8 yıl hekim doktor gezdi, yaralarının sebebi ortaya çıktı!
Geçirdiği koronavirüs niçiniyle teneffüs denetimli anestezi tekniğiyle ameliyata alınan Arık, sıhhatine kavuştu.
Tekirdağ Çorlu’da yaşayan Ahmet Arık’ın, 8 yıl boyunca ayak ve bacaklarında yaralar çıktı. Yaraların vakit zaman derinleşmesi kararı yaşlı adam, tedavi için ameliyat masasına bile yattı. bir epeyce hastane gezen Arık’ın yaralarının sebebi İstanbul’da yapılan tetkiklerde belirli oldu. Anjiyo daha sonrası bacak ve kalp damarlarında tıkanıklık olduğu öğrenilen Arık için açık kalp ameliyatına karar verildi.
AMELİYAT ÖNCESİ KORONAVİRÜSE YAKALANDI
Ameliyat için gerçekleştirilen tetkiklerde yaşlı adamın koronavirüse yakalandığı belirlendi. Virüsten akciğerleri olumsuz biçimde etkilenen ve zatürre teşhisi konulan Arık, tedavi daha sonrası kalp ameliyatına alındı. Açık kalp ameliyatında kullanılan klâsik anestezi prosedürünün yaşlı adamın zatürre şikayetlerini artıracağına karar veren Biruni Üniversite Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Lider Teskin, hastaya teneffüs denetimli derin anestezi uyguladı. Prof. Dr. Lider Teskin, teneffüs tüpü bağlanmadan gerçekleştirilen ameliyatın literatürde birinci olduğunu belirtti.
“DÜNYADA VE LİTERATÜRDE BİRİNCİ VAKA”
Hastanın hem kalp hem bacak damarlarında tıkanıklık olduğunu söz eden Prof. Dr. Başkan Teskin, “Kateter süreçle bacak damarları açıldıktan daha sonra hastamızın koronavirüs testi müspet çıktı. Koronavirüs akciğeri etkiledi ve zatürre gelişti. Kritik kalp damarları tıkanıklığına müdahale edemedik. Mecburen koronavirüs zatürresinin geçmesini bekledik. Lakin hastamızın göğüs ağrıları devam etti. Kalp damarlarında tıkanıklık önemli düzeydeydi. Olağan anestezide hasta bir teneffüs tüpü takarak makineye bağlanır. Fakat hasta koronavirüs zatürresi geçirdiğinden tedavisi bitse bile akciğerlerde hasar kalmakta. Hasarlı bir akciğer bir daha bir teneffüs aygıtı bağlandığında üstün enfeksiyona yol açabilirdi. Tüpü nefes borusuna soktuğumuz anda hastalık bir daha aktive olabilirdi. Biz de 3 basamaklı bir anestezi uyguladık. Birinci evrede hasta uyudu ağrıyı hissetmedi. İkinci basamakta teneffüsü baskıladık. Üçüncü evrede ise kendi teneffüsünü ortaya çıkarttık. Literatürü taradığımızda yüksek epidural anestezi ve endotrakeal tüp kullanmadan ameliyatı yapılan birinci hadise. Bunu hastamız koronavirüs zatürresi geçirdiği için yaptık.
“KALP HASTALIĞIM OLDUĞUNU DUYDUĞUMDA ÇOK ŞAŞIRDIM”
Epey yılın akabinde bu yaraların niçininin damarlardaki tıkanıklık olduğu öğrendiğini belirten Ahmet Arık ise “Açık kalp ameliyatı uygulandı. Artık kendimi fazlaca uygun hissediyorum. Bu yaralar ayaktan patlak veriyordu derin yaralar oluşuyordu bedenin diğer yerinden aldıkları kesimlerle yaraları kapatıyorlardı. Lakin 1 sene daha sonra bu yaralar yinelıyordu. Hiç kalp hastalığı olduğunu hissetmemiştim. Kalple ilgili sorun olduğunu duyduğumda ise fazlaca şaşırdım. Ameliyatın tekniğinin de dünyada birinci olduğunu söylemiş olduler. Denetimli anestezi ile ameliyat oldum ben hiç bir şey hatırlamıyorum” tabirlerini kullandı.
Babasının yaşadığı meselelerin senelerca tahlil bulmadığını söyleyen kızı Nilüfer Uçan da “Hep bu yaralar yama süreciyle kapatılsa da tam olarak bir tedavi gerçekleşmedi, yenidendan çıktı. Halbuki sorun damarlardaymış. Hastanede bize anjiyo önerildiğinde kalp ve bacak damarlarının tıkalı olduğu açık kalp ameliyatı gerektiği damarların açılması gerektiği yaraların bu sayede güzelleşeceği söylendi. Çok şaşırdım ayaktaki yaranın niçininin kalp hastalığı olacağını hiç beklemiyordum” dedi.
