623 yıllık Ulu Cami’ye Ramazan mahyası asıldı
Selatin mescitlere mahya asma geleneğini bu yıl da sürdürüldü. İstanbul ve Edirne’deki mescitlerde mahya asma süreçleri tamamlandıktan daha sonra mahya grubu Bursa’ya geldi.
Genel Müdürlüğün İstanbul’daki mahya atölyesinde hazırlanarak Bursa’ya getirilen “Bizi aldatan bizden değildir” yazılı mahya, ustalarca caminin minareleri ortasına asıldı. Yaklaşık 4 saat süren çalışmada evvel mahya asılacak minareler ortasına halatlar çekildi. ondan sonrasında mahya bu halat sayesinde asıldı.
Mahyacılığın Osmanlı’dan bu yana devam eden bir sanat olduğunu söz eden mahya takımı şefi 66 yaşındaki Kahraman Yıldız, “Bu yazımızı İstanbul’da yazdık. Halatlarımızı asıp düzeneğimizi kurduk. Bugün de yazımızı asıyoruz. Bu yıl İstanbul’da 6 mescide ve Edirne Selimiye mescidine astık Bursa Ulu Cami 8’inci mahya astığımız cami, Ramazan ayının 15’inden daha sonra ikinci mahyaları asacağız” dedi.
Bu yıl hava kuralları yüzünden mahyaları asarken zorluk yaşadıklarını anlatan Kahraman Yıldız, “Edirne’de fırtına vardı. Gece saat 22:00’ye kadar Selimiye Camii’nin minaresinde kaldık. Bir çok zorlandık. mahyacılık Osmanlı Devleti vaktinden günümüze kadar uzanan bir sanattır. Cumhuriyet Devrinde elektrikli sisteme geçilmiştir. Ondan evvel kandiller bağlanıp yakılarak yapılmaktaydı. Hacı Ali Ceyhan iki padişah devrinde mahyacılık yapmıştır. Bizler de onun çıraklarıyız. 50 yıldır bu işi yapıyorum. 1979 yılından bu yana Ulucami’nin mahyalarını ben kuruyorum” dedi.
‘GENÇLER ÇIKARSA CET YADİGARI SANAT ÖLMEMİŞ OLUR’
Mahyacılığın genel müdürlük uhdesinde yapılan bir iş olduğunu anlatan Yıldız, “İşi öğrenmek isteyen gençler oldu. Lakin sıhhat sorunları yüzünden yürütemediler. Bu yıl emekli olan 2 arkadaşımla birlikte 3 kişi mahyaları kuruyoruz. Bu işi öğrenmek isteyen gençler çıkarsa cet yadigarı sanat ölmemiş olur. Yaşımız sıradan geçti. Üzerimize kalan bu emaneti artık devretmek gerekiyor. Daha ne kadar yapabiliriz bilemiyorum” diye konuştu.
Bursa Ulu Cami Tamir Donatım ve Bakım Derneği Lideri Hilmi Ulu ise, “Ramazan ayının birinci 15 gününde “Bizi aldatan bizden değildir” Hadis’i Şerifi görülecek. İkinci yarısında ise “Zekat Berekettir” ibarelerini bakılırsaceğiz” dedi.
Ulu Cami, kimi din erkeklerinca İslam’ın 5. en yüksek mertebesindeki ibadethane olarak kabul ediliyor. İslamiyet’te en yüksek mertebeli cami, Mekke’deki Mescid-i Haram, başkaları Medine’deki Mescid-i Nebevi, Kudüs’teki Mescid-i Aksa, Şam’daki Emeviye Camii olarak kabul ediliyor.
Beşincilik bazılarına bakılırsa Anadolu’da inşa edilen birinci cami olan Diyarbakır’daki Ulu Cami’ye aittir; lakin Buyruk Sultan, Akşemsettin, Molla Gürani üzere din erkeklerinın konuşmalarına bakılırsa beşincilik mertebesi Bursa’daki Ulu Cami’nindir. Ulu Cami’nin kutsallığı, yapıldığı bölümde din erkeklerinın ve evliyalarının gösterdiği ilgiden gelir. Yapılmasını teklif eden Buyruk Sultan; birinci namazı kıldıran Somuncu Baba; birinci cemaati Buyruk Sultan, Molla Fenârî, Yıldırım; birinci imamı Süleyman Çelebi; müezzinlerinden birisi Üftade Hazretleri’dir.
