ALANYA Sağlık Müdürü Dr. Nadir Aldemir, Pazartesi Sohbeti’nin bu haftaki konuğu oldu ve koronaya ilişkin hayati öneme sahip uyarılarda bulundu. Alanya için kırmızı alarmın sürdüğünü belirten Aldemir "Şehrimizde temaslıların gizlenmesi vaka sayılarının artmasının en büyük nedenlerinden biri" dedi. 'TEMASLI VİRÜS SAÇIYOR'KORONA ile mücadelede en büyük görevin vatandaşa düştüğünü söyleyen Aldemir "Vatandaş tanı sonrası temas ettiği kişileri gizlememeli. Böyle bir eğilim var. 'Temaslı kişi işinden, gücünden kalmasın' düşüncesine sahipler maalesef. Oysa temaslı virüs saçıyor. Temaslı adını vermek bir insanlık görevi" dedi. 'SIRASI GELEN KOŞSUN'ALANYA'DA görülen Brezilya ve Afrika mutasyonlu vakalara da dikkat çeken Aldemir, "Aşı farkındalığının oluşması şart. Korunmak ve savaş en büyük silahlarımız. Aşı olan da virüs kapabilir ama hastaneye yatma oranı çok düşük. Aşı ölümü de engelliyor. O yüzden sırası gelen koşarak aşıya gitsin" dedi. İŞTE O ÇARPICI RÖPORTAJAZARTESİ SOHBETİ - EBRU AKARPAT AİLE Sağlığı Merkezlerinin görevlerini ve sorumluluklarını anlatan Aldemir, koronavirüs sonrası en çok bulaşıcı hastalıklar biriminin çalıştığını ve mevcut filyasyon ekibinin sayısını attırdıklarını belirtti. Alanya için kırmızı alarmın sürdüğünü de belirten Aldemir, “Temaslıların gizlenmesi vaka sayılarının artmasının en büyük nedenlerinden biridir” dedi. Kentimizde görülen Brezilya ve Güney Afrika mutasyonlu vakalara da dikkat çeken Aldemir, aşı farkındalığının bir an önce oluşması gerektiğini de aktardı. İşte Aldemir ile röportajımızdan öne çıkanlar: -Alanya Devlet Hastanesi’nde 22 yıl görev yapmanızın ardından ALKÜ Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne Başhekim Yardımcısı olarak atandınız. Son olarak Alanya İlçe Sağlık Müdürlüğü görevine getirildiniz. Alanya ve bölge halkı sizi elbette tanıyor fakat tanımayanlar için bize kendinizi anlatır mısınız? Elbette. Alanyalıyım, İlk, orta ve lise eğitimimi Alanya’da tamamladıktan sonra Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandım ve 1986 yılında mezun oldum. Mecburi hizmetimi Kütahya’nın bir köyünde yaptım, ardında da Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Anestezi ve Reanimasyon branşında uzmanlık eğitimimi tamamladım. Uzmanlığımı aldıktan hemen sonra Gazipaşa Devlet Hastanesinde 2 yıl görev aldım, bu sürecin yaklaşık bir yılını başhekim olarak geçirdim. 1994 yılında Alanya Devlet Hastanesinde göreve başladım ve çok uzun yıllar burada Alanya ve bölge halkına hizmet verdim. Akabinde Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Başhekim Yardımcılığı görevine getirildim ve kasım ayı itibariyle Alanya’da ilçe sağlık müdürü olarak görev yapmaktayım. ‘FİLYASYON EKİBİMİZİ ARTTIRDIK, TOPYEKÜN KORONAVİRÜS SAVAŞINDA BASINDAN BÜYÜK DESTEK ALDIK’-Alanya Sağlık Müdürü olarak atandığınız günden itibaren yoğun bir tempoda çalışıyorsunuz. Göreve geldiğiniz günden bugüne hangi çalışmaları yürüttünüz?Mart ayı itibariyle koronavirüs ülkemizde de ciddi bir şekilde görülmeye başlandı. Mayıs, haziran aylarında azalmaya başlamıştı. Fakat bölgemiz hem yerli hem de yabancı turistin ziyaret ettiği bir bölge olduğundan ve sıcak havalarda klimalı-kapalı ortamlarda daha çok zaman geçirilmesine de bağlı olarak bazı vatandaşların tedbirlere uymamasından dolayı