Toplumsal medyaya veda edecek/uzaklaşacak yüreğiniz var mı?
Günümüz de toplumsal medya aile içi etkileşimi engelleyen ögelerden birisi haline gelmiştir. elbette yorucu ve ağır geçen günler de haberleşme ve irtibat bağlamında olumlu tarafları bulunan toplumsal medya, vakit geçtikçe bağlantı aracından hayli daha fazlası haline gelmiştir. Gün içerisinde kahvaltı masası dahil olmak üzere toplumsal mecralar da ‘takılma’ ‘gezme’ üzere isimlendirilen vakit geçirme aksiyonu gece yatıp uyuyana kadar devam ediyorsa, akıllı telefon-tablet-bilgisayar üzere teknolojik avantajlar artık bir avantaj değildir bilakis bağımlılık haline gelmiş demektir. Toplumsal mecralardan bir süre uzak kalabilir misiniz? Bu soruya yanıtınız için oldukça düşünüyorsanız üstelik hayal dahi edemiyorsanız bu bağımlılığı gözden geçirmeniz için alarmlar çalıyor demektir.
EŞLER ORTASINDA DUYGUSAL YAKINLIK
Toplumsal mecralar aile kurumu açısından yeni bir dinamik pozisyon halini almıştır. Bu yeni dinamik aile içerisine en yanlışsız biçimde yerleştirilmeli aksi takdir de yapılan sosyolojik ve ruhsal araştırmalar toplumsal medyanın yanlışsız kullanılmaması bağların üzerinde oluşturduğu bozucu tesiri giderek artmakta olduğunu göstermektedir. Bu aksiliklerin en başında toplumsal medyanın bir itimat ölçer olarak görülmesi gelmektedir. İnanç bir bağlantının temel dinamiği iken toplumsal medya ile çarçabuk yıkılır durumuna gelmiştir. Eşlerin birbirlerine şifre vermesi yahut saklaması, kimlerin fotoğraflarının beğenildiği, arkadaşlık istekleri üzere faktörler alakanın varlığı, gerçekliği, itimat, sevgi üzere temel hisleri yıpratıyor. aslına bakarsanız ilgilerde çarçabuk yerine konulamayan inanç duygusu kendi içerisinde sevgi, hürmet ve paylaşımları barındırmasıyla ailenin temel dinamiklerine ziyan veriyor. Alakamız de inanç ve sevgi doyumuna ulaşmak olağan olarak bir daha çiftlerin karşılıklı yapan ve itimat verici aksiyonları ile sağlanabilir. Örneğin; ‘Hissettiğiniz tüm hisleri eşinize söz etmelisiniz. Eşinizin toplumsal medya hesaplarının şifresini saklaması’ bu durumda ne hissediyorsunuz? Hislerinizi içinizde büyütmek yerine paylaşmayı tercih edebilirsiniz. Toplumsal medyanın bir öbür değerli tesiri ise eşler içinde bağlantı kopukluğuna sebep olmasıdır. Eşlerin birbirlerine yalnızca fizikî olarak yakın olmaları kâfi bir durum değildir. Eşler birbirlerine fizikî, zihinsel, duygusal, ruhsal ve ruhsal olarak da yakın bir münasebet içerisinde bulunmaları gerekmektedir. Bu alakalar de lakin eşlerin birbirlerine vakit ayırmalarıyla elde edilecek becerilerdir. Bu hünerlerin aile içerisinde varoluşu aile bireylerinin farklı ayrı hayat kalitesi için ehemmiyet taşımaktadır. Eksik bağlantı bireyleri yıpratır üstelik çeşitli sıhhat sorunlarına sebep olur.
UNUTMAYALIM İLGİMİZİ GÜZELLEŞTİRMEK VE ALAKAMIZA VAKİT AYIRMAK BİRBİRLERİNE BAĞLI VE GERÇEK ORANTILI
YENİ KUŞAK EBEVEYN !
Yanlış kullanması ile eşler içinde yıkıcı tesirlere sebep olan toplumsal medya, bu olumsuz tesirlerini ebeveyn ve çocuk ilgisinde de taşıması gözle görülür bir durumdur. Çocuklar inançsız olarak algıladıkları bu hayatta şartsız sevgi ve inanç temennisi içerisindedir. Ebeveynler olarak onlara sunacağınız sevgi, müsamaha, memnunluk üzere hisler ile bir arada vakit geçirmek, hoş paylaşımlar da bulunmakta ebeveyn ve çocuk ilgisini emsalsiz bir üst düzeye taşımaktadır. Çocuklar ebeveynlerini rol model olarak görmekte ve bu türlü öğrenme yeteneklerini geliştirmektedirler. Ebeveynlerin kullandıkları tüm dijital platformları bir tatmin aracı, yalnızlık, asosyalleşme üzere hisler barındırarak kullanmaları çocuklarına da bu olumsuzluğu onayladığı fikrini kabul ettirir. Bu durum ebeveyn ve çocuk içindeki alakayı zedeleyebilir. Uzun vade de düşünüldüğünde aile üyelerinin birbirlerine olan bağlılığını azaltmaktan öteki bir şey olmadığı görülmektedir. Çocuklarınızın güç ve dikkatini toplumsal medyadan uzaklaştırarak farklı faaliyetler içerisinde bulunmalarını sağlayabilirsiniz. Ebeveynlerin bu durumda oluşacak olası sorunları hesaba katmaları, dijital ortamda paylaşılanlar ve geçirilen vaktin ebediyen ebeveynin denetimin de olması kıymet arz ediyor.