KAYNAK: İHA
Selatin mescitlere mahya asma geleneğini bu yıl da sürdürüldü. İstanbul ve Edirne’deki mescitlerde mahya asma süreçleri tamamlandıktan daha sonra mahya grubu Bursa’ya geldi.
Genel Müdürlüğün İstanbul’daki mahya atölyesinde hazırlanarak Bursa’ya getirilen “Bizi aldatan bizden değildir” yazılı mahya, ustalarca caminin minareleri ortasına asıldı. Yaklaşık 4 saat süren çalışmada evvel mahya asılacak minareler ortasına halatlar çekildi. ondan sonrasında mahya bu halat sayesinde asıldı.
Mahyacılığın Osmanlı’dan bu yana devam eden bir sanat olduğunu söz eden mahya takımı şefi 66 yaşındaki Kahraman Yıldız, “Bu yazımızı İstanbul’da yazdık. Halatlarımızı asıp düzeneğimizi kurduk. Bugün de yazımızı asıyoruz. Bu yıl İstanbul’da 6 mescide ve Edirne Selimiye mescidine astık Bursa Ulu Cami 8’inci mahya astığımız cami, Ramazan ayının 15’inden daha sonra ikinci mahyaları asacağız” dedi.
Bu yıl hava kuralları yüzünden mahyaları asarken zorluk yaşadıklarını anlatan Kahraman Yıldız, “Edirne’de fırtına vardı. Gece saat 22:00’ye kadar Selimiye Camii’nin minaresinde kaldık. Bir çok zorlandık. mahyacılık Osmanlı Devleti vaktinden günümüze kadar uzanan bir sanattır. Cumhuriyet Devrinde elektrikli sisteme geçilmiştir. Ondan evvel kandiller bağlanıp yakılarak yapılmaktaydı. Hacı Ali Ceyhan iki padişah devrinde mahyacılık yapmıştır. Bizler de onun çıraklarıyız. 50 yıldır bu işi yapıyorum. 1979 yılından bu yana Ulucami’nin mahyalarını ben kuruyorum” dedi.
‘GENÇLER ÇIKARSA CET YADİGARI SANAT ÖLMEMİŞ OLUR’
Mahyacılığın genel müdürlük uhdesinde yapılan bir iş olduğunu anlatan Yıldız, “İşi öğrenmek isteyen gençler oldu. Lakin sıhhat sorunları yüzünden yürütemediler. Bu yıl emekli olan 2 arkadaşımla birlikte 3 kişi mahyaları kuruyoruz. Bu işi öğrenmek isteyen gençler çıkarsa cet yadigarı sanat ölmemiş olur. Yaşımız sıradan geçti. Üzerimize kalan bu emaneti artık devretmek gerekiyor. Daha ne kadar yapabiliriz bilemiyorum” diye konuştu.
Bursa Ulu Cami Tamir Donatım ve Bakım Derneği Lideri Hilmi Ulu ise, “Ramazan ayının birinci 15 gününde “Bizi aldatan bizden değildir” Hadis’i Şerifi görülecek. İkinci yarısında ise “Zekat Berekettir” ibarelerini bakılırsaceğiz” dedi.
Ulu Cami, kimi din erkeklerinca İslam’ın 5. en yüksek mertebesindeki ibadethane olarak kabul ediliyor. İslamiyet’te en yüksek mertebeli cami, Mekke’deki Mescid-i Haram, başkaları Medine’deki Mescid-i Nebevi, Kudüs’teki Mescid-i Aksa, Şam’daki Emeviye Camii olarak kabul ediliyor.
Beşincilik bazılarına bakılırsa Anadolu’da inşa edilen birinci cami olan Diyarbakır’daki Ulu Cami’ye aittir; lakin Buyruk Sultan, Akşemsettin, Molla Gürani üzere din erkeklerinın konuşmalarına bakılırsa beşincilik mertebesi Bursa’daki Ulu Cami’nindir. Ulu Cami’nin kutsallığı, yapıldığı bölümde din erkeklerinın ve evliyalarının gösterdiği ilgiden gelir. Yapılmasını teklif eden Buyruk Sultan; birinci namazı kıldıran Somuncu Baba; birinci cemaati Buyruk Sultan, Molla Fenârî, Yıldırım; birinci imamı Süleyman Çelebi; müezzinlerinden birisi Üftade Hazretleri’dir.
KAYNAK: İHA