artış gözlemlemeye başlamıştık. Sonbahar ile birlikte beklenen enfeksiyon artışına paralel olarak ilçemizde de vaka sayıları artmaya başladı. Kasım ve aralık ayında da ciddi bir yükselme oldu. Yükselen vaka sayılarının ardından hasta kişilerin tespiti ve tespit sonrası hastanın neler yapması gerektiğini anlatan mevcut filyasyon ekibimizin sağlık çalışanı, şoför ve araç sayısını Antalya İl Sağlık Müdürlüğümüzün ve civarda ve ilçemizde bulunan diğer kurumların desteği ile arttırdık. O dönem Gazipaşa’dan, Gündoğmuş’tan, Akseki’den ve ilçemizde bulunan diğer ağız ve diş sağlığı başta olmak üzere diğer sağlık kurumlarından müdürlüğümüze geçici atamalar yapıldı. Koronavirüs mücadelesi için 34 filyasyon ekibine sahip olduk ve kesintisiz hizmet anlayışı ile çalıştık, çalışmaya da devam ediyoruz. Alanya’da bu zamana kadar 15 bin 986 PCR pozitif vakası çıktı. Bu ara yeniden bir dalgalanma var. Son 7 günde vaka insidans hızımız (100 binde hasta olan kişi sayısının göstergesi) 862. Bu rakam 3 ay önce sadece 35-40 aralığındaydı. Topluma ümitsizliği aşılamak kolaydır ama ümidi aşılamak kolay olmuyor. Kış aylarında da bu rakamları görmüştük. Yeniden vakaların düştüğü günleri getireceğiz. Rakamları düşürmede de siz basın camiasından çok büyük fayda görüyoruz. Toplumda yaşayan vatandaşların her birine ulaştırmak istediğimiz mesajları sizler sayesinde ulaştırarak koronavirüs mücadelesini topyekün savaş haline getirip başarıya ulaştık. Artan vaka sayılarını yeniden düşüreceğiz. Bu vesile ile sesimizi ulaştırmak istediğimiz tüm noktalara ulaştıran basın mensuplarına teşekkür ederim. ‘EN İYİ HİZMETİ SAĞLAMAK İÇİN ÇALIŞIYOR, DENETİMLER YAPIYORUZ’- Sağlık Müdürlüğünün pek çok görevi vardır ve elbette koronavirüsten sonra yükünüz daha da artmıştır. İlçe Sağlık Müdürlüğü hangi hizmetleri verir?İlçemizde bulunan 26 tane Aile Sağlığı Merkezinde 100 aile hekimimiz var. Aile Sağlık hizmetleri birinci basamak sağlık hizmetini sunuyor. Müdürlüğümüzün görevlerinden biri, Aile Sağlığı Merkezlerinin çalışmalarını kontrol etmektir. Aile Sağlık Merkezleri bölgemize göçen yerli ve yabancı uyruklu vatandaşları, gebelikleri, düşük olan gebelikleri, doğumları; yenidoğanlardan tutun askerlik çağına gelinceye kadar olan aşılama yani bağışıklama hizmetleri Aile Sağlığı Merkezine verilmiş halde. Müdürlük olarak , burada yapılan tüm işlemleri, hizmetleri her ay İl Sağlık Müdürlüğüne rapor halinde sunuyoruz. Özel sağlık kurumlarının, optik firmalarının, eczanelerinin mevzuata göre denetimlerini yapıyoruz. ‘SU İLE BULAŞABİLECEK HASTALIKLARIN KONTROLLERİNİ YAPIYORUZ’Çevre Sağlığı Birimimiz ile belediye tarafından temin edilen suların, piyasada satılan memba sularının rutin kontrollerini sağlıyor, denetimler yapıyoruz. Turizm sezonunda hizmet veren otellerin havuz ve legionella ile ilgili kontrolleri tarafımızca yapılıyor. ‘KESİNTİSİZ HİZMET VERİYORUZ’Bulaşıcı Hastalıklar Birimimiz ile bölgede gelişen ve gelişebilecek bulaşıcı hastalıkların tespitini ve bununla ilgili İl Sağlık Müdürlüğünün verdiği talimatlarla salgının yönetilmesini sağlıyoruz. Şu anda en aktif çalışan birimimiz bu birim. Sahada günün her saatinde hizmet verebilen filyasyon ekibimiz, bu birime dahil. Koronavirüs sonrası en çok çalışan ve aktif olan