleşmesi açısından atılacak en büyük adımdır ve başta kadına yönelik şiddet olmak üzere pek çok toplumsal sorunun çözümü demektir. Kısaca ; siyasette kadının erkekle eşit oranda yer almaması, toplumsal bir sorundur, bir yönetim sorunudur , bu bir kadın sorunu değildir, toplumsal bir sorundur, nasıl işsizlik, enflasyon bir toplumsal sorunsa bu da öyle algılanmalı ve öyle mücadele edilmelidir.” ( HABER MERKEZİ)
ircfrm.net için Yenialanya-com sitesinden alıntı yapılmıştır.
ircfrm.net için Yenialanya-com sitesinden alıntı yapılmıştır.