Geçirdiği koronavirüs niçiniyle teneffüs denetimli anestezi tekniğiyle ameliyata alınan Arık, sıhhatine kavuştu.
Tekirdağ Çorlu’da yaşayan Ahmet Arık’ın, 8 yıl boyunca ayak ve bacaklarında yaralar çıktı. Yaraların vakit zaman derinleşmesi kararı yaşlı adam, tedavi için ameliyat masasına bile yattı. bir epeyce hastane gezen Arık’ın yaralarının sebebi İstanbul’da yapılan tetkiklerde belirli oldu. Anjiyo daha sonrası bacak ve kalp damarlarında tıkanıklık olduğu öğrenilen Arık için açık kalp ameliyatına karar verildi.
AMELİYAT ÖNCESİ KORONAVİRÜSE YAKALANDI
Ameliyat için gerçekleştirilen tetkiklerde yaşlı adamın koronavirüse yakalandığı belirlendi. Virüsten akciğerleri olumsuz biçimde etkilenen ve zatürre teşhisi konulan Arık, tedavi daha sonrası kalp ameliyatına alındı. Açık kalp ameliyatında kullanılan klâsik anestezi prosedürünün yaşlı adamın zatürre şikayetlerini artıracağına karar veren Biruni Üniversite Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Lider Teskin, hastaya teneffüs denetimli derin anestezi uyguladı. Prof. Dr. Lider Teskin, teneffüs tüpü bağlanmadan gerçekleştirilen ameliyatın literatürde birinci olduğunu belirtti.
“DÜNYADA VE LİTERATÜRDE BİRİNCİ VAKA”
Hastanın hem kalp hem bacak damarlarında tıkanıklık olduğunu söz eden Prof. Dr. Başkan Teskin, “Kateter süreçle bacak damarları açıldıktan daha sonra hastamızın koronavirüs testi müspet çıktı. Koronavirüs akciğeri etkiledi ve zatürre gelişti. Kritik kalp damarları tıkanıklığına müdahale edemedik. Mecburen koronavirüs zatürresinin geçmesini bekledik. Lakin hastamızın göğüs ağrıları devam etti. Kalp damarlarında tıkanıklık önemli düzeydeydi. Olağan anestezide hasta bir teneffüs tüpü takarak makineye bağlanır. Fakat hasta koronavirüs zatürresi geçirdiğinden tedavisi bitse bile akciğerlerde hasar kalmakta. Hasarlı bir akciğer bir daha bir teneffüs aygıtı bağlandığında üstün enfeksiyona yol açabilirdi. Tüpü nefes borusuna soktuğumuz anda hastalık bir daha aktive olabilirdi. Biz de 3 basamaklı bir anestezi uyguladık. Birinci evrede hasta uyudu ağrıyı hissetmedi. İkinci basamakta teneffüsü baskıladık. Üçüncü evrede ise kendi teneffüsünü ortaya çıkarttık. Literatürü taradığımızda yüksek epidural anestezi ve endotrakeal tüp kullanmadan ameliyatı yapılan birinci hadise. Bunu hastamız koronavirüs zatürresi geçirdiği için yaptık.
“KALP HASTALIĞIM OLDUĞUNU DUYDUĞUMDA ÇOK ŞAŞIRDIM”
Epey yılın akabinde bu yaraların niçininin damarlardaki tıkanıklık olduğu öğrendiğini belirten Ahmet Arık ise “Açık kalp ameliyatı uygulandı. Artık kendimi fazlaca uygun hissediyorum. Bu yaralar ayaktan patlak veriyordu derin yaralar oluşuyordu bedenin diğer yerinden aldıkları kesimlerle yaraları kapatıyorlardı. Lakin 1 sene daha sonra bu yaralar yinelıyordu. Hiç kalp hastalığı olduğunu hissetmemiştim. Kalple ilgili sorun olduğunu duyduğumda ise fazlaca şaşırdım. Ameliyatın tekniğinin de dünyada birinci olduğunu söylemiş olduler. Denetimli anestezi ile ameliyat oldum ben hiç bir şey hatırlamıyorum” tabirlerini kullandı.
Babasının yaşadığı meselelerin senelerca tahlil bulmadığını söyleyen kızı Nilüfer Uçan da “Hep bu yaralar yama süreciyle kapatılsa da tam olarak bir tedavi gerçekleşmedi, yenidendan çıktı. Halbuki sorun damarlardaymış. Hastanede bize anjiyo önerildiğinde kalp ve bacak damarlarının tıkalı olduğu açık kalp ameliyatı gerektiği damarların açılması gerektiği yaraların bu sayede güzelleşeceği söylendi. Çok şaşırdım ayaktaki yaranın niçininin kalp hastalığı olacağını hiç beklemiyordum” dedi.