birimimiz. ‘ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARIR’Sağlık Hayat Merkezinde yer alan Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) ile rahim ağzı kanserinin teşhisi için numune alıyor, test yapıyoruz. Meme kanserinde taramaları yaparak kanserin erken teşhis edilerek ölümle sonuçlanmadan tedavi edilmesi için var gücümüzle çalışıyoruz. Birimimize gelen kadınlara erken teşhise yönelik eğitimler veriyor, evlerde kişisel kontrollerin nasıl yapılacağını maketler üzerinde anlatıyoruz. ‘SON YEDİ GÜNDE 2 BİN 527 KİŞİYE FİLYASYON YAPTIK’-Peki koronavirüs sonrası İlçe Sağlık Müdürlüğü olarak neler yaptınız, 3. pikin yaşandığı bugünlerde Alanya halkına hangi hizmetleri veriyorsunuz?Bugünlerde Türkiye genelinde olduğu gibi bölgemizde de vaka sayılarımız yüksek. Son 7 günde 2 bin 527 kişiye filyasyon yaptık. Belirlediğimiz temaslı sayımız da 1.736 oldu. Bir vaka laboratuvarda sisteme pozitif olarak düştüğünde ortalama olarak 4 saatte o vakalara ulaşıyoruz. Filyasyon ekibi, vakaya ne kadar hızlı ulaşırsa, evden çıkmama yönünde uyarılarda bulunursa başka kişiye bulaştırma oranı daha düşük oluyor. Vakaya ulaşma süremiz bu anlamda çok büyük önem taşıyor, o nedenle tüm vakalarımızla ilgili filyasyonlarımızı yapıyoruz. Hastaneler, koronavirüs teşhisi koyduğu kişilere ücretsiz olarak ilaç veriyor. Testten sonra bir nedenle ilaç alamayan kişilere ve temaslılara aralık ayı itibariyle Alanya İlçe Sağlık Müdürlüğü olarak bakanlığımızın talimatı gereği yaş grubuna uygun doz ve miktarda ilaçlarını temin ediyoruz. Bugüne kadar Alanya’da 34 bin 731 kutu Favicovir ilacı ücretsiz olarak verilmiş. Bunun 6 bin 221 kutusunu müdürlüğümüzün ekipleri ile dağıtımını gerçekleştirdik. Ekibimizin asli görevi, temas ve izolasyon kurallarını anlatmak, rapor ihtiyaçları varsa rapor ihtiyaçlarını karşılamak. ‘AKSAMA YAŞAMADIK, VAKALARIN ARTMASI İLE OLUŞABİLECEK DURUMLARA KARŞI TEDBİRİMİZİ ALDIK’-Kasım ve aralık aylarını hep “korkutan aylar” olarak konuştuk. Mutasyonlu virüs ile daha da zorlu bir sürecin içine giriyoruz belki de. 2. pikte sağlık alanında ve filyasyon ekiplerinin çalışmalarında aksama oldu mu? Oldu ise bu aksamanın 3. pikte yeniden yaşanmaması için önlem alındı mı?Diğer kurumlardan sağlanan personel desteği ile vaka artışlarıyla şu ana kadar aksilik yaşamadık. Ancak vaka sayısı artarsa yeni ekibimizi kurmaya da hazırız. Bunun için gerekli olan alt yapıya sahibiz. Bizi sevindiren tek bir mesele var ki son 4-5 ayda, Alanya’daki yoğun bakımlarımıza kapasiteyi aşan derecede bir hasta dalgası gelmedi. Bizleri endişelendiren, gelen hasta talebini karşılayamamak. Ancak Türkiye genelinde olan vaka artışını yavaşlatmak ve durdurmak gerekiyor. Bunu yalnızca sağlık çalışanları karşılayamaz. Vatandaşımızın kendi karantinasını uygulaması gerekiyor. Korunmak ve savaş en büyük silahımız. Aşıdan sonra az sayıda hasta olabiliyor ama hastaneye yatma oranı çok az. Aşı, hastalığı engellemiyor fakat ölümle sonuçlanmasını engelliyor. Bu nedenle sırası geldiğinde herkesin koşarak aşı yaptırmaya gitmesi şart. Aşıdan sonra hasta olanların sayısı az da olsa oldu fakat hiçbiri hastaneye yatma gereksinimi gerektirmedi. ‘BAĞIŞIKLIK KİŞİDEN KİŞİYE DEĞİŞİR, HERKES RİSK ALTINDA’-Koronavirüs olanların 6 ay antikorlu olduğu söyleniyor, bu süre bazı hekimler tarafından 2 ay olarak