Günümüz de toplumsal medya aile içi etkileşimi engelleyen ögelerden birisi haline gelmiştir. elbette yorucu ve ağır geçen günler de haberleşme ve irtibat bağlamında olumlu tarafları bulunan toplumsal medya, vakit geçtikçe bağlantı aracından hayli daha fazlası haline gelmiştir. Gün içerisinde kahvaltı masası dahil olmak üzere toplumsal mecralar da ‘takılma’ ‘gezme’ üzere isimlendirilen vakit geçirme aksiyonu gece yatıp uyuyana kadar devam ediyorsa, akıllı telefon-tablet-bilgisayar üzere teknolojik avantajlar artık bir avantaj değildir bilakis bağımlılık haline gelmiş demektir. Toplumsal mecralardan bir süre uzak kalabilir misiniz? Bu soruya yanıtınız için oldukça düşünüyorsanız üstelik hayal dahi edemiyorsanız bu bağımlılığı gözden geçirmeniz için alarmlar çalıyor demektir.
EŞLER ORTASINDA DUYGUSAL YAKINLIK
Toplumsal mecralar aile kurumu açısından yeni bir dinamik pozisyon halini almıştır. Bu yeni dinamik aile içerisine en yanlışsız biçimde yerleştirilmeli aksi takdir de yapılan sosyolojik ve ruhsal araştırmalar toplumsal medyanın yanlışsız kullanılmaması bağların üzerinde oluşturduğu bozucu tesiri giderek artmakta olduğunu göstermektedir. Bu aksiliklerin en başında toplumsal medyanın bir itimat ölçer olarak görülmesi gelmektedir. İnanç bir bağlantının temel dinamiği iken toplumsal medya ile çarçabuk yıkılır durumuna gelmiştir. Eşlerin birbirlerine şifre vermesi yahut saklaması, kimlerin fotoğraflarının beğenildiği, arkadaşlık istekleri üzere faktörler alakanın varlığı, gerçekliği, itimat, sevgi üzere temel hisleri yıpratıyor. aslına bakarsanız ilgilerde çarçabuk yerine konulamayan inanç duygusu kendi içerisinde sevgi, hürmet ve paylaşımları barındırmasıyla ailenin temel dinamiklerine ziyan veriyor. Alakamız de inanç ve sevgi doyumuna ulaşmak olağan olarak bir daha çiftlerin karşılıklı yapan ve itimat verici aksiyonları ile sağlanabilir. Örneğin; ‘Hissettiğiniz tüm hisleri eşinize söz etmelisiniz. Eşinizin toplumsal medya hesaplarının şifresini saklaması’ bu durumda ne hissediyorsunuz? Hislerinizi içinizde büyütmek yerine paylaşmayı tercih edebilirsiniz. Toplumsal medyanın bir öbür değerli tesiri ise eşler içinde bağlantı kopukluğuna sebep olmasıdır. Eşlerin birbirlerine yalnızca fizikî olarak yakın olmaları kâfi bir durum değildir. Eşler birbirlerine fizikî, zihinsel, duygusal, ruhsal ve ruhsal olarak da yakın bir münasebet içerisinde bulunmaları gerekmektedir. Bu alakalar de lakin eşlerin birbirlerine vakit ayırmalarıyla elde edilecek becerilerdir. Bu hünerlerin aile içerisinde varoluşu aile bireylerinin farklı ayrı hayat kalitesi için ehemmiyet taşımaktadır. Eksik bağlantı bireyleri yıpratır üstelik çeşitli sıhhat sorunlarına sebep olur.
UNUTMAYALIM İLGİMİZİ GÜZELLEŞTİRMEK VE ALAKAMIZA VAKİT AYIRMAK BİRBİRLERİNE BAĞLI VE GERÇEK ORANTILI
YENİ KUŞAK EBEVEYN !
Yanlış kullanması ile eşler içinde yıkıcı tesirlere sebep olan toplumsal medya, bu olumsuz tesirlerini ebeveyn ve çocuk ilgisinde de taşıması gözle görülür bir durumdur. Çocuklar inançsız olarak algıladıkları bu hayatta şartsız sevgi ve inanç temennisi içerisindedir. Ebeveynler olarak onlara sunacağınız sevgi, müsamaha, memnunluk üzere hisler ile bir arada vakit geçirmek, hoş paylaşımlar da bulunmakta ebeveyn ve çocuk ilgisini emsalsiz bir üst düzeye taşımaktadır. Çocuklar ebeveynlerini rol model olarak görmekte ve bu türlü öğrenme yeteneklerini geliştirmektedirler. Ebeveynlerin kullandıkları tüm dijital platformları bir tatmin aracı, yalnızlık, asosyalleşme üzere hisler barındırarak kullanmaları çocuklarına da bu olumsuzluğu onayladığı fikrini kabul ettirir. Bu durum ebeveyn ve çocuk içindeki alakayı zedeleyebilir. Uzun vade de düşünüldüğünde aile üyelerinin birbirlerine olan bağlılığını azaltmaktan öteki bir şey olmadığı görülmektedir. Çocuklarınızın güç ve dikkatini toplumsal medyadan uzaklaştırarak farklı faaliyetler içerisinde bulunmalarını sağlayabilirsiniz. Ebeveynlerin bu durumda oluşacak olası sorunları hesaba katmaları, dijital ortamda paylaşılanlar ve geçirilen vaktin ebediyen ebeveynin denetimin de olması kıymet arz ediyor.