da aktarıldı. Kovid olan kişi yeniden kovid olur mu? Koronavirüs olup vücudunda antikor olan kişi, mutasyonlu virüse karşı da aynı seviyede korunur mu?Tıpta kesin kural olması için herkes tarafından kabul edilmesi gerekiyor, antikor için net bir süre veremeyiz. Çünkü bağışıklık konusu kişiye özel bir durum. Koronavirüs olan bir kişide 6 ay antikor oluşabiliyorken başka bir kişide hiç oluşmayabiliyor. Virüsü geçiren bir kişinin kendini güvencede hissetmemesi gerekiyor çünkü yeniden koronavirüsü kapabilir. Bugüne kadar virüs ile karşılaşmamış kişinin de “bağışıklığım çok güçlü, bana bir şey olmaz” deme şansı yok. Ortamdan alınan virüsün sayısı da önemli. Bulunduğunuz ortamda süper bulaştırıcılar varsa herkes hasta olabiliyor fakat düşük viral yük saçılıyorsa insanlar bundan çok etkilenmeyebiliyor. Hasta olan bir kişi, kendini izole etmek zorunda. Hasta olan kişi, temaslıların ismini eksiksiz vermek zorunda. Aksi halde sonuçları daha ağır olacak ‘KALP HASTALIĞI ÖYKÜSÜ OLMAYANLARA ZARAR VERMİYOR’- Korona tedavi sürecinde verilen bir ilacın, kalp krizine yol açtığı söyleniyor. Elinizde buna dair bir veri var mı?Kalp krizinin sebebi, hastalığın bir özelliği. Bu ilaç diyaliz hastalarına ve romatizma hastalarına dahi verilebiliyor. Kalpte ritim bozukluğu yaşayanlara ve kalp pili olan kişilere tetikleme olduğu söyleniyor ancak buna bağlı ciddi bir veri elimizde yok. Bizler geçmişte ve mevcutta kalp hastalığı ya da ritim bozukluğu olan kişilere ve 65 yaş üzeri kişilere vermedik, vermiyoruz. Kalp krizleri, hastalıktan kaynaklanan bir durum, ilaçtan kaynaklı değil. Hastalık teşhisi aldıktan sonra bu korku ile ilacı içmeyen kişilerin yoğun bakıma yatma oranları artıyor, hastalık ilerledikten sonra iyileşmedeki başarı şanslarını engellemiş oluyorlar. Yinelemek isterim, kişide herhangi bir kalp hastalığı öyküsü yok ise ilacın böyle bir yan etkisi olmuyor. ‘MUTASYONLU VAKA SAYISI ÇOK YÜKSEK DEĞİL’- Mutasyonlu virüslerde son durum ne? Ölüm oranları yüksek mi?İngiltere mutasyonu nerdeyse tüm vakalarda görülüyor, o nedenle mutasyon olarak saymıyoruz artık. Onun dışında Brezilya ve Güney Afrika mutasyonları kentimizde görüldü. Bu iki mutasyonda hastalığın seyri daha hızlı ve bu nedenle hastaneye yatış oranları, komplikasyonları daha yüksek. Hastalık direkt olarak ölüme sebep değil; komplikasyonları var. Kalbe pıhtı atabiliyor, emboli oluşmasına neden olabiliyor. Akciğerlerin harabiyete uğramasına neden oluyor. Bu 2 mutasyonlu virüste karantinayı 14 gün uyguluyoruz. Vaka sayısı çok yüksek değil. - Koronavirüs, en çok siz sağlık kahramanlarını yordu. Geçtiğimiz salı günü Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından yeni kısıtlama kararları açıklandı. Bu kısıtlama kararları sizce yeterli olacak mı?Hükümeti idare edenler, birçok parametreyi göz önünde bulunduruyorlar. Tam kapanma olduğunda ekonomik olarak bir takım sektörler şikayetçi oluyor; serbestlik gelince biz sağlık çalışanları şikayetçi oluyor. Çünkü belli bir yere kadar düşürüyoruz hastalığı ardından serbestlik oluyor ve vakalar çoğalıyor. Tüm dünyada da bu durum yaşanıyor. Kısıtlama öncesi yaşanan serbestlikte artan vaka sayılarından sonra hükümetimiz gerekli tedbiri aldı. Ben bu tedbirin faydalı olacağına eminim ancak yeterli olup olmadığını zaman gösterecek. En büyük görev vatandaşın. Vatandaş hem kapalı ve kalabalık ortamlara girmemeli hem de tanı aldıktan sonra temas ettiği kişileri gizlememeli. Böyle bir eğilim var. Temaslı kişi işinden, gücünden kalmasın düşüncesine sahipler maalesef. Oysaki, temasın ilk günlerinde belirti vermeyen o kişi, birkaç gün sonra virüs saçmaya başlıyor ve hastalık bu yüzden hızlı yayılıyor. Temaslı olunan kişilerin adını vermek, bir insanlık görevi olmalıdır. Toplum sağlığı ve can kayıplarının önlenmesi için, bölgemize gelecek olan turist sayısını arttırmak için, sağlıklı bir topluma sahip olmak için temaslıların varlığı gizlenmemeli ve filyasyon ekibimizin kendileri ile irtibat kurmaları sağlanmalı. ‘AŞI, HASTANEYE YATIŞLARI VE ÖLÜME NEDEN OLAN KOMPLİKASYONLARI ENGELLİYOR. ELİMİZDE BÖYLE BİR SİLAH VARKEN, SIRASI GELEN AŞI YAPTIRMALI’-Siz tıp hekimleri, halkın anlayacağı dilden aktardınız hep bu süreci ama yeniden yeniden anlatmak gerekiyor belki de. Bulaş seviyesi yükseldikçe aşı karşıtlarının sayısı da yükseliyor gibi. Aşının önemi nedir? Neden aşı yaptırmalıyız? Alanya’da şu ana kadar kaç kişi aşılandı? Alanya’nın tamamı hangi tarihte aşılanmış olur? Aşı, önlenebilir bulaşıcı hastalıklarda en önemli silahımız. Ortalama insan ömrünün uzamasını sağlayan buluşlardan biri de aşı. Aşı, kişinin hastalanmasını engelliyor ya da yakalanma olasılığını düşürerek hastalığın derecesinin en az şekilde hissedilmesini sağlıyor. Aşının ruhsal bozukluklara neden olduğunu söyleyenler var, aşıya hiç inanmayan sağlık çalışanları da dahil… Toplumun bağışıklık kazanması için hiçbir zararı olmadığı gibi koruyuculuğu da çok yüksek. Hastalığa yakalanmayı yüzde yüz engellemese de ölüme neden olan komplikasyonların hastaneye, yoğun bakıma yatışları engelliyor. Elimizde böyle bir silah varken ve bu kadar da amansız bir hastalık varken sırası gelenin aşı yaptırması gerekiyor. ‘TOPLAMDA 65 BİN 115 KİŞİYE AŞI YAPTIK’Şimdiye kadar 90 yaş aşı uygulamasına başladık. Randevu alanları, köylerinden Aile Sağlık Merkezine gelemeyen hastaları aşıladık. Daha sonra 85 yaş ve üzerine başladık onlara da aynı şekilde aşı uygulaması yaptık. Toplamda 37.072 kişiye birinci doz; 21.775 kişiye de 2. doz aşılarını yapmışız. Toplamda 65 bin 115 kişiye Alanya’da aşı yapmışız. Şu anda 65 yaş ve üzeri aşılanabilir. 65 ile 85 yaş arasında evlerinden merkezlerimize gelemeyen vatandaşlarımıza da mobil aşı ekibimiz ile aşılamalarını yapıyoruz. Şu anda 60 yaş ve üzeri aşılanıyor. ‘RİCAM, TEMASLILAR GİZLENMESİN VE SIRASI GELEN AŞI OLSUN’- Pazartesi Sohbeti’ne katıldığınız için teşekkür ederiz, eklemek istediğiniz bir konu varsa dinlemek isteriz.Ben iki doz aşıyı da yaptırdım. Aşı yaptırmak tamamen kişiye bağlı ama hasta olan kişinin kötü sonuçlara maruz kalabileceğini göz önünde bulundurmak gerekiyor. Vatandaşlarımızdan en büyük ricam temas ettikleri kişileri gizlemesinler, hastalarımız ve temaslıları izolasyon kurallarına uysunlar. Sırası gelenler de randevularını alarak aşılarını olsunlar. Kayıplar yaşamadan, süreci en iyi şekilde atlatmak için ben, ekibim ve tüm sağlık çalışanları canla başla çalışıyoruz. Vatandaşlardan da aynı dikkat ve özeni bekliyoruz.
ircfrm.net için Yenialanya-com sitesinden alıntı yapılmıştır.
ircfrm.net için Yenialanya-com sitesinden alıntı yapılmıştır.